Galatasaray'da 2 transfer skandalı birden! Yerin dibine soktu: Utananlar var mıdır?
Süper Lig'in 27. haftasında Galatasaray sahasında Antalyaspor'u ağırladı. Sarı-Kırmızılı takım, Akdeniz ekibini Kerem Aktürkoğlu'nun golleriyle 2-1 mağlup ederek tekrar Süper Lig liderliğini aldı. Spor yazarları da kritik maçı köşe yazılarında değerlendirdi. İşte o yazılar…
Süper Lig'in 27. haftasında Okan Buruk yönetimindeki Galatasaray ile Sergen Yalçın yönetimindeki Antalyaspor ile karşı karşıya geldi.
ICARDI CEZASI SEBEBİYLE FORMA GİYEMEDİ
Galatasaray'ın 31 yaşındaki Arjantinli santrforu Mauro Icardi, Antalyaspor mücadelesinde cezası sebebiyle forma giyemedi. Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu, Süper Lig'in 26'ncı haftasında oynanan MKE Ankaragücü - Galatasaray mücadelesinde rakip takım taraftarlarına yönelik hakareti nedeniyle Mauro Icardi'ye 1 resmi maçtan men ve 19 bin 500 TL para cezası verdi. Arjantinli golcü, kurulun verdiği 1 maçlık cezayı Antalyaspor karşılaşmasında çekerken, gelecek hafta oynanacak Beşiktaş - Galatasaray derbi müsabakasında forma giyebilecek.
ASLAN LİDERLİĞİ GERİ ALDI
Galatasaray sahadan 2-1 galip ayrılarak tekrar liderliğe oturdu. Sarı-kırmızılıların gollerini 12. dakikada penaltı ve 45+1. dakikalarda Kerem Aktürkoğlu kaydetti. Antalyaspor'un tek golünü 33’te Van de Streek attı.
GALATASARAY'IN 1 GOLÜ İPTAL EDİLDİ
Öte yandan 37. dakikada Galatasaray, Carlos Vinicius ile golü buldu ancak pozisyonda faul kararı verildi. Fanatik yazarları da Galatasaray’ın Antalyaspor’u 2-1 yenerek liderliği geri aldığı maçı köşe yazılarında değerlendirdi. İşte o yazılar..
AVANTAJINI KORUDU - CEM DİZDAR
Süper Lig’in hal ve gidişi belli, ortalama takımlarla “zirve yolcuları” arasında hatrı sayılır fark yok. Farkı yaratan “oyun gücü” değil, oyuna etki koyan “özel oyuncular”! Gerçi bu maçta böyle işlemedi denklem. Savunma oyunu oynaması beklenen Antalya önde basınca Galatasaray için fırsatlar da kendiliğinden oluştu. Önce penaltı ardından devre bitimine yakın ikinci Kerem Aktürkoğlu golü. Hani şu taraftarının kalbini kırmak için özel çaba sarf ettiği bizim çocuk; Kerem. Tribünde utananlar var mıdır? Vardır elbet ama kırılan kalbe dokunmak da gerek değil mi? Öyle bir maç ki, Antalya’nın rakamları “topla oynama” dışında çoğunlukla daha iyi ama şampiyonluk adayı Galatasaray 2-1 önde.
AKIŞINDA GİDİYOR...
İkinci devre de ilkinden farklı değil ama kural değişmiyor; ülkeye gelen futbolcular ya gaz ya sıvı halde! Yani bulundukları kabın şeklini alıyorlar! Galatasaray’ın ara transferde kadrosuna kattığı sol bek Derrick Köhn, görüntüye rağmen ülke eğilimini alarak hakemi aldatmaya çalışıyor, kanımca aldatıyor da. Ancak bu kez Kerem penaltıyı direğe nişanlıyor. Gelgelim, maçın devamına... Sıradan, buralı ve tanıdık… Baskı altındaki şampiyonluk adayı “güç gerektirmeyen” bir oyunla yarıştaki avantajını korudu. Büyük ihtimalle bu lig Galatasaray-Fenerbahçe maçına kadar suni gerilimlerle devam edecek. Şimdiye kadar işler akışında gidiyor, bakalım bundan sonra neler olacak?
