LGS için kolay tercih kılavuzu

3 Temmuz 2018

Yerel yerleştirmede en çok 5 okul tercih edebilirsiniz. Aynı okul türünden en fazla üç okula yer verilebilir. Sınavla öğrenci alan okulları tercih ederken, tercih listesinde en çok 5 okula yer verebilirsiniz. Tercihte okul türü kısıtlaması bulunmuyor

LGS sonuçlarının açıklanmasının ardından devlet ve özel okullar için tercih dönemi başladı. Şimdi öğrenci ve velileri o kul seçimi, tercih, başvuru, önkayıt, kayıt, nakil vb. gibi süreçleri kapsayan yoğun bir tercih dönemi bekliyor.

Öğrenciler ve veliler, 13 Temmuz 2018 Cuma gününe kadar tercihlerini yapacak. Öğrenci ve veliler tercih işlemlerini 2-13 Temmuz 2018 tarihleri arasında e-okul.meb.gov.tr adresinden yapabilecekleri gibi mezun oldukları ortaokul müdürlüğünden ya da herhangi bir resmi ortaokul müdürlüğünden yapabilir. Tercihlerin alınmasında, hem LGS sonuçlarına göre öğrenci alan sınavlı okul tercihleri hem de yerel yerleştirme tercihleri birlikte alınacak. Merkezi sınav sonucuna göre öğrenci alacağı açıklanan fen, sosyal bilimler, Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri ile proje uygulayan Anadolu Liseleri ve İmam Hatip Liseleri LGS puanı üstünlüğüne göre öğrenci alacak.

Türkiye genelinde 303’ü fen lisesi, 89’u sosyal bilimler lisesi, 228’i Anadolu lisesi, 297’si imam hatip lisesi, 26’sı mesleki ve teknik Anadolu lisesi olmak üzere 943 proje okulu ile alan bazlı program uygulayan 423 mesleki ve teknik lise olmak üzere toplam bin 366 ortaöğretim kurumu merkezi sınavla öğrenci alacak. Sınavla öğrenci alacak liselerin kontenjanı 126 bin 510 olarak belirlendi.

Bu okulların dışında kalan tüm liseler, merkezi sınav puanına bakılmaksızın ilçe milli eğitim müdürlüklerinin açıkladıkları kontenjanlara göre tamamen tercihlere göre öğrenci alacak. Yerleştirme işleminde öncelik puana göre değil; öğrencilerin ikamet adresleri, öğrencilerin ortaokulda bulunduğu bölge, tercih önceliği, okul başarı puanları, devam-devamsızlık ve yaş kriterleri göz önünde bulundurularak yapılacak.

Önce yerel yerleştirme tercihi

Tercih işlemleri için MEB’in internet sitesine girdiğinizde sistem size önce yerel yerleştirme butonunu açacak ve yerel yerleştirme için tercihlerinizi tamamlamadan, sınavla öğrenci alan okullar için tercih işlemlerini başlatmayacak.

Devamını Oku

Sorular değil süre eleyecek!

30 Haziran 2018

2 milyon 381 bin 784 adayın başvurduğu Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın birinci oturumu tamamlandı. Bugün yapılacak AYT ve YDT sınavlarıyla bu yılki üniversite giriş maratonu tamamlanacak.

TYT’de beklentimizden farklı bir sınavla karşılaşmadık. Genel anlamda kolay bir sınavdı. Türkçe ve matematikte uzun metin soruları nedeniyle adaylar zamanlama sıkıntısı yaşadı, sosyal ve fen bilgisi soruları kolaydı, hatta bu iki test geçmiş döneme göre daha da kolaydı. Sorular nitelikli, özenli hazırlanmış. Sınavın dili güzel. Sürpriz yoktu. Hatalı soruyla karşılaşmadık. Sınavın genel anlamda kolay olması yığılma konusunda sıkıntı yaratacak. İşin büyük kısmı bugün yapılacak AYT’ye kalacak, fakat o sınavlardaki soru sayısının azlığı, adayların işini zorlaştıracak.

TÜRKÇE: Soruların zor olmadığı orta ve kolay düzeyde olduğu görülüyor. Adayların Türkçe testinde fazla zorlanmadıklarını ancak zaman sıkıntısı yaşadıklarını gördük. TYT’de dil bilgisi sorularında geçmiş yıllara göre artış var. Türkçe testinin ortalaması bu yıl, geçen yıla göre biraz yükselir. Tam yapan aday sayısı artabilir. Paragraflar uzundu, uzun paragraflarla karşılaştık. ÖSYM, okuyan öğrenci istiyor, bu aşikar. Kalkıp sızlanmanın bir anlamı yok, adayların artık bunu dikkate alması gerekiyor. Kitap okuma alışkanlığı olmayan adaylar için sıkıntı var. Buna hazırlıklı olmakta yarar var. Düşünce ağırlıklı paragraflardan çok, olayı yorumlama dayalı paragraflar adayları biraz zorladı.

