Gerginliği bırakalım işimize bakalım!

İş dünyası seçim sonuçlarını değerlendirdi ve “Seçim sürecinde yaşananları arkamızda bırakmalıyız. Yeniden ekonomiye ve yapısal reformlara odaklanmalıyız” uyarısını yaptı.

Türk iş dünyası, yerel seçimlerin tamamlanmasının ardından artık hükümetin ekonomiye yoğunlaşmasını istedi. “Yeniden ekonomiye ve yapısal reformlara odaklanmalıyız. Reel sektöre ağırlık vererek, üretimi ve ihracatı milli mesele olarak algılamalı ve artırmalıyız” görüşünü savunan iş dünyası, “Bu ülkenin, hepimizin olduğu ve birlikte barış içinde yaşamamız gerektiği bilinci ile seçim sürecinde yaşananları arkamızda bırakmalıyız” görüşünü savundu.

Hassasiyetin göstergesi

İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan’ın “Ortaya çıkan seçim sonuçları, toplumda uzun vadeli istikrarın korunması adına gösterilen hassasiyetin bir göstergesi olarak algılanmalıdır” değerlendirmesi de bir diğer beklenti olarak dile getirildi.

İş dünyasının bazı temsilcileri ise erken seçim ihtimalini de dile getirdi. İşadamları, “Önümüzde Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler var. Genel seçimleri erkene alır, gerekli ekonomik tedbirleri hayata geçirebilirsek, 2015 Türkiye için parlak bir yıl olabilir” değerlendirmesini yaptı.

Artık ekonomiye odaklanmalıyız

Rifat Hisarcıklıoğlu TOBB: Milli iradenin sandığa yansımasıyla yerel yönetimlerde yeni bir dönem başlamıştır. Seçim döneminin sona ermesiyle birlikte, yeniden ekonomiye ve yapısal reformlara odaklanmalıyız. Reel sektöre ağırlık vererek, üretimi ve ihracatı milli mesele olarak algılamalı ve artırmalıyız. Küresel rekabetin giderek arttığı günümüz koşullarında, üretim ve ihracat maliyetlerinin azaltılması, reel sektörün üzerindeki yüklerin indirilmesi, girdi maliyetlerinin makul seviyelere çekilmesi öncelikli hedeflerimiz olmalıdır. Milletimizin daha zengin ve müreffeh olmasının yolu huzur ve istikrardan geçer. Çünkü huzur ticareti, ticaret zenginliği getirir. Bunun için artık hepimizin günlük çalkantılardan sıyrılıp işine odaklanması lazım.

Kutuplaşmayı kaldıralım reformlara yönelelim

TÜSİAD: 2014 Yerel Seçimlerinin yüksek bir katılımla ve güvenli bir şekilde tamamlanmasından memnuniyet duyuyoruz. Yerel seçimler geride kalırken, son dönemlerde kaygı verici düzeye yükselmiş bulunan, kutuplaşmayı ortadan kaldıracak bir siyasi tutumun ve söylemin oluşmasına siyasetin tüm taraflarının katkı vermesini umut ediyoruz. Hızla ve partiler üstü bir anlayışla demokrasimizi, ekonomimizi ve sosyal yapımızı güçlendirecek reformlara yönelmeli, çözüm süreci ve Avrupa Birliği uyumuna hız kazandırmalıyız.”

Ekonomi öne çıkacak

Hüseyin Doğan/Birleşmiş Markalar Derneği: Demokratik bir seçim dönem geçirdik. Demokrasimizin daha da güçlendiğini görmekten mutluluk duyuyoruz. Önümüzdeki dönemde Türkiye olarak çok daha güçlü hedeflere yöneleceğiz. Şimdi ekonomi öne çıkacaktır. Bu iklim içinde marka ekonomisini geliştirmek, ülkemize sağladığı katkıyı daha da artırmak için çalışacağız.