MERAK EDİYORUM... - TUNÇ KAYACI
Avrupa’ya veda eden Galatasaray dün gece öyle bir ilk yarı oynadı ki Prag’ta 4 gollü mağlubiyetin nasıl olduğunun resmiydi adeta. Aslında bu eleştiriyi yaparken maçın bir noktanın altını çizelim Okan Hocaya da haksızlık yapmayalım. Rakip 11 kişi oynarken 9 kişi oynarsan tabii ki bu rakip karşısında böyle aciz durumlara düşersin. Vinicius ve Tete gerçekten Galatasaray için bir transfer skandalıdır. Geçen sezon övülen transfer mimarları bu sezon sınıfta kaldılar maalesef. Pas hatalarıyla dolu geriden çıkamayan bir takımın baskı yediğinden çaresizliği çok netti ve Muslera da boşa çıkarak yediği golle tuzu biberiydi bu kötü futbolun... İlk yarıdaki tek pozitif görüntü 2-1’lik üstünlüktü. Sanırım Ankaragücü karşısında alınan kolay galibiyet Galatasaray’ı fazlasıyla yanıltmış bunu Prag’da ikinci yarıda bu maçta da birinci yarıda çok net gördük... İkinci yarıda yorgun ve mahkum bir Galatasaray vardı sahada üstelik bu kötü futbola rağmen kazanılan ve direkten dönen bir penaltı olmasına rağmen. Sarı-Kırmızılı ekibin en büyük kozu silahı olan ön alan baskısını rakibi kendisine yapınca dün gece fazlasıyla zorlandı özellikle orta alanda tel tel döküldü.
MÜTHİŞ TAKTİK!
Bunun nedenlerini yorgunluk elenmenin verdiği moral bozukluğu gibi mazeretler gösterebilirsiniz. Ama şampiyonluğa kurulan bu iddialı kadronun ne kadar yetersiz olduğunda gün gibi ortada. Evet bu kadar puanı bu takım topladı ama yük hep aynı oyuncuların üstüne binerek geldi bu puanlar. Oysa doğru transferler yapılsaydı bugün bu durumlar bu eleştiriler alınmazdı bence. Gerçekçi bir soru soralım bu takım şampiyon olsa önümüzdeki sezon alınan transferlerden kaçını elinizde tutarsınız... Hep söylüyorum bu oyunla bu futbolla nereye kadar gider çok merak ediyorum... Antalyaspor’u da kutluyorum Sergen Yalçın müthiş bir taktikle oynattı dün gece takımını Galatasaray’ı iyi çözmüş... Son sözümde maçın hakemine olsun Buksa’nın Torreira’ya attığı dirsek nasıl görülmez...
SEZONUN EN KÖTÜSÜ – DENİZ ÇOBAN
Abdulkadir Bitigen, sezonun en kötü hakem performanslarının arasına girecek bir yönetim sergiledi. 9’da Tete, Van de Streek’in çok küçük bir temasıyla yerde kalınca VAR devreye girdi ve penaltı kararı çıktı. Penaltı yok ve VAR müdahalesi yanlıştı. 16’da Kerem’in Kaluzinski’ye müdahalesi faul ve sarı karttı. 30’da Tete, Saric’le kafa topu mücadelesi ceza sahası içindeydi ancak burada ben penaltıyı gerektirecek bir temas göremedim. 37’de Galatasaray’ın Vinicius’la kazandığı golün iptali hatalıydı. Kaluzinski’nin iki ayağı yerdeydi, yükselmekte gecikiyordu ve Galatasaraylı oyuncu sadece ellerini rakibin üzerine koymuştu. Bence etkili bir itmesi yoktu. 57’de Erdoğan’ın Köhn’ü düşürdüğü pozisyon net penaltıydı. Erdoğan’ın sarı kart da görmesi gerekirdi, kontrolsüz bir faul yaptı.
FAUL BİLE ÇALINMADI
59’da taç çizgisi kenarında Kerem Demirbay, Erdoğan’ı itti. Yere düşen Erdoğan ekstra bir hamleyle ayağını yükselterek Kerem’in yüzüne vurmaya teşebbüs etti. Erdoğan burada kırmızı görmeliydi. 64’te sarı kartı olan Torreira, Larsson’un kavalına bastı. Kırmız kartlık bir hamleydi. En kötü ikinci sarıdan atılmalıydı. 67’de Buksa, Torreira’nın yüzüne dirseğiyle acımasız bir darbede bulundu. Burada Buksa kırmızı görmeliydi ama faul bile çalınmadı.