COĞRAFYA: Beklenildiği gibi YGS formatına uygun sorularla karşılaştık. Konular doğal olarak 9. ve 10. sınıfların kazanımlarından sorulmuş. Kazanımların, harita bilgisiyle pekiştirdiği sorular dikkati çekiyor. YGS’de sorularından bazıları doğrudan yorumla çözülürken, TYT’de ilgili kazanımın temel bilgisi olmadan soruların çözülemeyeceği görülüyor. Bu durum, bilgi düzeyinin önemini artırıyor.

TARİH: Çeldiricileri iyi çalışılmış sorular vardı. YGS’de sorular daha yoruma açıktı, bilgiden çıkarım yapılacak sorularla karşılaşıyorduk. TYT’de bilgiye dayalı sorular oldukça fazlaydı. Sosyal Bilimler testinin soru sayısı az olduğu için, önceki sınavlarla ilişkilendirmek çok mümkün değil ancak yine de sürpriz bir durumla karşılaşılmadı.

FELSEFE: Felsefe soruları, önceki sınavlarla kıyaslandığında çok büyük farklılık göstermiyor. Verilen paragraftan yorum yapılması, bilginin kullanılması bekleniyor. YGS sorularına benzemekle birlikte, verilen seçeneklerin çeldirici olması adayları biraz zorlamış olabilir. Beklenilen dışında bir durumla karşılaşmadık.

DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ: Bilgi yorum ağırlıklı sorular yoğunluktaydı. YGS formatında sorular vardı. Sürpriz yoktu.

FİZİK: İlgili kazanımların temel bilgisi olmadan, soruların çözülemeyeceği anlaşılıyor. Konuların dağılımı 9. ve 10. sınıf seviyesinde, müfredat harici soruyla karşılaşmadık. Bildiğini yorumlayabilen adaylar için sorular kolaydı. Geçen yılların YGS formatına çok benzer sorular vardı. Planlı ve düzenli çalışan adayların beklediği tarzda sorularla karşılaştık.

Devamını Oku

TYT-AYT puanları nasıl hesaplanır?

28 Haziran 2018

Testlerin yüzdesel oranları Türkçe ve Matematik yüzde 33, Sosyal ve Fen Bilimleri yüzde 17 olarak açıklandı. Sadece oranlara bakıldığında bir Türkçe ve Matematik sorusunun değerinin Sosyal ve Fen sorusunun değerinin 2 katı olduğu düşünüldü

YGS’nin yerine gelen TYT’de ilk bakışta sadece Sosyal Bilimler ve Fen Bilimlerinin soru sayısının azaldığı görülüyor. Sınavın şekliyle ilgili konuşursak evet bu doğru ama asıl önemli farkın TYT’nin puan hesabında olduğunu söylersek yanlış olmaz. YGS’de 6 puan türü varken ve TYT’de tek puan türü var. Önlisans tercihi yapacak ya da TYT puanı ile farklı kurumlara başvuracak herkes için puan hesaplama modülü aynı. Testlerin yüzdesel olarak oranları Türkçe ve Matematik yüzde 33, Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri yüzde 17 olarak açıklandı. Bu oranlar bir yanlış anlaşılmaya da neden oldu diyebiliriz. Sadece oranlara bakıldığında bir Türkçe ve Matematik sorusunun değerinin Sosyal ve Fen Bilimleri sorusunun değerinin 2 katı olduğu düşünüldü. Aslında böyle değil, soru sayısı olarak farklar olduğu için toplam puanın hesaplanmasına etki olarak testlerin oranları böyle. 1 sorunun getirisi olarak bakarsan tüm testlerde 1 sorunun getirisi neredeyse aynı denilecek kadar birbirine yakın hatta küçük farklarla Sosyal ve Fen Bilimlerinin 1 netinin getirisi daha fazla görünüyor.

TYT PUAN HESAPLAMA:

Türkçe= 3,3 Matematik= 3,3 Sosyal= 3,4 Fen= 3,4 ile çarpıp çıkan sonuca ÖSYM’nin her adaya verdiği 100 taban puan ve OBP’yi ekleyerek (OBP hesabı için diploma notunu 0,6 ile çarpmak yeterli. Örn: 80×0,6=48) TYT yerleştirme puanı hesaplanabilir. 150 barajı için hesap yapılıyorsa, OBP eklenmeden hesap yapılmalıdır.

