Türkçülük Günü mesajları ve 3 Mayıs Türkçülük Günü sözleri! Türkçülük Günü nedir, ne zaman ilan edildi, nasıl ortaya çıktı? İşte Türkçülük Günü sözleri, 3 Mayıs Türkçülük Günü resimli mesajları
Turancılık davasının gerekçelerinden biri olarak gösterilen Hüseyin Nihal Atsız - Sabahattin Ali davasının 3 Mayıs 1944 tarihli duruşmasından sonra yaşanan "Ankara Nümayişi"ni anmak amacıyla, ilk defa 3 Mayıs 1945 tarihinde Tophane Askerî hapishanesinde Nihal Atsız, Zeki Velidi Togan, Nejdet Sançar ve Reha Oğuz Türkkan başta olmak üzere 10 mahkûm tarafından kutlanan bugün daha sonra 3 Mayıs Türkçülük Günü olarak anılmıştır. Biz de günün anlam ve önemine istinaden her yıl 3 Mayıs kutlanan Türkçülük Günü ile ilgili mesajlar sözler derledik. İşte 3 Mayıs Türkçülük günü resimli mesajları ve sözleri…

3 Mayıs tarihi Türkçülük Günü olarak kutlanıyor. Türkçülük Günü olarak kutlanan bu özel günde biz de sosyal medya hesapları üzerinden paylaşım yapmak isteyenlere birbirinden farklı ve anlamlı Türkçülük Günü mesajları derledik. Peki, 3 Mayıs Türkçülük Günü nedir? 3 Mayıs Türkçülük Günü tarihçesi ve Türkçülük Günü mesajları ve sözleri!

TÜRKÇÜLÜK GÜNÜ MESAJLARI VE SÖZLERİ!
- Türk Devleti’nin yenilmez, zinde hayat gücü ve Türk Milleti’nin teminatı ve istikbali gençliktir. 3 Mayıs Türkçülük gününüz kutlu olsun.
- Taş kırılır, tunç erir ama Türklük ebedidir. (M. Kemal Atatürk)

- Her Türkçü, bulunduğu yerin görevini inançla yaparsa, Türkçülük ülküsü sağlamlaşır. Türklük güçlenir. 3 Mayıs Türkçülük gününüz kutlu olsun.
- Türklük bedenimiz, İslamiyet ruhumuzdur. Ruhsuz beden ceset olur. 3 Mayıs Türkçülük gününüz kutlu olsun.

- 3 Mayıs bir bayram değildir. Milli şuurun ayaklanmasıdır.
- Türkçülük öyle şerefli bir bayraktır ki: Onu vatanın her köşesinde durmadan dalgalandırmak her Türk’ün ilk ve milli vazifesidir.

3 MAYIS TÜRKÇÜLÜK GÜNÜ NEDEN KUTLANIYOR?
Türkçülük Günü, 3 Mayıs 1944 tarihinin anıldığı gündür. Turancılık davasının gerekçelerinden biri olarak gösterilen Hüseyin Nihal Atsız - Sabahattin Ali davasının 3 Mayıs 1944 tarihli duruşmasından sonra yaşanan "Ankara Nümayişi"ni anmak amacıyla, ilk defa 3 Mayıs 1945 tarihinde Tophane Askerî hapishanesinde Nihal Atsız, Zeki Velidi Togan, Nejdet Sançar ve Reha Oğuz Türkkan başta olmak üzere 10 mahkûm tarafından kutlanmıştır. Daha sonraki senelerde de devam eden toplantılar Türkçüler Günü adını almıştır.
3 Mayıs tarihinin önemi, Nihal Atsız’ın kapatılan Orhun dergisi yerine çıkarmış olduğu Kürşad dergisinin ikinci sayısında ifade edilmiştir. Atsız orada; ‘3 Mayıs Türkçülüğün tarihinde bir dönüm noktası oldu. O zamana kadar yalnız duygu ve düşünce olan, edebî ve ilmî sınırları pek de aşmayan Türkçülük, 1944 yılının 3 Mayıs’ında birdenbire hareket oluverdi. Ali Suaviler, Süleyman Paşalar, Mehmet Eminler, Ziya Gökalpler, Rıza Nurlar yalnız duygu, düşünce, iş Türkçüsü idiler. Hareket Türkçüsü olmamışlardı. Çırağan baskını Türkçü Ali Süavi’nin siyasî bir hareketiydi. Bunun Türkçülükle ilgisi yoktu. Sıhhiye Vekili olduğu zaman gayri Türkleri atarak yerine Türkleri yerleştiren Rıza Nur fiilî Türkçülük yapıyordu. Fakat bu da hareket değildi. Türkçülükte ilk hareketi, 3 Mayıs 1944 Çarşamba günü, Ankara’daki birkaç bin meçhul Türk genci yaptı. Bu bakımdan Türkçülük tarihinde onların hususî bir şerefi vardır.

Bundan sonra 3 Mayıs Türkçülerin günüdür. Ona bir bayram diyemeyeceğiz. Çünkü yıllarca süren büyük ıstırabımız o gün başlamıştır. Ona bir matem demek de kabil değildir. Çünkü bunca sıkıntıların arasında bize büyük bir imtihan vermek, yürekliyle yüreksizi er meydanında denemek, yahşi ile yamanı ayırmak fırsatını vermiştir. O güne kadar tehlikelerden gafil bir çocuk toyluğu ile yürüyen Türkçülük 3 Mayıs tarihinde gafletten ayılmış, maskelerin arkasındaki iğrenç yüzleri görmüş, can düşmanlarını tanımış, dost sandığı hainleri ayırt etmiş, hayalin yumuşak bulutlarından gerçeğin sert topraklarına düşmüştür. Böyle sağlam bir sonuca varmak için çekilen, bunca sıkıntılar boşa gitmiş sayılamaz. Bundan dolayı biz 3 Mayıs’a Türkçülerin günü deyip çıkıyoruz. Hoşlanmayanlar onu benimsemesin. Yalnız kendilerine benzeyenler, yani Türk’e benzemeyenler onu yadırgasın.
Biz 3 Mayıs’ı sevmekte devam edeceğiz Türkçülük, tek sandığı düşmanına karşı 3 Mayıs hareketini yaparken onun çift olduğunu acı bir deneme ile öğrendi. Bu millî hareketin zaferinden kor‐kan Türkçülük düşmanları, Türkçüler ortaçağı andıran vahşetlerle hapse atılır ve aleyhlerinde türlü yayınlar yapılırken, onları tartışmaya çağırmak garabetini de gösterdiler. Tarih bunu bağışlamayacak ve Türkçülerdin günü olan 3 Mayıs, bir gün Türkler’in günü olunca onlar tarihin büyük mahkeme‐sinde lâyık oldukları akıbete uğrayacaklardır. Türkçüler! Toplu veya yalnız, her yerde 3 Mayıs’ı analım. Analım ve Kür Şad’ın hâtırasını yüceltelim...’ sözlerini kullanarak bugünkü manada 3 Mayıs’ın önemini vurgulamıştır.