Sigortasız işçi denetimleri başladı!

21 Ekim 2021

Sosyal Güvenlik Kurumu, kayıtdışı istihdamla mücadelede en etkili rolü üstlenen kamu kurumu durumundadır. Genellikle ihbar ve şikâyet üzerine denetime çıkan SGK bu defa ihbarsız denetimde bulunacağını açıkladı! Yapılandırma yoğunluğunu geride bırakan kurum bu defa denetimlere yoğunlaşacağını aktardı. İşverenlerin ağır cezalarla karşılaşmaması için bu yazımızı dikkatlice okumalarını tavsiye ederiz.

BU SEKTÖRDE BULUNANLAR DİKKAT!

Sosyal Güvenlik Kurumu, işverenlere yaptığı denetim bildiriminde özellikle toptan ve perakende ticaret, tekstil ürünleri imalatı, gıda ürünleri imalatı, giyim eşyası imalatı, kauçuk, plastik ve deri imalatı, mobilya imalatı, tütün ürünleri imalatı, yiyecek ve içecek hizmetleri faaliyetleri, bina inşaatı, kurye ve kargo taşımacılığı, makine ve bilgisayar bakım onarımı, gayrimenkul ve atık toplama sektörleri için uyarılarda bulundu.

YABANCI KAÇAK İŞÇİ ÇALIŞTIRANA AF YOK!

Yukarıda belirtilen sektörlerde artan kaçak yabancı istihdamı ihbarları neticesinde denetimlerin planladığı anlaşılmaktadır. Kaçak işçi çalıştıran işverenlere, işçi başına on binlerce lira ceza kesilmektedir. Ayrıca işverenin faydalanmakta olduğu teşvikler de geriye yönelik iptal edilerek alınmaktadır. Mevcutta bir yapılandırma kanunu olmadığından işverenlere bu kapsamda kesilecek cezaların ağır yaptırımları olacaktır.

ELDEN ÜCRET ÖDEMELERİ TAKİPTE!

SGK denetmenleri, incelemeye aldıkları işyerlerinde kaçak işçi harici kaçak ücret bildirimlerini de tespit edecek. Genellikle elden ücret diye tabir edilen ücreti asgari ücretten gösterme durumu da cezai yaptırımlara konu olmaktadır. Bir işçinin elden ücret aldığını kendi beyan etmese bile aynı işyerinde 5 yıldan fazla süredir çalışıp asgari ücret düzeyinde maaş alması da şüpheli durum olarak görülmektedir.

Devamını Oku

Çalışma hayatınızın özeti e-Devlet’te!

11 Ekim 2021

Sosyal Güvenlik Kurumu 2015 yılından itibaren e-devlet sisteminde en çok hizmet veren kamu kurumlarının başında gelmektedir. Öyle ki sadece hizmet listenizden değil, rapor sorgulamalarınıza, borç dökümünüzden, medikal malzeme hakkınıza kadar her detayı buradan sorgulayabiliyorsunuz. Bunca hizmetin yanında bir de ‘Çalışma Hayatım’da eklenince tadından yenmeyecek bir sistem çıktı karşımıza.

ARTIK EMEKLİLİK RAPORLARINIZ E-DEVLETTE!

Çalışma Hayatım sistemine giriş yaptığınızda sizi ilk karşılayacak ekran emeklilik ve sigortalılık bilgileriniz olacaktır. Burada sigortalılık statünüze göre emeklilik planlarınız tescilinize göre oluşturulmuş basit usulde görüşünüze sunulmuştur. Tabi kurum bir takım hataların önüne geçmek için resmi belge niteliği taşımaz ibaresini de eklemeyi ihmal etmemiş.

EMEKLİLİK HARİCİ SUNULAN HİZMETLER!

Emeklilik raporunuzun haricinde çalışma hayatım bölümüne giriş yaptığınızda solda bulunan menü üzerinden SGK’ya ait borçlarınıza, öğrenim belgelerinize, İŞKUR kayıtlarınıza ve tedavi bilgilerinize de erişebilmektesiniz. Sağlık Tedavi bölümünden diş protezi hakkınızın olup olmadığını sorgulayabildiğiniz gibi hangi tedavi için ne kadar ücret tahakkuk ettirilmiş bunları da görebilirsiniz.