AYT PUAN HESAPLAMA:

YÖK testlerin alanlara göre etki oranlarını açıkladı. Puan hesabı yaparken biz bu etki oranlarını da kullanarak 1 netin getirisini yani katsayısını bilmeliyiz. TYT için herkese aynı etki ve oranlar geçerli bu yüzden tek bir TYT hesaplaması yapalım ve AYT için her alanı ayrı değerlendirelim. TYT kısmı için netlerinizi: Türkçe= 1,32 Matematik= 1,32 Sosyal Bilimler= 1,36 Fen Bilimleri= 1,36 ile çarpın.

SAYISAL: AYT için netlerinizi Matematik= 3 Fizik= 2,85 Kimya= 3,07 Biyoloji= 3,07 ile çarpın.

EŞİT AĞIRLIK: AYT için netlerinizi Matematik= 3 Edebiyat= 3 Tarih-1= 2,8 Coğrafya-1= 3,33 ile çarpın.

Devamını Oku

Doğru strateji sınav kazandırır!

28 Haziran 2018

Sınav stratejinizi planlayın. Hangi dersten başlayacağınıza, okuma hızınıza, zaman azaldığında nasıl davranmanız gerektiğine, soruları bitirdiğinizde geri dönüp hangi derse bakmanız gerektiğine önceden karar vermelisiniz

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) bilgi, birikim ve yorumlama becerilerini bir arada kullanabilmeyi gerektiriyor. Bu becerilerin hepsine sahip olsanız bile, iyi bir sınav stratejiniz yoksa başarılı olmak mümkün olmayabilir. Bu nedenle sınav sırasında yapacaklarımızı deneme sınavlarına yansıtabilmeli, hangi dersten başlayacağınıza, soru okuma hızınıza, yapamadığınız soru olursa nasıl hareket edeceğinize, zaman azaldığında nasıl davranmanız gerektiğine, soruları bitirdiğinizde geri dönüp hangi derse bakmanız gerektiğine önceden karar vermelisiniz. Geleceğinizi etkileyecek sınavda başarılı olmak için nasıl bir yol izlemeniz gerekiyor; rakiplerinizden bir adım öne geçmek için sınavda nelere dikkat etmelisiniz? İstediğiniz puanı alabilmeniz için önerilerimize kulak verin…

PANİK YAPMAYIN: Çoğunuz yıl içinde bir çok deneme sınavına girdiniz, önceki yıllarda çıkan soruları incelediniz ve çözdünüz. Cumartesi ve pazar günü gireceğiniz sınavlar, bundan farklı olmayacak. Korkmanıza gerek yok. Deneme sınavlarında karşılaştığınız sorulardan daha kolay sorularla karşılaşacaksınız.

NE ÇOK HIZLI NE ÇOK YAVAŞ: Hız ve tutarlılık arasında denge kurmanız büyük önem taşıyor. Soruları çok hızlı yanıtlayıp bunun neticesinde bol hata yapmak doğru olmadığı gibi, aşırı titiz davranıp her soru üzerinde gereğinden fazla zaman harcamanız da yanlış olur. Hızlı ama isabetli olmak, başarının en önemli unsurudur.

DERİN NEFES ALIN: Sınava başladığınız anda her şeyi unuttuğunuz duygusuna kapılabilirsiniz. Bu, geçici bir durumdur. Sınava giren her aday bu durumla karşılaşabilir. Dert etmeyin, geçer. Birkaç soruyu yanıtladıktan sonra bu duygu kendiliğinden yok olur. Değişimi hissetmezsiniz bile.

ZOR SORUYLA UĞRAŞMAYIN: Size önemli bir ipucu: TYT ve AYT’de sorular 5 farklı kategoride hazırlanıyor. Soruların yüzde 10’u çok kolay, yüzde 20’si kolay, yüzde 40’ı normal, yüzde 20’si zor ve yüzde 10’u da çok zor düzeydedir. Sınavdan niye korkuyorsunuz? Soruların yüzde 70’i rahatlıkla çözülebilecek türden. Zor sorularla uğraşıp vakit kaybetmek yerine, o süre zarfında 3 kolay soruyu yanıtlamanız daha akıllıca olur. Ne kadar çok doğru soru yaparsanız, o kadar iyi olur.

KOLAY SORULARDAN BAŞLAYIN: Sınavda, birinci sorudan başlayacaksınız diye bir kural yok. Ya ilk soru, zor soruysa... Moraliniz bozulacak, her şey birbirine karışacak. Önce hangi testten başlıyorsanız, o testin bütün sorularını gözden geçirin. 1-2 dakikanızı bu işe ayırın. Bu, zaman kaybı değildir.

