İşten ayrılırken dikkat edilmesi gerekenler

Haberin Devamı

Okurumuz Zafer G. çalışamayacağı belirtilen hekim raporu ile sabit sağlık sebepleri dolayısıyla işten geçerli bir nedenle ayrılacağını, bu şekilde ayrıldığı için işverenden kıdem tazminatı, kullanmadığı yıllık izin vs. gibi haklarını talep ettiğini, ancak işverenin bunları ödemeye yanaşmadığı gibi kendisine adına “ibraname” denilen boş bir kağıdın imzalatılmak istendiği belirtiyor ve bu durum karşısında ne yapması gerektiğini soruyor. Evet, Zafer Bey’in belirttiği sorunlar hemen hemen bütün işçilerin yaşadığı sorunlardır. İstatistiklerde hak ettiği halde kıdem tazminatı alarak işten ayrılan işçilerin toplam işçilere oranın yüzde 10 olduğu görülmekte. (Bu sebeple kıdem tazminatı fonunun işçiler için olumlu olduğunu düşünüyorum.) Hal böyle olunca işçilerin yasal haklarını alarak işten ayrılabilmesi için dikkat etmesi gereken hususlar bulunmaktadır. Bu yazımda okurumuzun sorusu çerçevesinde işten ayrılırken dikkat edilmesi gerekenleri izah edeceğim.

İşçinin yasal alacakları

Öncelikle işinden her ne sebeple ayrılırsa ayrılsın işçi işyerinden alamadığı ücretinin, fazla mesainin, ikramiyenin vs. tamamını eksiksiz alır. Bununla birlikte varsa kullanmadığı yıllık izinlerinin de yine ücret karşılığını alacaktır. Bu ödemelerin yapılmasında işçinin işten ayrılırken haklı, geçerli nedenle ayrılmasının önemi bulunmamaktadır. Yani işten kovulan işçi de kendi rızası ile istifa eden işçi de bu belirttiğim ödemelerin tamamını eksiksiz olarak alacaktır. Bunlar haricinde kıdem tazminatı için kanunda belirtilen kıdem ve neden şartlarını sağlaması gerekir. Buna göre işçinin kıdem tazminatı alabilmesi için en az 1 yıllık kıdem süresini doldurması ve kanunda belirtilen gerekçelerden (Haklı nedenler, askerlik, emeklilik vs.) biri ile işinden ayrılması gerekir. bu şartları sağlayan işçilere de kıdem tazminatının eksiksiz verilmesi zorunludur. Gerek ücret, yıllık izin gibi İş Kanunu’nun genel işçi haklarının gerekse kıdem tazminatı gibi özel işçi haklarının işveren tarafından ödenmemesi durumunda işverene ödemelerin yaptırılmasının haricinde idari para cezası uygulanacaktır.

İbranamenin imzalatılması

Ne yazık ki uygulamada okurumuzun belirttiği gibi işçinin aleyhine kullanmak için boş kağıda imzalama veya “işçinin alacağı yoktur” gibi klasik ifadelerin yazılma durumu mevcuttur. Bu imzalatılan içeriği boş olan kağıt veya “işçinin alacağı yoktur” yazılı kağıt işçinin işten ayrıldığında işyerinden alacağı olmadığına dair içi doldurularak işverenin işçisine karşı yükümlülükleri yönünden ibra olmasını, aklanmasını sağlayacak ibra belgesi olarak kullanılacaktır. Bu şekilde işçi ile işveren arasında yapılan ibra sözleşmesi yani ibraname mevcut olan alacağı ortadan kaldırmayı sağlayan bir sözleşmedir. İş Hukuku bağlamında İbraname ise işçinin işten ayrılırken ücret, fazla çalışma, yıllık ücretli izin alacağı, ihbar ve kıdem tazminatı vb gibi alacaklarını aldığına ,başka bir alacağının kalmadığına ilişkin olarak imzalayarak işverene verdiği belgeye denir. Ancak belirtmek gerekirse; ibraname iş hukukunda düzenlenmeyen bir belgedir.

İbranamenin koşulları

Öncelikle; uygulamada ve Yargıtay kararlarında birleşilen nokta, iş sözleşmesinin sona ermesinden önce düzenlenen ibranamelerin geçerli sayılmamasında kendisini göstermektedir. Yani ibraname işten ayrılan işçiye yapılan ödemelerin ispatını yapan bir makbuz gibidir. İbranamelerin geçerli olabilmesi için ikinci olarak işçinin medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olması gerekir. Ayrıca ibranamelerin hukuki açıdan geçerli bir belge olarak kabul edilebilmesi için ayrıca, işçinin, tüm ücretlerini, kıdem tazminatını aldığını, yıllık izinlerini kullandığını (veya ücretini aldığını), hiçbir alacağının kalmadığının ve ayrıca, söz konusu hakların parasal tutarlarının da belirtilmesi gerekmektedir.

İbranameye şerh düşülmesi

Kesinlikle işçinin işe girişte boş kağıda imza atmaması gerekir. Zira; boş kağıda atılan imzanın diğer gayri hukuki davranışlar haricinde ibraname olarak kullanılacağını düşünürsek; söz konusu kağıdın ibraname olarak kullanılabilmesi için işçinin işten ayrılırken işçi adına tahakkuk eden bütün alacakları kapsayacak nitelikte olması gerekir. Yani ibraname işçiye işten ayrılırken verilir. Bu sebeple işçinin daha girişte imzaladığınız belgenin kriminal çalışma sonucunda yazı yaşının ölçülmesi gerekir. Bu da işçinin işten ayrılması durumunda imzaladığı kağıttan dolayı hakların verilmemesinin iptalini İş Mahkemesi’nde açacağı dava ile çözmesi gerekecektir. Bununla birlikte; “İşçinin alacakları ödenmiştir” yazılı ibranamelerde işçi eğer yasal alacaklarını tam olarak alamadıysa ibranameye kesinlikle alamadığı yasal alacağı neyse (Ücret, yıllık izin, kıdem tazminatı vs.) onun için şerh düşmesi gerekir. Bu şekilde ibranamenin kendisi için daha sonra gerek idari soruşturma gerekse dava konusu olması halinde aleyhte bir delil oluşmasını engelleyecektir.

İşveren uygulama tebliği

İşveren Uygulama Tebliği, 01.09.2012 tarihli resmi gazetede yayımlandı. Çıkartılan bu tebliğ ile 6 ayrı tebliğ yürürlükte kalktı ve 2 genelgenin de işlerliği kalmadı. Böylece yaklaşık 450 sayfalık mevzuat 45 sayfaya düşürüldü. Mevzuattaki tekrarlamalar ve kargaşa ortadan kaldırıldı. Mevzuatı anlaşılır hale getirme gayreti içinde olan Sigorta Primleri Genel Müdürü Cüneyt Olgaç’a ve İşveren Primler Daire Başkanı Mehmet Bulut’a teşekkürler...

DİĞER YENİ YAZILAR