Yaşananları arkamızda bırakalım

Güler Sabancı/Sabancı Holding: 2014 yerel seçim sonuçları ülkemize hayırlı olsun. Çok yıpratıcı bir seçim sürecini geride bıraktık. Bu ülkenin, hepimizin olduğu ve birlikte barış içinde yaşamamız gerektiği bilinci ile seçim sürecinde yaşananları arkamızda bırakmalıyız. Tüm belediye başkanlarına görevlerinde başarılar diliyorum.

Seçimleri 2014 yılında bitirelim

Hikmet Tanrıverdi/İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği: 2014’ün kayıp yıl olmaması için ekonominin önünde bekleyen sorunlarla ilgili kararların hızla alınması gerekiyor. Önümüzde Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler var. Genel seçimleri erkene alır, ekonomik tedbirleri hayata geçirebilirsek, 2015 Türkiye için parlak bir yıl olabilir.

Gündemimiz ekonomi ve ihracat olmalı

Mehmet Büyükekşi/Türkiye İhracatçılar Meclisi: Yoğun seçim gündeminin ardından bugünden itibaren tüm Türkiye’yi tekrar ekonomi ve ihracat gündemine yeniden dönmeli. Türkiye büyük bir demokrasi sınavını daha başarıyla geçti. Halkımız yoğun bir katılımla demokratik iradesini sandıkta ifade etti. Artık şimdi ivedilikle gerek siyaset kurumunun gerekse toplumun tüm kesimlerinin yeniden ekonomiye odaklanmasını istiyoruz. Şimdi sırada uzun vadeli sınavlarımız var. Bu sınavlara şimdiden sıkı bir şekilde hazırlanmak gerekiyor. Son dönemde yaşadığımız olayların tortularını geride bırakalım, geleceğe bakalım. Ülkemizin temel gündemi rekabet gücünün geliştirilmesi olmalıdır.

Yeni ufuklar açalım

Vahap Küçük/Tüm Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu: Önümüzdeki döneme baktığımızda bizleri bekleyen iki seçim daha olduğunu görüyoruz. Bu süreçleri hem demokratik hayata, hem ülkemiz ekonomisine sekte vurmadan, aksine büyüme ve gelişmeyi besleyecek şekilde yaşayacağız. Bu, 100 milyar dolarlık büyüklüğü temsil eden TAMPF ve ülke ekonomisinin kılcal damarı olan perakende sektörünün en büyük dileğidir. Ekonomisi, siyasi istikrarı, yurt içinde ve yurt dışında tesis edeceği güven duygusuyla güçlü bir Türkiye’yi oluşturmak için emek harcıyoruz. Seçim sonrasında çok daha dinamik ve üretken bir ekonomi oluşturmak adına işimize odaklanıp, ülkemiz insanlarının önüne yeni ufuklar açmak durumundayız.

Turizm için yasaklar kalkmalı

Timur Bayındır/TUROB: Özellikle seçim kampanyası döneminde gerilen siyasi ortamın yerini sükunete bırakması önemlidir. Turizm sektörü olarak, küresel rekabet ve sektörün teknoloji kullanım oranı dikkate alındığında, siyasi iktidardan bir süredir devam eden bazı sosyal medya mecralarındaki yasaklamaları acil olarak kaldırılmasını bekliyoruz.

Ekonomik istikrar tekrar sağlansın

Nazmi Durbakayım/İNDER: Temennimiz, siyasi belirsizliğin ortadan kalkmasına paralel olarak ekonomik istikrarın tekrar sağlanmasıdır. Başta kredi faizleri olmak üzere ekonomik verilerin tekrar sağlıklı seviyelere gelerek satın alma gücünü artırmasının fazla uzun süreceğini sanmıyorum. Belirsizliğin sona ermesiyle birlikte kentsel dönüşüm çalışmaları kaldığı yerden, antrenmanlı olarak tekrar hızlanarak yoluna devam edecektir. Seçim vaatlerinde söylenen yeni imar planlarının, ruhsat kolaylıklarının gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini zaman gösterecektir. Temennimiz; siyasi belirsizliğin ortadan kalkmasına paralel olarak ekonomik istikrarın tekrar sağlanmasıdır