SORULARA TAKILMAYIN: Bir soruyu belli bir süre geçtiği halde çözemiyorsanız, o soru üzerinde daha fazla uğraşmayın yani sorularla savaşmayın. Her bir soruyu yanıtlamak için bir dakikadan daha fazla süreniz var. İlk etapta kolay ve normal düzeydeki soruları yanıtlayın. Böylelikle hem moralinizi yükseltmiş olursunuz hem de zamandan kazanırsınız. Zor ve çok zor soruları yanıtlamak için daha fazla zamanınız kalır.

ACELECİ DAVRANMAYIN: Doğru yanıtı bulduğunuzu zannederek diğer seçeneklere bakmamanız sizin zararınıza olur. Mutlaka sorunun bütün seçeneklerini okuyun. Bu, zaman kaybı değildir. Yanıtınız doğru olsa bile mutlaka diğer seçenekleri de okuyun.

BAŞLADIĞINIZ TESTİ BİTİRİN: Hangi testten başlıyorsanız, o testi bitirmeden diğerine geçmeyin. Bu durum, sizi çok rahatsız eder, aklınız sürekli diğer testte kalır.Testler arasında dolaşıp durursunuz.

SON DAKİKA DEĞİŞİKLİĞİ YAPMAYIN: Sınavda daha önceden belirlediğiniz stratejiyi uygulayın. Örneğin denemelerde ilk Türkçe testinden soruları yanıtlıyorsanız , TYT’de de Türkçe’den soruları çözerek sınava başlayın. Alışık olmadığı bu düzen, adayın dengesini bozar. Tavsiye: Alışık olduğunuz düzeni değiştirmeyin.

TÜM TESTLERİ YANITLAMAYA ÇALIŞIN: Genelde SÖZ. öğrencileri, TYT’de Temel Matematik ve Fen Bilimleri testlerini çözmekten kaçınır, önyargılı davranıp, bu testlerle uğraşmazlar. Bu, yapabileceğiniz en büyük hatadır. Sadece iki testi çözerek başarıya ulaşmanız zor. Gücünüz yettiğince bu testleri de yanıtlamaya çalışın. Bu alandaki diğer adaylara ancak bu şekilde fark atabilirsiniz.

KISA MOLALAR VERİN: Aynı soruyu veya aynı satırları tekrar tekrar okuyorsanız, zihninizin dinlenmeye ihtiyacı var demektir. Kalemi, kağıdı bir kenara bırakın, gözlerinizi kapatın ve arkanıza yaslanın. İşlerin iyi gittiğini kendinize telkin edin. Dinlendiğiniz bu süreyi, kayıp zaman olarak değerlendirmeyin, yenilenme, güç toplama süreci olarak düşünün.

ATMAYIN: Cevabından yüzde 100 emin olmadığınız soruları boş bırakın. Genelde boş bırakılan sorular adayları rahatsız eder, seçenekleri eleyerek sonuca gitmeye çalışırlar.

KARIŞIK GÖRÜNEN SORULARDAN KORKMAYIN: Soru kökünün veya soru metninin uzun oluşu, sizin için daha fazla ipucu anlamına gelir. Bu nedenle ilk etapta karmaşık gibi görünen ve uzun metinli sorular, daha kolay çözülebilen sorular olarak algılanmalıdır.

ÖNCE SORU KÖKÜNÜ OKUYUN: Paragraf tipli sorularda (Türkçe ve Sosyal Bilimler) paragraftan önce soru kökünü okuyun. Böylelikle zihin, sorulan soruya göre paragrafı okuma eğiliminde olur.

ALTI ÇİZİLİ VE KOYU İFADELERE DİKKAT: Soru kökü bazen ‘olamaz’, ‘değildir’, ‘yanlıştır’ veya ‘mamalıdır’ gibi olumsuz ifadeler taşıyabilir. Zihin hep olumlu soru kalıplarına şartlandığından, sorudaki olumsuz ifadeler gözden kaçabilir. Altı çizili ve koyu yazılan ifadelere dikkat edin.

ZAMANLAMAYI DOĞRU YAPIN: Her bir teste ne kadar zaman ayıracağınızı baştan belirleyin, zamanı gelişigüzel kullanmayın. Böylelikle zamanı kontrol altına almış olursunuz.

BU KONULARDAN KESİN SORU ÇIKACAK!