İş arıyorum bölümünde İŞKUR’a kayıtlı aktif iş arayansanız müracaat ettiğiniz ilanları ve değerlendiren işletmelerin listesine erişebilirsiniz. Yapılandırma bölümünden ise mevcut yasalardan yararlanarak borç yapılandırması başvurunuzu yapabilirsiniz. (Mevcutta bulunan bir yapılandırma kanunu 6111 harici yok)

Devamını Oku

Ağır engelli çocuğu bulunan sigortalı anneler erken emekli olur!

7 Ekim 2021

Ülkemizin sosyal güvenlik sisteminde engelli vatandaşlarımıza ilişkin birçok avantaj var. Bu avantajlardan birisi de engelli çocuğuna bakmak zorunda olan annelerle ilgili.

Çocuğu ağır engelli olan annelere verilen erken emeklilik hakkı birçok annenin yararlandığı bir düzenlemedir. Anneler tarafından olumlu karşılanmakla birlikte % 90 ve üzerinde ağır engelli çocuğu olan anneler ile çalışma hayatına yeni başlayan anneler için yeterli bir çözüm olamamakta.

Çalışma hayatına yeni başlayan anneler engelli çocuğu olduğu için çoğu zaman istifa ederek çalışma hayatlarını sonlandırmakta ve hem mesleklerine devam etme, hem emekli olma, hem de maddi kazanç haklarını çocukları için bir kenara bırakarak ekonomik zorluk içinde yaşayan annelerdir.

''Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede ağır engelli çocuğu bulunan annelerin '' yararlandığı bu haktan Bağ-Kur, SSK, Emekli Sandığı, Tarım İşçileri ve İsteğe Bağlı Sigortalı olan anneler yararlanır.

1 Ekim 2008 sonrası çalışılan sürenin dörtte biri oranındaki süre çalışılan süreye ilave edilir ve bu süre emekliliğe kalan süreden düşürülür.

Örneğin, 01.10.2008 tarihinden sonra 1000 gün prim ödeme gününüz mevcutsa 1000 günlük prim ödeme süresine 250 gün daha eklenecek ve toplam 1250 gün prim ödemiş sayılacaksınız. Ayrıca eklenen bu süre emeklilik yaş haddinizden de düşecek. Böylece daha erken emekli olabileceksiniz.

Engelli çocuğun bakıma muhtaç yani raporunda ‘’

Devamını Oku

SGK’nın yeni uygulaması çalışan emeklileri hem rahatlatacak, hem üzecek!

5 Ekim 2021

Sosyal Güvenlik Kurumu, emekli olduktan sonra çalışanların kuruma bildirilmesinde SGDP’ye tabi işe giriş bildirim verilmesini talep etmektedir. Ancak işverenlerin kişinin emekli olup olmadığını gösteren bir ekranı veya sistemi mevcut değil. Bir emekli personel işe alındığında emekli olduğunu belirtmezse veya sehven tüm sigorta kollarına tabi işe girişi yapılırsa aylığı kesiliyor, sonrasında sigortalı uğraşıyordu.

SGK 16 YIL SONRA DURUMU DÜZELME İHTİYACI DUYDU!

Sosyal Güvenlik Kurumu 2004 yılından itibaren bu şekilde SGDP’li personellerin işe girişlerini kabul etmekteydi. Artık işe giriş sistemi üzerinden kişinin TC’si girildiğinde emekli olduğu yazıyor ve otomatik olarak SGDP kodu getiriliyor. Kişi yine burayı değiştirebiliyor ancak ekranda kişinin emekli olduğunu görmüş oluyor. Yeni sistem SGK’nın önemli ölçüde yanlış işlem yapılmasını önceleyerek gereksiz zaman kaybının da önüne geçmiş olacaktır.

Kişisel Verilerin Gizliliğine Aykırılık Oluşturabilir Mi?

SGK’nın yeni geçmiş olduğu bu uygulama konunun uzmanları tarafından eleştiriliyor. Öyle ki bu sistem üzerinden bir kişinin emekli olup olmadığını kolayca öğrenebilmektesiniz. Avukatların çekimser kaldığı nokta ise icra takibine konu olan kişilerin öncelikle bu sistem üzerinden emekli olup olmadıklarına bakılarak borçlu kişi emekliyse direk SGK’ya tebligat çıkarılmasını talep etmeleri olacaktır.