OYUN EZBERİ BOZULDU - UMUT EKEN
Sergen Yalçın, maç öncesi yayıncı kuruluşa, "Başlarda oyunu tutup, rakibe temasla karşılık vermeye çalışacağız" dedi. Antalya adına planı bozan 12. dakikadaki penaltı golü oldu. Keza Galatasaray için de. Gol sonrası, Antalya ilerleyen dakikalar için planladığı agresif oyunu oynamaya başladı. Hem skor avantajı, hem Antalya'nın erken refleksi Galatasaray'ı daha çok geriye koşar hale getirdi. Mesafeler uzayıp, özellikle Toreira çok uzun bir alanı kontrol etmek zorunda kaldı. Galatasaray'ın ezberi bozuldu. Antalyaspor ikinci bölgeyi geçtikten sonra hücumcularıyla Galatasaray savunmasını baş başa bıraktı. Galatasaray'da çizgideki 4 oyuncusu (Barış Alper-Köhn-Tete-Aktürkoğlu) arasından sadece Köhn top taşıyabilir durumda kalınca işler daha da zorlaştı. Icardi'nin gol atamadığı maçlarda dahi hücum alanındaki tehdit edici varlığını unutmamalı. Vinicius bu anlamda hem çok etkisizdi hem de Mertens ve Kerem ikilisi ile Icardi düzeyinde bir bağı oluşamadı. Ne alan boşaltabilerek, ne duvar olarak ne de Antalya stoperlerine ekstra efor sarf ettirerek. Tüm bunlar bir araya geldiğinde Galatasaray'ın hücum gücünün kendi standartlarının çok gerisinde kaldığını söylemeli. Daha büyük fotoğrafa bakıldığında ise bir başka sorun baş göstermiş gibi. Okan Buruk, sezon başından bu yana farklı mevkilerde çok fazla oyuncu kullandı. Genelde tüm bu denemelerinden olumlu dönüşler aldı.
Dün gecenin verdiği mesaj ise bambaşka. Galatasaray'da sadece 4 oyuncu; Muslera, Nelsson, Köhn ve Aktürkoğlu, 90 dakikayı maça başladıkları pozisyonda tamamlayabildi. Barış Alper, Davinson ve hatta oyuna sonradan giren Kaan Ayhan bile iki farklı pozisyonda oynamak zorunda kaldı. Joker oyuncuların geçmiş performansları mumla arandı. Sezonun bu zamanında bu durum, Galatasaray'ın oyun ezberini bozuyor. Bireysel olarak düşen performanslar da takımı geri çeken bir başka neden. Okan Buruk dün geceden itibaren Beşiktaş'a karşı nasıl bir 11 kurgulayacağını düşünmeye başlamış olmalı.
MONTAJ - OĞUZ DİZER
Müsabaka başladı. Sergen Yalçın Brezilya futbol genimi montaj yapmış ne? Samba ritminde, bilumum figürleri monte etmiş ekibine? Lothar Matthaus’u takmıştı peşine Almanya milli maçında, koşudan vazgeçmişti sonra! Futbolcuları vazgeçmiyor, Galatasaray savunmasını peşi sıra koşturdukça, herkesi ter basıyor! Ev sahibi rakip alana, ancak dakika 7’de gidebildi! Mesaj! Sallaparti, hissiz paslar nedenli kontralara, Buruk’un çare bulması şart! Vurulup kalmaması için! Tete ceza sahasında yere indi, kimse Umur etmedi! Bir pozisyon daha az sonra! Tete’nin dizine faullü dokunuldu! VAR uzunca inceledi. Bitigen de ekrana gitti ve penaltı kararıyla bitirdi! Oysa Ahmet veya Erman’a sorsalar, onlar penaltı menaltı vermez, ‘dizine protez mi takılacak yani, buzlayın‘ der geçerdi. Kerem 1-0’a getirdi.
İŞTE GÖZE BATANLAR
Seri ve tutarlı konuk atakları sürdü. Sariç direkten döndü, günün başarılısı; Van de Streekhinyo 33’te affetmedi 1-1. Kerem 45’te şahane bir gol daha yaptı, ikinci devre bir penaltı da kaçırdı! Müsabaka 2-1 bitti. Antalyaspor’u kutlarım. Harikulade bir futbol mücadelesine imza attı. Galatasaray ise tüm yorgunluk ve baskıya karşın, böylesi zor 90 dakikayı 3 puanla tamamladı. Köhn, Nelsson, Demirbay, Mertens, elbette Aktürk, illede Torreira günün göze batanlarıydı. Vinicius da akılda kaldı ama iki oda bir salon ebadıyla hakemlerin de gözüne battı ve neredeyse her hamlesine faul îcâd edildi. Olur mu? Olmaz!