TYT MATEMATİK KONULARI

İŞLEM YETENEĞİ

SAYILAR

BASAMAK KAVRAMI

TABAN ARİTMETİĞİ

BÖLÜNEBİLME, EBOB-EKOK

RASYONEL VE ONDALIK SAYILAR

SIRALAMA VE BASİT EŞİTSİZLİKLER

MUTLAK DEĞER

ÜSLÜ-KÖKLÜ SAYILAR

ÇARPANLARA AYIRMA

ORAN-ORANTI

DENKLEM KURMA-DENKLEM ÇÖZME

KÜMELER

KARTEZYEN ÇARPIMI VE BAĞINTI

FONKSİYONLAR

İŞLEM

MODÜLER ARİTMETİK

PERMÜTASYON, KOMBİNASYON, BİNOM

OLASILIK-İSTATİSTİK

AYT MATEMATİK KONULARI

SAYILAR VE SAYI BASAMAKLARI

BÖLÜNEBİLME

OKEK-OBEB

RASYONEL SAYILAR

BASİT EŞİTSİZLİKLER

MUTLAK DEĞER

ÜSLÜ VE KÖKLÜ SAYILAR

ÇARPANLARA AYIRMA

ORAN-ORANTI

DENKLEM ÇÖZME

KÜMELER

FONKSİYONLAR

PERMÜTASYON-KOMBİNASYON-BİNOM

OLASILIK-İSTATİSTİK

İKİNCİ DERECEDEN DENKLEMLER

KARMAŞIK SAYILAR

PARABOL

POLİNOMLAR

MANTIK

MODÜLER ARİTMETİK

EŞİTSİZLİKLER

LOGARİTMA

DİZİLER

SERİLER

LİMİT VE SÜREKLİLİK

TÜREV

İNTEGRAL

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) bilgi, birikim ve yorumlama becerilerini bir arada kullanabilmeyi gerektiriyor. Bu becerilerin hepsine sahip olsanız bile, iyi bir sınav stratejiniz yoksa başarılı olmak mümkün olmayabilir. Bu nedenle sınav sırasında yapacaklarımızı deneme sınavlarına yansıtabilmeli, hangi dersten başlayacağınıza, soru okuma hızınıza, yapamadığınız soru olursa nasıl hareket edeceğinize, zaman azaldığında nasıl davranmanız gerektiğine, soruları bitirdiğinizde geri dönüp hangi derse bakmanız gerektiğine önceden karar vermelisiniz. Geleceğinizi etkileyecek sınavda başarılı olmak için nasıl bir yol izlemeniz gerekiyor; rakiplerinizden bir adım öne geçmek için sınavda nelere dikkat etmelisiniz? İstediğiniz puanı alabilmeniz için önerilerimize kulak verin…

PANİK YAPMAYIN: Çoğunuz yıl içinde bir çok deneme sınavına girdiniz, önceki yıllarda çıkan soruları incelediniz ve çözdünüz. Cumartesi ve pazar günü gireceğiniz sınavlar, bundan farklı olmayacak. Korkmanıza gerek yok. Deneme sınavlarında karşılaştığınız sorulardan daha kolay sorularla karşılaşacaksınız.

NE ÇOK HIZLI NE ÇOK YAVAŞ: Hız ve tutarlılık arasında denge kurmanız büyük önem taşıyor. Soruları çok hızlı yanıtlayıp bunun neticesinde bol hata yapmak doğru olmadığı gibi, aşırı titiz davranıp her soru üzerinde gereğinden fazla zaman harcamanız da yanlış olur. Hızlı ama isabetli olmak, başarının en önemli unsurudur.

DERİN NEFES ALIN: Sınava başladığınız anda her şeyi unuttuğunuz duygusuna kapılabilirsiniz. Bu, geçici bir durumdur. Sınava giren her aday bu durumla karşılaşabilir. Dert etmeyin, geçer. Birkaç soruyu yanıtladıktan sonra bu duygu kendiliğinden yok olur. Değişimi hissetmezsiniz bile.

ZOR SORUYLA UĞRAŞMAYIN: Size önemli bir ipucu: TYT ve AYT’de sorular 5 farklı kategoride hazırlanıyor. Soruların yüzde 10’u çok kolay, yüzde 20’si kolay, yüzde 40’ı normal, yüzde 20’si zor ve yüzde 10’u da çok zor düzeydedir. Sınavdan niye korkuyorsunuz? Soruların yüzde 70’i rahatlıkla çözülebilecek türden. Zor sorularla uğraşıp vakit kaybetmek yerine, o süre zarfında 3 kolay soruyu yanıtlamanız daha akıllıca olur. Ne kadar çok doğru soru yaparsanız, o kadar iyi olur.

KOLAY SORULARDAN BAŞLAYIN: Sınavda, birinci sorudan başlayacaksınız diye bir kural yok. Ya ilk soru, zor soruysa... Moraliniz bozulacak, her şey birbirine karışacak. Önce hangi testten başlıyorsanız, o testin bütün sorularını gözden geçirin. 1-2 dakikanızı bu işe ayırın. Bu, zaman kaybı değildir.

Devamını Oku

TYT’de çapraz testleri önemseyin!

