Cicaldau, Morutan, Nelsson, Boey'in parası çıktı! İşte Galatasaray'ın UEFA Avrupa Ligi'nden kazandığı ücret
Marsilya, Lokomotiv Moskova ve Lazio'nun olduğu gruptan namağlup çıkan, Nou Camp'ta Barcelona ile berabere kalıp dün akşam güçlü rakibine elenen Galatasaray'ın katsayı ve yayın gelirleri de dahil UEFA Avrupa Ligi'nden kazandığı para dudak uçuklattı.

UEFA Avrupa Ligi'nde Lokomotiv Moskova, Marsilya ve Lazio'nun olduğu gruptan namağlup çıkan Galatasaray'ın Barcelona'ya rövanş maçında elenmesinin ardından sarı kırmızılı kulübün kasasına giren para ortaya çıktı. İşte NEF Stadı'nda 2-1 kaybedilen mücadelenin ardından spor yazarlarının görüşler ve Galatasaray'ın kazandığı para...

LEVENT TÜZEMEN: G.Saray'a Avrupa'da gösterdiği başarılardan ve ülke puanına yaptığı katkılardan dolayı teşekkür etmek gerekir. Barcelona çıktığında herkes; İspanyol ekibi adına iki maçta da fark olur" demişti. Ama G.Saray'ın kimliğini unutmuşlardı.

G.Saraylı futbolcular, Barselona'da mükemmel bir kontrollü oyun oynayarak yenilmediler. İstanbul'da soğuk havaya rağmen tribünleri dolduran coşkulu G.Saray taraftarı sayesinde özellikle ilk yarıda Barcelano'ya karşı müthiş bir direnç, mücadele koydular. Marcao'nun golü ile büyük fırsat yakaladılar. Ancak Pedri'nin golünde defansta inanılmaz bir pozisyon hatası yaptı. Marcao ve Nelsson'un çalımlara karşı erken yere yatmaları hataydı. Maçı izleyen Popescu'nun bu tür pozisyonlarda hep ayakta kaldığını gördüm.(SABAH)"

ÜMİT DAVALA: "Gomis iyi bir pozisyona girdi ama atamadı. İstediğimiz pozisyonları yakaladık. Dengeli bir maç oldu. Golü attıktan sonra Galatasaray daha sakin olmalı ve savunmada iyi durmalıydı. Kerem Aktürkoğlu röportaj sırasında söylemedi ama çok basit bir gol yedi. Savunma oyuncuları ayakta kalmaya çalışır ama orada kaydılar, bu gol de moral bozdu.

Çok basit ve kötü bir gol, bütün takımın morali bozuldu. Sonrasında ikinci yarı başında da gol yediğinizde, moral olarak etkilenirsiniz. Galatasaray'ın ikinci yarı daha atak olmasını beklerdim. Daha fazla risk alınmalıydı. Onu göremedik. Bir tane Patrick van Aanholt'un şutu ve Kerem Aktürkoğlu'nun soldan ceza sahasıan girdiği pozisyon var. Oluşmamış pozisyonlar da vardı, final pası atamadığımız anlar. Sonuçta iyi mücadele vardı. Barcelona'ya karşı 0-0 ve 2-1 önemli skorlar. Ancak Galatasaray turu geçebilirdi. Bu tarafı işin biraz üzücü. "

GÜRCAN BİLGİÇ: Barcelona, İstanbul'a gelirken, bu kez neyle karşılaşacağını biliyordu. Bir hafta önceki travmanın farkına varıp, "en iyi" takımla sahaya çıktılar. Galatasaray, ilk maçı müthiş bir konsantrasyon ve mücadele ile berabere bitirdi. Bu kez arkasına taraftarını da alıp, direnme seçeneğini kullandı.

Her şey yolunda gitti, öne de geçtiler. Bir rüyanın eşiğine geldiler, taraftarlarını da inandırdılar. Ancak hiçbir şey kendi kendine olmuyor. Beraberlik golünün sahibi 19 yaşındaki Pedri, sanki sahanın en tecrübelisi gibi sakin ve güvenli oynadı. Yani; karşılarında ne yapacağını iyi bilen, sonuç almayı sabırla bekleyen ve ilk hatada skorun peşine düşen bir rakip vardı. Kimse Galatasaray takımına "Barcelona'ya nasıl elenirsin" diyemez. Ancak iki maçta da yaptıkları sadece "zorluk" çıkarmaktı. Torrent'in planı da buydu. Olmadı. (SABAH)"

ÖMER ÜRÜNDÜL: İşin ciddiyetinin bilincinde olan Barcelona'nın dün geceki maça üst düzey motivasyonla çıkacağı ve alışılmış pas trafiğiyle oyunu domine edeceği bilinen bir gerçekti. Önemli olan Galatasaray'ın ne yapacağıydı. Sarı-kırmızılı futbolcular, ilk yarı müthiş taraftar desteğiyle sahaya etkili bir direnç koydular. Alan daraltan savunma kurgusunda boşluk bırakmamakta azami ölçüde başarılıydılar, bunun yanında ofansif girişimler de ihmal edilmiyordu.

