Al birini vur ötekine

Son 5 haftada G.Saray 7, F.Bahçe ile Beşiktaş 8’er puan kaybetti. Sözüm ona bu üç takım da şampiyonluk mücadelesi veriyor. Alın birini, vurun ötekilere... Üçü de dirençsiz. Üçü de futboldan uzak... Üçü de birbirlerinden kötü

Haberin Devamı

Son 5 haftada G.Saray 7, F.Bahçe ile Beşiktaş 8’er puan kaybetti. Sözüm ona bu üç takım da şampiyonluk mücadelesi veriyor. Alın birini, vurun ötekilere... Üçü de dirençsiz. Üçü de futboldan uzak... Üçü de birbirlerinden kötü.

F.Bahçe biraz futbolla barışık olsa ve son üç maçının ikisini kaybetmese, daha şimdiden 12 puanlık bir farkı yakalama ve bitime 12 hafta kala şampiyonluğunu ilan etme şansına sahipti. Ama beceremedi. Rize ve Antalya deplasmanlarında ürkek, pısırık, adeta mahalle takımı edasındaki oyunlarıyla hak ettiği iki yenilgiyi aldı ve hâlâ favorisi olduğu yarışta kendi kendini tökezletti.

Son üç maçında 4 puan yitiren G.Saray özellikle deplasman sendromunu aşamamanın getirdiği sancıyı tıpkı ilk yarıda olduğu gibi ikinci yarıda da yaşamaya devam etti. Beşiktaş da G.Saray gibi deplasmanda rüştünü hâlâ ispat edemedi. Ayağına gelen kısmeti teptiği son Trabzon maçında da bu yarışın kendisine birkaç boy büyük geldiğini gösterdi.

Şampiyonluğun yolu, bu sezon çok büyük olasılıkla deplasmanda toplanan puanlardan geçecek. F.Bahçe her şeye rağmen bu yolda rakiplerinden çok daha becerili. Onun 19, Beşiktaş’ın 11, G.Saray’ın 10 deplasman puanı topladığını dikkate aldığınızda, zaten takımlar arasında var olan puan farkının gerekçesi de ortaya çıkıyor.

Asıl dikkat çekmek istediğim konu daha başka. Üç takımda da futbolculuk döneminde gerçekten keyifle izlediğimiz ve kariyerlerine saygı duyduğumuz dünya çapında isimler var. Ama keşke oyunculuklarında verdikleri keyfin birazını teknik adamlıklarına da yansıtabilseler. Dikkat edin, üçü de pamuk ipliğine bağlı bir yaşam sürdürüyor. Çünkü üçü de yetersizlikleri nedeniyle sürekli tartışılıyor. Hadi Gerets neyse de Zico ile Tigana’nın oyun görüşleri bir felâket. F.Bahçe’nin AZ Alkmaar’a elenmesi, tamamen Zico’nun eseri. İlk maçtaki strateji seçimi, rövanştaki oyuna müdahale yetersizliği, teknik adamlık mesleği adına tarihe geçecek utanç belgeselleri. Keza Tigana’nın yaptıkları... Daha doğrusu yapamadıkları. Son Trabzonspor maçını anımsayın. Rakip Ersen Martin’i oyuna almış, çift santrfora dönmüş ve hücumda belirgin bir yüksek top üstünlüğü yakalamış. İlk golü atmış, Tigana ortada yok. İkinci golü atmış, Tigana yine ortada yok. Üçüncü golü de atmış, Tigana nihayet derin uykudan uyanabiliyor ve Mustafa Doğan’la savunmasının bu zaafını gidermeye çalışıyor. Oysa Serdar’ı biraz daha geriye çekse ya da etkisiz kalan Delgado’yu çıkarıp, Mustafa Doğan’la savunmanın göbeğini güçlendirebilse Trabzonspor’un o baskıyı kurma, o etkiyi yaratma, o golleri atma olanağı kalmayacak. Ama bunu kim düşünecek? Tigana mı? Biraz detay düşünebilme ve oyuna doğru zamanda doğru müdahale yeteneği olsa, Beşiktaş zaten bu hallere düşer miydi ki?

Karar vermede ciddi sorunlar yaşayan Tigana da Zico da aslında iyi ki futbolda teknik adamlık yapıyorlar. Oyunculuklarından gelme isimlerinin nimetlerinden, hak etmedikleri kadar fazlasıyla yararlanıyorlar. Bazen kendi kendime soruyorum; ya bunlar basketbol koçu olsalardı? Yani 15-20 dakika düşünüp, o da doğrulukları tartışılan müdahaleler yerine, birkaç saniyeyle sınırlı taktik değişimleri uygulatmakla yükümlü bulunsalardı? Zavallı takımların düşebilecekleri durumu düşünebiliyor musunuz?

Yazık! Bunlara verilen avuç dolusu paralara da bunlara umut bağlayıp milyonlarca lirayı kadro kurmak için harcayan takımlara da bunlara güvenip şampiyonluk hayalleri kuran taraftarlara da inanın çok yazık! Ama asıl, Türk futbolunun lokomotifi olan bu takımların, kalite adına hiçbir katkıyı yapamadıkları bu ligin geleceğine yazık!

Şu an görülen o ki, G.Saray ile Beşiktaş, 100. yılın yüzü suyu hürmetine ezeli rakipleri F.Bahçe’yi zorla şampiyon yapmak istiyor! F.Bahçe ise rakiplerinin bu kadirşinas yaklaşımları karşısında ‘olsam mı olmasam mı’ tereddüdü içinde kendisini naza çekiyor!

ASIL TEHDİT ALTTA
Ancak karşılıklı ikramlarının lig tarihinin hiçbir dönemine rastlamadığı bu jest trafiğinde, farkındaysanız yine lig tarihinin hiçbir döneminde oluşmamış bir tehdit yaşanıyor. Önceleri UEFA Kupası’nı hedefleyen Kayserispor, şimdi sessiz ve derinden Şampiyonlar Ligi hesapları yapıyor. Hemen onun arkasından Konyaspor, G.Birliği, Bursaspor UEFA Kupası şansını arttırmak için hızla aradaki puan farkını azaltıyor. Sivasspor dahi bu hedeften uzaklaşmış değil. Ve asıl tehlike, uzaktan giderek artan tonda Trabzon’un ayak sesleri duyuluyor.

Yani lig, Zico, Tigana, Gerets üçlüsünün beceriksizlikleri sayesinde gün geçtikçe biraz daha renkleniyor. F.Bahçe, Zico’ya rağmen benim şampiyonluktaki öncelikli favorim. Ama dikkat edin; G.Saray ya da Beşiktaş, uzak olasılık belki ikisi birden, hızla ilk üçün dışına düşmeye doğru gidiyor.

DİĞER YENİ YAZILAR