27 Haziran 2018

TYT’de bütün soruları çözmek zorundasınız. Bir soru 1,33 puan ve amaç kendi alanınızda en yüksek nete ulaşmak değil. Hedef sınav bütününde en çok doğruyu işaretlemek...

Bütün adaylar için testlerdeki her bir sorunun puanı yaklaşık 1.33 değerinde. Yani bir öğrenci TYT’deki Matematik testindeki sorudan da, Sosyal testindeki sorudan da 1.33 puan alacak. Tüm adayların bu doğrultuda olaya yaklaşmaları sınav başarılarını artıracaktır.

Temel Matematik testinde istediği başarıyı gösteremeyen bir aday, Sosyal Bilimler ya da Türkçe sorularını çözüp, bu durumu telafi edebilir. Yukarıda da belirttiğimiz gibi, Temel Matematik sorusu da 1.33 puan, Sosyal Bilimler ya da Türkçe sorusu aynı, yani 1.33 puan getirecek.

- SAY ADAYLARI: TYT’de sadece iki testten sorumlu değilsiniz; yani Temel Matematik ve Fen Bilimleri testlerini çözelim bize yeter demeyin! Böyle derseniz, en büyük hatayı yapmış olursunuz. Unutmayın ki, bir Türkçe ve Sosyal Bilimler sorusu, en az bir Temel Matematik ve Fen Bilimleri sorusu kadar önemli. Sakın bunu görmezden gelmeyin. SAY adaylarının en büyük zaafı Sosyal Bilimler testinde ortaya çıkıyor. Bu adaylar, bu test ile uğraşmaktan kaçınırlar. Bu test, SAY öğrencilerini sıkar! Sakın böyle bir hata yapmayın.

- EA ADAYLARI: Olayı sadece Türkçe, Matematik ve Sosyal Bilimler testleriyle sınırlamayın, Fen Bilimleri sorularına da mutlaka bakın, sakın ‘yapamam’ deyip işin içinden sıyrılmayın. En azından bir bakın, yapabileceğiniz sorular muhakkak vardır, sonradan pişman olmanın bir faydası yok!

Devamını Oku

Her soru altın değerinde

25 Haziran 2018

İki bölüm halinde yapılacak ve lise öğrencilerinin yüksek öğrenim hayatlarını belirleyecek sınavda her soru çok değerli. Çünkü geçen yıllara oranla soru sayısı yüzde 55-60 oranında azaltıldı. Çıkacak soruların yüzde 20’si zor olacak

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) 30 Haziran ve 1 Temmuz’da iki oturum olarak yapılacak. Temel Yeterlilik Testi (TYT) 30 Haziran’da, Alan Yeterlilik Testi (AYT) ise 1 Temmuz’da gerçekleştirilecek. Yaklaşık 2 milyon 300 bin adayın katılacağı Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS)’na sayılı günler kaldı. YKS’de bilgiden ziyade, öğrencilerin sahip olması gereken yeterliliklerin ölçüleceği bir değerlendirme sistemi esas alındı. Özellikle ilk oturum Temel Yeterlilik Testi (TYT), Türkçe okuma-anlama yetkinliği ile gündelik problemleri çözmede matematiksel düşünmeyi ve kavramları kullanmayı kapsıyor. TYT’de başarının yolu, yorumlama gücünden geçiyor. Bu yıl ilk kez uygulanacak olan TYT, adayları yeni ve alışılmadık soru tarzlarıyla zorlayabilir.

LGS gibi olabilir

Liselere Geçiş Sınavı (LGS) sorularını incelediğimizde çok uzun, anlaşılması zor ve zaman alan sorular olduğunu gördük. Aynı tarz soruların TYT-AYT’de de çıkabileceği unutulmamalı. Dolayısla adaylar her tür soru tarzına hazırlıklı olmalı. ALES sorularının lise versiyonu türünden sorularla da karşılaşma olasılığı var.

UYARI! Yeni sınav sisteminde soru sayısı oldukça azaldı. Zaten en büyük sıkıntı burada. TYT-AYT’de soru sayısı, geçen yıla göre yaklaşık yüzde 55-60 oranında azaldı. Geçen yıl YGS ve LYS’de toplam 370 soruyla karşılaşıyorduk. Bu yıl TYT ve AYT’nin toplamında 200 soru var, yani soru sayısı 170 azaldı. Fakat sınava başvuran aday sayısı arttı. 2018-YKS’ye başvuran aday sayısı geçen yıla göre 250 bin arttı. Burada ters bir orantı var! Soru sayısının azaldığı, sınava giren aday sayısının arttığı bir ortamda, bir sorunun altın değerinde olduğunu söylemeye gerek yok…