Torrent, rakibin riskli oynayacağını bildiğinden, 'İşe Gomis'le başlayayım' dedi, bu düşüncesi de neredeyse tutuyordu. Gomis 5. dakikada çok önemli bir pozisyon kaçırdı, kornerden Marcao'nun kafa golü takıma büyük moral kazandırdı. Oyunu bundan sonra tutabilmek önemliydi ama Pedri'den kolay bir gol yendi. İkinci devre başında yenen gol kalan bölümler için işleri artık çok zora sokmuştu. Moral motivasyonun bozulacağını düşünmüştüm ama Galatasaraylı futbolcular bu maça o kadar kendilerini inandırmışlar ki fiziki yorgunluğa rağmen aynı disiplin içinde mücadeleye devam ettiler.(SABAH)"

GÜNTEKİN ONAY: "Galatasaraylı futbolcular her şeylerini ortaya koydu ancak... G.Saray, ilk yarıda 50 bin taraftarının müthiş desteği ile çok üst düzey bir karakter ortaya koydu. 2 pozisyon dışında Barcelona’ya istediği şansları vermedi ve bir korner sonrasında da Marcao ile golü bulmayı başardı. Öne geçmek temsilcimiz için çok değerliydi ama ondan daha önemlisi skoru korumak idi.

Ne yazık ki disiplinli ve organize savunmaya rağmen Pedri’nin golüne engel olamadık. İkinci devrenin tamamında kontrol Barcelona’da idi ve ne yazık ki bu durumu aşamadık. Gerçek şu ki Galatasaray tüm gücünü sahaya yansıtmasına rağmen Barcelona’nın kalitesiyle baş edemedi. İkinci yarının tamamında mahkûm bir oyun ortaya koyduk ve ne yazık ki bu durum kaçınılmaz idi. Her şeye rağmen G.Saray’a teşekkür etmemiz bir borç. Böylesine güçlü bir rakibe karşı büyük bir direnç ortaya koydukları için. (HÜRRİYET)"

ENGİN VEREL: "Barcelona maçının sonucu ne olursa olsun, bu Galatasaray'ın Avrupa'da göğsümüzü kabartan ve bize gurur veren tek Türk takımı olduğu gerçeğini değiştirmez. En kötü gününde bile Avrupa'da Mart'ı görebilen Galatasaray'ı alkışlayarak ve hakkını teslim ederek maçı değerlendirmeye koyulalım. İlk maçta deplasmanda alınan golsüz beraberlik kuşkusuz büyük avantaj.

Ancak rakip Barcelona olunca bunun çok ciddi bir ayrıcalık olmayacağını herkes bilir. Kuşkusuz en iyi bilenlerden biri de Barcelona'yı herkesten iyi tanıyan Torrent'tir. O yüzden maç öncesi basın toplantısında, "Barcelona'ya saldırmak deliliktir" mealinden sözlerle, çılgınlık yapmayacağını akıl yolundan sapmayacağını vurgulamıştı. Bu plan ilk 30 dakikada çok iyi işledi. İleride topu iyi saklayan Babel ve Gomis'in yanında süratiyle her an skoru değiştirebilecek Kerem'i tercih etmek akıllıcaydı.

Ancak bu plan sadece bir kez işledi. Kerem boş bir top yakalasa da Barcelona savunması daha çabuk dönüp, tehlikeyi savuşturdu. Babel'in benzer bir pozisyonda rakip ceza sahasına sokulup, kornerle sonuçlanan atağında ise zaten golü bulduk. Şu bir gerçek ki Barcelona gibi hızlı top çeviren ve hücumlarda çok iyi organize olan takımlara karşı bazen çok iyi savunma yapmak da işe yaramayabiliyor. Dersine çok iyi çalışmış ve sınavdan 10 almayı kafasına koymuş öğrencinin hiç çalışmadığı yerden gelen soruyla kontraya düşmesi gibiydi yediğimiz gol. 19 yaşındaki Pedri'nin bütün plan ve taktikleri alt-üst eden olağanüstü yeteneğiyle attığı gol, moralimizi bozdu. (AKŞAM)"

MUSTAFA SAPMAZ: "Perşembe geldi. Sonunu böyle hayal etmesek de başlangıcı hayal ettiğimiz gibi başladı. İlk maçın devamı bir futbol oynadı Galatasaray. Sakin topu arkasında alanları kapatan, adamları paylaşan, kazandığı toplarla öndeki Babel, Kerem ve Gomis üçlüsüyle kontra atak deneyen kontrollü bir oyun.

Xavi maç öncesi bir önceki maçı izledik. Eksikleri gördük. Onun üzerine çalıştık demişti. Ne çalıştığı ortaya çıktı. Defanstan bir stoperini oyuna sokarak, ekstra bir adamı hücuma çıkarttıklarında Galatasaray'ın bu kontrol oyununun dengesini bozdular. Buna karşın golü bularak, güç olanı yaptı Marcao. Ancak Barçalı futbolcuların kararlı oyunu golün gelmesini sağlayınca, takımın da tribünlerin de enerjisini aşağı çekti. Beraberlik de maçı uzatmaya götürecek olsa dahi, oyununun buna yetmeyeceği görüldü. (AKŞAM)

Avrupa Ligi'nde gruptan lider çıkarak büyük başarıya imza atan sarı-kırmızılılar toplamda 16.9 milyon Euro (276 milyon TL) gelirle vedasını yaptı.

Sabah'ın haberine göre; Şampiyonlar Ligi ön elemesinde PSV'ye elenen Aslan, yayın havuzu gelirinden 350 bin Euro alırken Avrupa Ligi gruplarına kalarak 3 milyon 630 bin Euro aldı.

6 maçtaki 3 galibiyetle 1 milyon 890 bin Euro, 3 beraberlik için de toplam 630 bin Euro kazanan Cimbom, liderlik primi olarak 1.1 milyon Euro, son 16'ya kalarak da 1.2 milyon Euro aldı.

Katsayı gelirinden 3.1 milyon Euro'luk hisse alan sarı-kırmızılılar yayın havuzundan da ortalama 5 milyon Euro'luk gelir bekliyor.