Gazete Vatan Logo

Mesleğiniz ne? -'Teröristim'

Çetin Doğan'ın hakaretten yargılanmasına başlandı

Silivri 2. Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanık emekli Orgeneral Çetin Doğan ve avukatı Hüseyin Ersöz katıldı.

Kimlik tespiti yapılması sırasında, hakimin ''Mesleğiniz nedir?'' diye sorduğu Doğan, ''Teröristim'' yanıtını verip bir süre bekledikten sonra, ''Siz benim emekli orgeneral olduğumu biliyorsunuz değil mi?'' diye ekledi.

Bunun üzerine tutanağa Doğan'ın mesleği, emekli orgeneral olarak geçirildi.

''Balyoz Planı'' davasında 20 yıl hapis cezasına çarptırılan tutuklu sanık eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, ''Sözlerimden kast edilen, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi değildir. Sözlerimin muhatabı; işledikleri suçları belgeleriyle açıklayacağım ve haklarında suç duyurusunda bulunduğum polis memurlarıdır'' dedi.

Emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın, ''Balyoz Planı'' davası duruşmalarında, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerine hakaret ettiği gerekçesiyle Silivri 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı.

Duruşmada, kimlik tespiti yapılan Çetin Doğan'ın, ''Mesleğiniz nedir?'' sorusuna verdiği ''Teröristim'' yanıtı tutanağa, ''Evli, 2 çocuklu. Mesleğini terörist olarak beyan eder. Sonrasında da, 'Orgeneral olduğum bilindiği için bunun sorulmaması gerektiğini' beyan eder...'' şeklinde geçirildi.

Kimlik tespitinin ardından savunmasını yapan Çetin Doğan, kalp ameliyatı olduğunu ve yaşı nedeniyle rahatsızlığı bulunduğunu belirterek, uzun süre alacak savunmasını oturarak yapmak istedi.

Hakim Mehmet Raşit Nas'ın talebi kabul etmesiyle savunması oturarak yapan Çetin Doğan, 11 sayfalık yazılı savunmasını okudu.

''Balyoz Planı'' davasının hangi bilgisayarda oluşturulduğu bilinmeyen, üzerilerinde sanıklara ait herhangi bir iz ve delil bulunmayan, sanıklarla hiç bir illiyet bağı olmayan dijital plan ve listelerden oluştuğunu savunan Doğan, ''Söz konusu dijitallerin yorumlanması ve suç unsurlarının varlığı konusunda mütalaalar, Cumhuriyet savcılarının talimatları doğrultusunda, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından fezleke ve polis tutanakları halinde hazırlanmıştır'' dedi.

''Emniyet mensupları görevlerini kötüye kullandılar''

İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü mensuplarınca hazırlanan belgelerin, amacını aşarak somut deliller yerine soyut kavram ve kanaatlere dayalı hale getirildiğini, sanıklar aleyhine bir iddianame hazırlandığını, soruşturma safhasındaki bilirkişi ve sanık ifadelerinin eksik ve yanlış yorumlandığını öne süren Doğan, görevlilerin görevlerini kötüye kullandıklarının görüldüğünü söyledi. ''Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü mensuplarınca hazırlanan fezleke ve polis tespit tutanakları, iddianameye ve oradan da esas hakkındaki mütalaaya hiç değiştirilmeden, aynen aktarılmıştır'' ifadesini kullanan Doğan, ''Balyoz Planı'' davasının duruşmasında, ''Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı bazı kişilerin görevlerini kötüye kullanarak gerçekleri tahrif ettikleri ve adaleti yanıltıcı tespit tutanakları hazırladıkları'' iddiasında bulunduğunu ve bununla ilgili belgeler sunduğu için hakkında suç duyuruları olduğunu anlattı.

Çetin Doğan, ''İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nün bir kısım mensuplarının görevlerini kötüye kullanarak suç işlediklerini, son defa, çarpıcı bir şekilde mahkemeye duyurmak için 'bir kısım polislerin Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nü adeta terör üretme merkezi haline getirdikleri' gibi irticalen sözler sarf ettim. Sözlerimden kast edilen, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi değildir. Sözlerimin muhatabı, müteakip maddelerde işledikleri suçları belgeleriyle açıklayacağım ve haklarında suç duyurusunda bulunduğum polis memurlarıdır'' dedi.

''Sahte delillerle başı belaya sokulan siz olsaydınız ne düşünürdünüz?''

Türkiye Gençlik Birliği'nin (TGB) kuruluşu hakkında, dönemin TEM Şube Müdürü Yurt Atayün tarafından İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na yanlış bilgi verildiğini, ''Balyoz Planı'' davasına konu 2003 yılına ait planlarla ilgili Atayün imzalı yazılarda henüz kurulmayan TGB'nin adının geçirildiğini, oysa o dönem TGB değil, Türkiye Gençlik Birliği Derneği'nin (TGBDER) kurulmuş olduğunu ve TGB'nin de 19 Mayıs 2006'da kurulduğunu kaydeden Doğan, ''Bu durum, Balyoz davasının kotarılmasında TEM Şube Müdürü Yurt Atayün'ün rol almış olduğunu açık bir şekilde ortaya koymaktadır. TGB hakkında verilen bilginin sehven yazılmış olmayacağını vereceğimiz örnekler ortaya koyacaktır'' dedi.