ÖSYM’nin ‘Sıkça Sorulan Sorular (SSS)’ dokümanında; “2018 yılında uygulanacak sistemde soru sayılarının azaltılması, puanların hesaplanmasında güçlük oluşturacak mı?” türünden bir soru var. Bu sorunuya verilen yanıt: “MEB müfredatını kapsayan farklı düzeylerdeki öğrenme seviyesini ölçmeye dönük nitelikli sorular yöneltileceğinden, puanların hesaplanmasında bir zorluk yaşanmayacaktır” şeklinde…

Ne yazık ki böyle olmayacak! Geçen yıla göre aday sayısının arttığı, soru sayısının azaldığı bir sistemde yığılma olur. Bu yığılmadan kurtulmanın tek yolu, aşamanın ilk ayağı olan TYT’de olabildiğince çok net çıkarmak olmalıdır! AYT’de toplam soru sayısı 80 gibi gözükmekle birlikte, aslında böyle değil. Soruların yüzde 10’u çok zordur. Bu sorular, Türkiye derecesi çıkaracak adayları belirlemeye yönelik seçici sorulardır. Geri kalan soruların yüzde 20’si de zordur, bu sorularda çok yüksek puanla öğrenci alan bölümlere öğrenci seçmeye yöneliktir. Geri kalan yüzde 70’lik kısım, geneli ilgilendirir. Geneli ilgilendiren soru sayısı aslında 55 dolayındadır. Yani bir milyon 500 bin dolayındaki aday, sadece 55 soruyla yarışacak. Kaldı ki bu 55 sorunun tümü de yapılamayacak, içinde boş bırakılan ya da yanlış yanıtlanan sorular da olacak. Adayları eleyecek soru sayısı daha da azalıyor. Bilmem ne demek istediğimi anladınız mı?

Devamını Oku

LGS’nin farklı bir yorumu!

12 Haziran 2018

2 Haziran Cumartesi günü yapılan LGS’nin yankıları halen devam ediyor. Sistemin sıkıntıları, sınavda da kendini gösterdi. Sınavın ilk bölümünden güle oynaya çıkan öğrenciler, sınavın ikinci bölümünden ağlayarak çıktı! Dengesizlik, sınavın yapısında olduğu gibi, soru dağılımında da vardı. Sınavın yarısı kolay, yarısı zor olmaz; benim bildiğim, testin bütününe eşit dağıtılır. Sınavla ilgili genel kanı: SÖZEL GÜLDÜRDÜ, SAYISAL AĞLATTI! Sınavdan sonra pek çok yorum yapıldı. Matematik öğretmeni Tunç Ulu , olaya farklı bir boyuttan yaklaşıyor. İlginç noktalara değiniyor. Tespitleri doğru ve ilginç… MEB’in de, soruları ve testleri hazırlarken olaya bu açıdan bakmasını tavsiye ederim. Ulu Hoca’nın değerlendirmesini birlikte okuyalım…

***

Tam yapan çok az

“Bu yılki sınav, şu ana kadar ortaöğretime geçişte yapılan tüm sınavlardan başka bir karakterde gerçekleşti. Soru tipleri çok daha farklı olan bu sınavda, 2000’li yıllardaki gibi çok daha düşük netlerle okullara yerleştirmenin yapılacağı bir ölçme ve değerlendirme gerçekleşti… Bu sınavda, özellikle son 4 yıldaki gibi binlerce tam yapan öğrencilerin olması soru tipleri ve zamanlama açısından mümkün değil. Şu ana kadarki duyumlarımız da sınavda tam yapan ancak birkaç öğrenci olduğu yönünde. Elbette gerçek sonuçlar açıklanmadan bu konuda net bir sonuca varmak mümkün değil. Çocuklardan edindiğimiz bilgiler doğrultusunda, en tepede yığılma, ortalama 3-5 yanlış gibi gözüküyor. Pek çok okulda en iyi sonuçlar 6 yanlışla başlıyor. Özellikle iyi hazırlanan öğrencilerin 8-12 soru arasında kayıpları genel bir durum gibi gözüküyor. Kayıpların yüzde 90’ı sayısal bölümde. Sözel bölümden tam yapan öğrencilerin sayısının çok olması şaşırtıcı olmayacak.

