Ne çektiniz be şu komisyondan!

YILLARDIR ‘yakalanma kaygısı’ yaşamadan pistlere çıkan atletler Dopingle Mücadele Komisyonu’nun son dönemde artarak gerçekle∫tirdiği baskın kontrollerden sonra ‘sıkıntı’ çekmeye ba∫ladılar. Kontrollerde doping vakalarının bir bir ortaya çıkmasının ardından da bu sıkıntılar adeta kabusa döndü. O kadar ki nerdeyse bütün atletizm müsabakalarında öncelikli konunun ‘baskın var mı?’ sorusu etrafında döndüğü, pek çok atletin böyle bir olasılığa karşın çeşitli bahanelerle yarışlara katılmadığı anlaşıldı.

ULUSLARARASI Anti Doping Ajansı (WADA) kurallarına göre çok daha önce kurularak devreye girmesi gereken komisyon, bürokratik ve siyasi nedenler yüzünden gecikerek ancak Haziran 2011 tarihinde kurularak çalışmalarına başlayabildi.

ÇALIŞMALARINI her geçen gün artan bir tempoyla sürdüren Türker Arslan başkanlığındaki komisyon, federasyonların, ‘Türkiye Dopingle Mücadele Talimatı’na uyacaklarına ve mevzuatlarında bu talimatı uygulayacaklarına dair beyanlarına karşın kontrolleri artırınca şikayetler de ardı ardına gelmeye başladı.

İstifa etti

ÖZELLİKLE Türkiye Atletizm Federasyonu’nun baskınlara çok fazla itiraz ettiği gözlenirken, son dönemde dopingle yakalalanan sporcular arsında atletlerin başı çekmesi itirazların aksine “Atletizmde neler oluyor” sorusunun sıklıkla sorulmasına neden oldu. Hatta Federasyon Yönetim Kurulu üyesi Ekrem Ay’ın da sırf bu nedenler yüzünden istifa kararı aldığı ancak durdurulmaya çalışıldığı da öğrenildi.