Euro/dolar paritesi nereye gider?

Dolarda yeni bir gerileme sürecinden söz ediliyor. Geçen hafta gündeme iyice oturan bu söylenti euro/dolar paritesini haftasonunda 1.35'lere yaklaştırdı.

Pazartesi günü euro yine güçlüydü. Profesyonellerin dolan açığa sattığı ve bu çeşit pozisyonların epey yüksek olduğu söyleniyordu.

Bizim piyasalarda gündemin ilk maddesi aslında YTL/dolar kuru. Ama parite burada da önemli bir rol oynadığı için parite hareketleri bizde de ön plana çıktı.

Şimdi bu beklentilerin üzerinde iki gün geçmiş oluyor. Parite konusundaki görüşlerimizi okurlarla paylaşmak istiyoruz.

Analizler
Geçen hafta yapılan analizler epey iddialı idi. Bu analizlere göre euro ilk etapta 1.40 dolara yükselebilecek... Daha sonra da bu seviyeyi aşarak dolarda bir diğer düşüş trendi başlatacaktı.

Böyle bir trend kuşkusuz inişli çıkışlı olacaktı... Ve geçtiğimiz hafta başladığı ileri sürülüyordu.

Doğru olabilir mi?

Euronun son haftalarda dolar karşısında yüzde 4 kadar değer kazandığını hepimiz gördük. Hafta başında paritenin geldiği 1.35'ler sınırı da oyuncuları epey etkiledi.

Bu seviyeden hareketle doların yeniden gerilemeye başlaması her zaman mümkündü.

Bu gelişmenin olasılığı halen de fazla düşük değil.

En azından profesyonellerin yine bu yönde pozisyon almaya başladığını biz de görüyoruz.

Dolarda ani bir "crash senaryosu" bizi düşündüren bir durum.

Ama biz bir noktaya daha çok önem veriyoruz.

Rezervler
Doların gerileyeceği söylentileri kısmen şu önemli noktadan kaynaklandı... Daha doğrusu yine geçen hafta gündeme gelen şu söylentiden...

Doların rezerv para olma niteliğini kaybetmesi tehlikesi.

Çeşitli yorum ve görüşlerde Asya merkez bankalarının rezervlerini dolardan euroya kaydırabilecekleri dile getirildi. Bu hemen olmasa da bir süre sonra gerçekleşebilecekti. Ve gerçekleştiğinde de doların hızla gerilemesine neden olacaktı.

Bu konunun konuşuluyor olması bile yetti. Dolar geriledi.

Ancak burada çok önemli bir nokta var.

Amerikan ekonomi yönetiminin böyle bir riski göze alması imkânsız gibi bir şey.

Doların crash etmesi ilk etapta Amerikalı'nın yaşamını etkilemese bile bu durum Pazar günü gazete yazısında da ele aldığımız gibi uzun vadeli faizlerin bir anda yükselmesi ve Amerika'da gayrimenkul piyasasının hızla değer kaybetmesi anlamına gelir.

Amerikan Hazine bonolan da her yerde çok büyük satış yer.

Amerikan ekonomisinin şu anki durumu böyle bir gelişmeyi kaldırabilecek durumda olduğu söylenemez.

Ayrıca Alan Greenspan'in FED Başkanlığı'ndan ayrılmasına da daha epeyi zaman vardır. Bir yıl sonra piyasalar bu beklentiyi satın alabilir. Ama şu anda Greenspan'e güvenilmektedir.

Ayrılmazdan hemen önce Greenspan'in böyle bir duruma izin vermesi de beklenemez.

Bütün bunları bir yana bıraksanız bile Amerika doların rezerv parası olmasından büyük bir kazanç sağlıyor. (Ekonomide bunun adı seignorage geliri.) Bu büyük kazançtan vazgeçilmesi de beklenilmemelidir.

Sonuç
Demek ki doların rezerv para niteliğini kaybetmesi riski aslında euro/dolar paritesinin yükselmesine bir engel oluşturuyor. Asya merkez bankaları da dolarda hızlı bir düşüşe karşı çıkacaktır.

Bu nedenle biz hafta başında yatırımcılara yönelik olarak aynen şu tahmini yapmıştık...

"Doların yine 1.351.37 arasında bir seviyeden dönmesini bekliyoruz. Avrupa ekonomisi çok zayıf durumda ve 1 .40 gibi bir pariteyi kaldırması zor.

Kısa bir zaman sonra piyasa psikolojisi değişecek ve dolar orta vadede biraz değer kazanabilecektir.

Bu görüşümüzü değiştirsek bunu hemen gazete yazılarında kaleme alacağız."

Bu öngörü şu ana kadar fena gitmedi...