Bu şekilde sistemin suiistimal edilmesi ve kişi adına KVKK’ya aykırı davranılacağı söz konusu olmuş olacak. Emeklilerin icra takibine konu alacak verecek davalarında SGK’nın işe giriş sisteminin öncelikle kullanılması ve maaş haczine yol açması emeklileri üzecek gibi. Bakalım yeni uygulama emeklilerimize neler getirecek…

Devamını Oku

Yapılandırmaya son iki gün!

29 Eylül 2021

Çalışma hayatına nefes veren yapılandırma başvuruları hız kesmeden devam ediyor. 30 Eylül 2021’e ertelenen son başvuru tarihinin de sonuna yaklaşmış bulunmaktayız.Peki İşçi, işveren ve diğer borçlu kişileri bir nebze de olsa rahatlatan 7326 sayılı kanundan istenilen verim alındı mı?

İŞLETMELERİNİ AÇANLAR MUTLU, ANCAK ÖDEMELER ZOR GÖRÜNÜYOR!

Yapılandırma uygulamalarından orta ve küçük ölçekli işletmeler memnun ancak ödeme noktasında yine sıkıntı yaşayacaklarını düşünenlerin sayısı neredeyse %90! Borçlu bir restoran sahibi tüm borçlarını yapılandırdığını aktarıyor ancak cari dönemlerle çakışacak borçların ödemelerinin yeniden aksayacağını vurguluyor.

Aynı şekilde ihaleli işe girecek olan bir İSG firması da ‘Borcu yoktur’ belgesini yapılandırma imkanıyla aldığını ve ihalelere sorunsuz katılabildiğini aktarıyor ancak yine yapılandırma ödemesi ve cari dönem ödemelerinin üst üste gelmesi halinde borcu yoktur alamayacağından, ihalelere katılmayacağından ve bu nedenle de borçlarını ödeyemeyeceğinden endişeli.

SGK BAŞKANI YAPILANDIRMA RAKAMLARINI PAYLAŞTI!

Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı sayın Cevdet Ceylan TRT’ye verdiği röportajda 1 milyonun üzerinde vatandaşın 7326 sayılı kanun kapsamında borçlarını yapılandırıldığını aktardı. Bu 1 milyon kişinin kamu kurumuna olan toplam borcunun ise 51,1 Milyar TL olduğunu ifade etti.

Nisan 2021 ve öncesi dönemlerine ilişkin paylaşılan veriler oldukça sevindirici, çünkü diğer yapılandırmalara bu kadar başvuru yapılmamıştı. Elbette yapılandırmalara olan başvuru sayıları fazla olsa da tahsiline ilişkin veriler pek iç açıcı olmayacak gibi gözüküyor.

Devamını Oku

Borç yapılandırmasına 1 ay uzatma

6 Eylül 2021

2020 ve sonrası yaşanan felaketler silsilesinin getirmiş olduğu ekonomik krizler kamu maliyesini de olumsuz yönde etkiledi. Ülke genelinde kapanan işyerleri, borç ödeme yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi ve tüm vatandaşları etkileyen geçim sıkıntısı haliyle 2020 sonunda beklenen yapılandırma kanunu getirdi.

2020 Kasım ayında yürürlüğe giren 7256 sayılı yapılandırma kanunundan pandeminin etkileri azalmadığından ve tam normale dönülemediğinden verim alınamadı. Hal böyle olunca yapılandırma için müracaat eden borçlular yine borçlarını ödeyemedi. Hal böyle olunca borçlu durumundan kurtulamayan işveren ve vatandaşa 30.04.2021 dönemine kadar olan borçları yeniden yapılandırma imkanı sağlayacak 7326 sayılı kanunu devreye alındı.

7326 SAYILI KANUN TALEPLERİ KARŞILADI MI?

Çalışma Bakanının açıkladığı verilere göre 2 milyon 248 bin kişi yapılandırmaya müracaat etti. Toplamda 101 Milyar TL’lik borç yapılandırma kapsamına alındı.Yapılandırılan borçların ilk taksitinin son ödeme günü 1 Kasım 2021. Yapılandırmasını ödeyip ödemeyenlerin sayıları aralık ayında belli olacak. 7256 sayılı kanunda borç yapılandırmasına yine büyük bir talep olmuş ancak taksit ödemesini çok az bir kesim gerçekleştirmişti. İşveren ve esnaflarla yapılan görüşmeler neticesinde ilgili yapılandırmanın talepleri karşılamayacağı görüşü hâkim. Kişiler en azından pandemi dönemine ilişkin borçların faizsiz bir şekilde en az 5 yıl ertelenmesini talep ediyor.