''Balyoz Planı'' davasının iddianamesinde, ''Neve Şalom ve Beth İsrael sinagoglarının 'Balyoz Planı' kapsamında bombalandığı'' iddiasının yer aldığını hatırlatan Doğan, şöyle konuştu:

''İlgili yazıda, iki sinagogun kırmızı şekilde yazılması gerekçe gösterilerek, 'Balyoz harekat planında önceden haber verilen El Kaide eylemlerinin 15 Kasım 2003'de gerçekleşen eylemler olabileceği değerlendirilmektedir' ifadesi yer almıştır. Oysa Balyoz iddianamesinde, darbeye teşebbüs suç tarihi olarak Aralık 2002-Ağustos 2003 olarak gösterilmiştir. Bu tarihler kapsamı dışında kalan bu saldırılarla bağlantı kurmaya çalışan kimseye layık olduğu sıfatı söylemeye dilim varmıyor. Başkaca hiç bir delil olmadan söz konusu iğrenç eylemler arasında bağlantı kurmaya çalışanlar hakkında, sahte delillerle başı belaya sokulan siz olsaydınız ne düşünürdünüz? Bu nedenle, verdiğim örneklerden dolayı Yurt Atayün ve bir kısım çalışma arkadaşlarının Balyoz davasını kurgulayanlardan olduklarına ilişkin mutlaka araştırılması gereken kuvvetli suç şüphesinin varlığını ileri sürmekteyim.''

Dava konusu duruşmaya ait ses kayıtları talebi

Hakan Erdoğan adlı bilirkişinin, ''davaya dayanak planların 1. Ordu Komutanlığı'ndaki mevcut bilgisayarlarda oluşturulmadığı'' tespiti bulunan raporunun Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memurları tarafından yok edildiğini ve savcılığa kasten teslim edilmediğini de öne süren Doğan, çarpıtıldığını düşündüğü seminere ait ses kayıtları ile Yurt Atayün ve arkadaşlarıyla ilgili duruşmalarda yaptığı açıklamaların İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nden istenmesini talep etti.

Dosyaya daha sonra yine haklılığını ortaya çıkaracak bazı belgeler sunacağını aktaran Doğan, ''Ortaya koyduğum gerekçeler doğrultusunda, Balyoz davasının kurgulanmasında İstanbul TEM'in açıkça rol aldığı kanıtlanmaktadır. Ayrıca Ergenekon, Poyrazköy, Kafes, Amirallere suikast ve benzeri davalarda oynadıkları rolü belgeleyen kanıtlar bulunmaktadır. Bu nedenle TEM şube mensuplarının mahkemeye celpleri ile belirttiğim hususlara yanıt vermelerinin sağlanmasını talep ediyorum'' diye konuştu.

Hakim Mehmet Raşit Nas'ın, ''Verilecek herhangi bir kararda hakkınızda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istiyor musunuz?'' diye sorduğu Doğan, bu işlemin uygulanmasını istediğini söyledi.

Söz alan Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz de ''İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hükümle sonuçlanan duruşmalarda bir çok beyanımızın duruşma tutanaklarına yanlış geçirilmiş olduğu, duruşmalarda sunduğumuz dilekçelerde ifade edilmiştir. Bu çerçevede müvekkilimizin savunma hakkını tam anlamıyla kullanabilmesi için söz konusu görüntü ve ses kayıtlarının ilgili mahkemeden getirtilmesini talep ediyoruz ve bunu önemli görüyoruz'' dedi.

İstanbul TEM Şube Müdürlüğü'ne duruşmaya katılım tebliği

Ara kararını açıklayan Hakim Mehmet Raşit Nas, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede ''mağdur'' olarak belirtilen İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne, ''mağdur'' sıfatıyla duruşmaya katılım için davetiye gönderilmesine karar verdi.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazı yazılarak, ''Balyoz Planı'' davasının 17 Ocak 2012 tarihli 74. duruşmasına ait, duruşma tutanağının bir örneğinin mahkemeye gönderilmesine ve sanığın diğer taleplerinin daha sonra değerlendirilmesine karar veren Nas, duruşmayı erteledi.

İddianameden

Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, ''Balyoz Planı'' davası tutuklu sanıklarından emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın, davanın görüldüğü İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 17 Ocak 2012 tarihli 74. duruşmada, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü personeline karşı, ''Terörle Mücadele Şubesi terör üretme şubesi haline gelmiş. Suç duyurusunda bulunduk'' dediği belirtiliyor.

Bu sözler nedeniyle mağdurların onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte soyut bir fiil ve olgu isnat etmek suretiyle ''kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret'' suçunun işlediğinin tespit edildiği kaydedilen iddianamede, Çetin Doğan'ın 3 ay 15 gün ile 2 yıl 4 ay arasında değişen hapisle cezalandırılması talep ediliyor.

Haberin Devamı