Polonezköy neden imara açılıyor?

9 Ocak 2014

Gazeteci, yazar, milletvekili ve Mustafa Kemal Atatürk‘ün yakın dostu Falih Rıfkı Atay, büyük bir hüzün içinde izlediği İzmir yangını hakkında şöyle bir not düşmüş defterine:

“İzmir’i niçin yakıyorduk? Kordon konakları, oteller ve gazinolar kalırsa, azınlıklardan kurtulamayacağımızdan mı korkuyorduk? Birinci Dünya Harbi’nde Ermeniler tehcir olunduğu vakit, Anadolu şehir ve kasabalarının oturulabilir ne kadar mahalle ve semtleri varsa, gene bu korku ile yakmıştık. Bu kuru kuruya tahripçilik hissinden başka bir şey değildir. Bunda bir aşağılık duygusunun da etkisi var. Bir Avrupa parçasına benzeyen her köşe, sanki Hıristiyan ve yabancı olmak, mutlak bizim olmamak kaderinde idi. Bir harp daha olsa da yenilmiş olsak, İzmir’i arsalar halinde bırakmış olmak, şehrin Türklüğünü korumaya kafi gelecek miydi? Koyu bir mutaassıp, öfkelendirici bir demagog olarak tanımış olduğum Nureddin Paşa olmasaydı, bu facianın sonuna kadar devam etmeyeceğini sanıyorum. Nureddin Paşa, ta Afyon’dan beri Yunanlıların yakıp kül ettiği Türk kasabalarının enkazını ve ağlayıp çırpınan halkını görerek gelen subayların ve neferlerin affedilmez hınç ve intikam hislerinden de şüphesiz kuvvet almakta idi.” (Çankaya, Doğan Kardeş Matbaacılık 1969, s. 324-325. Aktaran Ayşe Hür, Öteki Tarih 2)

***


Bu paragrafı niye hatırladım? Bir köy olan Polonezköy imara açılıyor.

Devamını Oku