BAZI BORÇLAR İÇİN MÜRACAAT ŞARTI YOK!

Bağkur ve Genel Sağlık Sigortası borçluları için müracaat şartı bulunmuyor. Bağkur borçlularının 2021 Nisan ayı ve öncesine ait dönemleri müracaat etmezlerse donduruluyor. Genel Sağlık Sigortalıların ise borçları müracaat edip etmediklerine bakılmaksızın taksitlendiriliyor. İşveren prim borçları ve diğer alacaklılar için müracaat şartı bulunuyor. İşverenler SGK sistemi üzerinden kolayca yapılandırma müracaatında bulunabiliyor, kişisel borçlarda ise e-Devlet sistemi üzerinden de müracaatlar açık tutuluyor.

SEL VE YANGIN BÖLGELERİNDEKİ BORÇLULAR İÇİN MÜCBİR SEBEP

Devamını Oku

Pandemi süresince kullanılan kısa çalışma ve ücretsiz izin süreleri kıdem süresine ve yıllık izin sürelerine eklenecek mi?

25 Ağustos 2021

Çalışma hayatında normale dönme çalışmaları tüm hızıyla sürüyor.Pandemi süresince sağlanan devlet destekleri 30 Haziran tarihi itibarı ile sona erdi. 8 milyon sigortalı çalışanın yararlandığı bu destek süreleri kıdem tazminatı ve yıllık izin hesabına dahil olacak mı sorusunun cevabı hala muallak.

Bu önemli konuyu farklı kanun ve Yargıtay kararlarıyla ele almanın tam vaktidir.

COVİD-19 KAPSAMINDAKİ KISA ÇALIŞMA SÜRELERİ KIDEME ESAS SÜREYE VE YILLIK İZİN HESABINA DAHİL OLACAK MI?

4447 Sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu hükümleri uyarınca Kısa Çalışma uygulanan sürede işçilerin iş sözleşmeleri askıda kalmakta ya da kısmi süreli olarak devam etmektedir. 7226 sayılı Kanun kapsamında, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa eklenen geçici 23. madde ile kısa çalışma ödeneği koşulları kolaylaştırılmış, işverene kapsamlı bir fesih sınırlandırması ön koşul olarak getirilmiştir. Buna karşın, Covid-19 kapsamında yapılan kısa çalışma sürelerinin kıdem tazminatı ve ihbar tazminatına esas kıdem süresine etkisine ilişkin kanuni bir düzenleme yapılmamıştır.

Kısa çalışma nedeniyle işyerinde çalışmanın süreklilik koşulu aranmaksızın tamamen durdurulması halinde iş sözleşmesinin askı hali söz konusudur. İş sözleşmesinin askıda bulunmasının sonucu olarak, işçinin iş görme, işverenin de ücret ödeme yükümü söz konusu olmamakta, ancak yan edimler varlığını muhafaza etmektedir.

Kısa çalışma uygulaması, işyerinde faaliyetin kısmen durması ya da işyerinin tamamında veya bir bölümünde geçici olarak haftalık çalışma süresinin en az üçte bir oranında azaltılması şeklinde ise iş sözleşmesinin kısmi süreli olarak devam etmesi söz konusu olmaktadır. Bu şekilde, kısa çalışma uygulaması yapılması halinde; işyerinde haftalık çalışma süresi 45 saat ise, haftalık çalışma süresinin en az 15 saat veya daha fazla azaltılması gerekmektedir. İşçinin normal çalışma süresinden önemli ölçüde daha az çalışmasının söz konusu olduğu bu durumda, işçinin çalışma ve işverenin de ücret ödeme yükümü kural olarak devam etmekte, ancak, çalışma süresinde geçici olarak değişiklik yapılması söz konusu olmaktadır.

Kısa çalışmanın işyerinde faaliyetin tamamen durdurulması şeklinde uygulanması halinde yani iş sözleşmesinin askı halinin söz konusu olduğu dönemde geçen süre işçinin kıdeminden sayılmaktadır. Bu nedenle kısa çalışma süresi, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile yıllık izin hakkının belirlenmesinde göz önünde bulundurulacaktır.

Devamını Oku