Kelime sayısı iki kat

Bu yılki sınavın matematik bölümü ile ilgili niteliksel yorumlardan önce birkaç sayısal ayrıntıyı paylaşmakta yarar var. Öncelikle matematik sınavlarındaki kelime sayıları. TEOG II-2016 Matematik bölümünde 475 kelime, 10 adet çizimli soru; TEOG II-Mazeret 2016 Matematik bölümünde 374 kelime, 10 adet çizimli soru; 10 çizimli 1 tablolu soru vardı. TEOG II-2017 Matematik bölümünde 451 kelime, 9 adet çizimli soru; TEOG II-Mazeret 2016 Matematik bölümünde 355 kelime, 7 adet çizimli soru vardı. Bu yılki sınavda matematik bölümünde toplam -seçeneklerdeki ifadeler hariç- 861 kelime kullanılmış; 8 çizimli soru, 3’ü aynı soruda olmak üzere 5 adet tablo kullanılan soru vardı. Özetle sınava giren öğrencilerin matematik sorularına ayırması beklenen süre yüzde 33 azalırken (40 dakikadan yaklaşık 30 dakikaya), öğrencilerin sadece okuması yorumlaması gereken kelime sayısı yüzde 100 artmış. Analitik düşünme seviyesi üst seviyede olan pek çok öğrenci, hak ettikleri zaman verilmediği için gerçek performanslarını sergileyemedi.

Fen bilimleri de etkilendi

Fen Bilimleri sınavı oldukça uzun paragraflardan ve yorumlama yeteneği gerektiren sorulardan oluşuyordu. Matematik testinin zor olması, fen bilimlerini yetiştirme sıkıntısı yarattı. Sınavın kalitesi yüksek ve zor olduğu için fen sorularında 2 yanlış, 1 boş olan öğrencilerin sonuçları oldukça başarılı değerlendirilmelidir. Fen bilimleri testinde müfredat bilgisinin yanı sıra genel kültür gerektiren sorular da vardı. 26 Haziran’a kadar sınavla ilgili ya da hangi okula öğrencinin girebileceği ile ilgili değerlendirme yapmak, veri eksikliği nedeniyle hiçbir anlam ifade etmez. Bu bir sıralama sınavı olduğu ve her yılın dinamikleri farklı olduğu için, öğrencilerin puanları açıklandığında, okulların sıralamaları belli olmadığından, adayların hangi okullara gireceğini kestirmek pek mümkün olmayacak.”

Devamını Oku

ÖSYM doğruyu buldu!

6 Haziran 2018

‘Kervan yolda dizilir’ deyimi, adeta bizim eğitim sistemi için söylenmiş… Sınav sistemi de bundan nasibini alıyor. Gün geçmiyor ki, yeni kurallar eklenmesin! Maç oynanırken kural değişiyor. LGS’yi söylemeye gerek bile yok, kevgire döndü!

En son, sınavların açıklanacağı tarih değişti. Önce 22 Haziran’da açıklanacağı söylendi. İki gün önce 26’sında açıklayacağız dediler. Tercihlerin hangi tarihlerde yapılacağını bilmiyoruz. Kılavuzun hangi tarihte açıklanacağı belirsiz…

***

YÖK ve ÖSYM de kervana katıldı… Onlar da kervanı yolda dizeriz anlayışındalar. YKS ilk açıklandığında kural şöyleydi: TYT ve AYT’de adayların, puanlarının hesaplanması için gerekli testlerin h er birinden 0,5 net alması gerekiyor. Yani… TYT’de puanların hesaplanabilmesi ve adayın yoluna devam edebilmesi için Türkçe ve Temel Matematik testlerinin her ikisinden de en az 0,5 net alması gerekiyordu. Bu iki testten 0,5 net alamayan adaylar, üniversite defterini kapatıyordu.

***

Dün sabah, ÖSYM’den bir duyuru: “YKS’nin iki oturumu TYT ve AYT’de adayların, puanlarının hesaplanması için gerekli testlerin her birinden 0,5 net alması şartı, “en az birinden 0,5 net şartı” şeklinde değiştirildi. ” ‘2018-YKS Adaylarının Dikkatine’ adlı, ÖSYM’nin internet sitesinde yer alan duyuruda, “Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 31 Mayıs 2018 tarihli toplantısında, 2018 YKS’de TYT’de ağırlıklı puanların hesaplanabilmesi için Türkçe veya Temel Matematik testlerinin en az birinden en az 0,5, AYT’de ise ilgili puan türünün hesaplanabilmesi için gerekli testlerin en az birinden en az 0,5 ham puan almış olmaları gerektiğine karar verilmiş olup 2018-YKS Kılavuzu bu karar doğrultusunda güncellenmiştir” ifadelerine yer verildi …

Duyurunun son kelimesine dikkat! ‘… güncellenmiştir’ diyor!

Hükümetler ‘zam yaptık’ demezler, ‘fiyatlarda birtakım güncellemeler yaptık’ derler. Bu da onun gibi bir şey işte. ÖSYM’de güncelleme yaptı! Aslında doğru olanı, yapılması gerekeni yaptı! Adayların lehine bir güncelleme oldu, zam gibi değil. Ancak ortada trajikomik bir durum var. Sınava sayılı günler kala güncelleme yapıldı!

Devamını Oku