'Bu sondu daha olmayacak!'

KÜLTÜR ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, " Ben görevde olalı 5 yıl 6 gün oldu. Bu, bir 6 yıl daha sürmez. 2014 - 2015 seçimi ne zamansa, benim görev sürem orada doluyor. Bir üçüncü dönem daha düşünmüyorum. Bakanlık olarak düşünmüyorum " dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay Topkapı Sarayı’nda Seferli Koğuşu olarak bilinen padişahın kendi özel giysilerinin ve kumaşlarının bulunduğu esvap odasının restorasyonuyla ilgili düzenlenen protokol imza törenine katıldı. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Günay, görev süresi ve Topkapı Sarayı’ndaki çalışmalarla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

"GÜLHANE KAPISINDAN GİRERKEN SARAYA GİRDİĞİMİ HİSSEDEMEDİM"

Bakan Günay, Türkiye Tekstil İşverenleri Sendikası sponsorluğunda Seferli Koğuşu’nda yapılacak restorasyon çalışmalarıyla ilgili konuştu. Padişahların giysilerinin çoğunun depolarda muhafaza edildiğini kaydeden Bakan Günay, " Bunların çoğu depolarda muhafaza altında. İç çamaşırı, dış çamaşırı, kaftan, törenlik, günlük, bütün giysiler var ama bizim bunları şimdiye kadar teşhir etmek konusundaki imkanlarımız dardı " dedi. Günay, restorasyon çalışmalarının bir yıl süreceğini de sözlerine ekledi.

SARAYA GİRDİĞİMİ HİSSEDEMEDİM

Konuşmasında Topkapı Sarayı’nın şu anki durumundan da bahseden Günay, şöyle konuştu:

" Dünyada bazı örnekleri var. Dış duvarından içeriye girdiğiniz zaman bütünüyle saraya girdiğinizi hissediyorsunuz. Ben biraz önce Gülhane kapısından girerken bir saraya girdiğimi hissedemedim. Hiçbir zaman da hissedemiyorum. Çünkü orası bir otopark halinde. Bir sarayın avlusuna girdiğinizde otoparka girdiğinizi hissetmezsiniz. Hissetmemeniz gerekir. Bu özensizlik hala sürüyor. Benden önceki bakan arkadaşım çok güzel birşey yapmıştı. Bab -ı Hümayun’dan otobüsler gidiyordu.Onu yasakladı. Bu, geçen dönem yapılan en iyi işlerden bir tanesidir. Çok teşekkür ederim. Biz arkasını getirmeye çalıştık buradan bir dolu kurumu çıkardık. Ama hala insanlar araçlarını sarayın avlusunda bir yere park etmeye çalışıyorlar. Böyle bir şey yoktur. Biz bütünüyle bu mekanı Sirkeci’den Ahırkapı’ya kadar Gülhane’den Bab-ı Hümayun’a kadar içeriden ve dışarıdan saray olduğunu hissedilebileceği bir hale getirmeye çalışıyoruz. Bizim burada mekanlarımızı dairelerle, depolarla, başka kurumların ihtiyaçlarıyla doldurmayıp tümüyle sarayın ihtiyaçlarına açmamız gerekiyor. Adım adım o çalışmaları yapıyoruz. " .

"BURAYI MÜZELER ADASI HALİNE GETİRMEYE ÇALIŞIYORUZ"

Seferli Koğuşu ve haremden sonra Milli Savunma Bakanlığı’ndan alınan depolarda çalışma yapacaklarını söyleyen Ertuğrul Günay, " Aşağıda Milli Savunma’dan aldığımız depolar var. Onları da kumaşlar için, kaftanlar için, kabe örtüleri için, çeşitli objeler için sergi mekanı haline getireceğiz " dedi.

Bakan Günay, " Gülhane Parkından girildiğinde Alay Köşkü’nün yanında bulunan binanın dışındaki betonları yıktığımızda eski telgrafhane binası çıktı. Orayı bir Hat ve Kitap Müzesi yapma düşüncemiz var. Burayı bütünüyle bir müzeler adası haline getirmeye çalışıyoruz. Geçen yıl aldığımız yolu biliyorum. Bu yıl da aynı hızla gidersek gerçekten dünya çapında iftihar edilebileceğimiz bir imparatorluk kültürünün merkezini hep beraber görmüş olacağız " şeklinde konuştu.

"BİR ÜÇÜNCÜ DÖNEM DAHA DÜŞÜNMÜYORUM"

Görev süresiyle ilgili de konuşan Bakan Günay, " Ben görevde olalı 5 yıl 6 gün oldu. Bu bir 6 yıl daha sürmez. 2014 - 2015 seçimi ne zamansa, benim görev sürem orada doluyor. Bir üçüncü dönem daha düşünmüyorum. Bakanlık olarak düşünmüyorum. Bugünlerde herkes böyle çarpıcı açıklamalar yapıyor. Ben de onu söyleyeyim. Milletvekilliği demedim ama bakanlık olarak düşünmüyorum. Bu dönem içinde bu işler bitsin, istiyorum. Eğer bu dönem ben bu görevi sürdüreceksem bu işler bitsin istiyorum" dedi.

Bakanlık görevinde ikinci dönemin başında olduğunu kaydeden Günay, " İkinci dönemin başındayım. Yeter. Beş yıl oldu bir beş altı yedi sekiz yıl ne yapacaksanız yaparsınız. Yeni insanlara yeni heyecanlara yol açmak gerekir bence " diye konuştu.

Tarihle kültürle arkeolojiyle ilgili kendi özel meraklarına dönük işler yapmak istediğini söyleyen Günay, siyasetten kopup kopmayacağı sorusuna ise esprili bir yanıt verdi. Günay, " Siyasetten hiçbir zaman emekli olunmaz. Bak görüyorsunuz ne örnekler var önümüzde. 75 - 85 yaşında delikanlı adamlar siyaset yapıyorlar memlekette. Biz onlara göre 5 - 10 yaş daha geriden geliyoruz " diye konuştu.

"TELİF HAKLARI KONUSUNDA BİR YASA HAZIRLIĞIMIZ VAR"

Yıldız Sarayı içinde bulunan bir opera binası olduğunu da belirten Günay, "İnşallah bu dönem içinde Yıldız’ı da İstanbul’un ziyaret etmek istediği ’ Ne zaman bitiyor ? ’ diye bizi sorguladığı bilinen bir mekan haline dönüştüreceğiz. Osmanlı ile tanışmak batıya kapanmak değil, Osmanlı ile tanışmak bir anlamda onların da kendi çağlarında çağının önünde yaşadığını yeniden öğrenmektir. Onun için ben Yıldız’ı çok önem veriyorum. Yıldız’daki küçük tiyatro salonu opera salonu birçokları için zihniyet devrimi anlamını taşıyacaktır. Şaşıracaktır birçokları " dedi.

Kemal Sunal filmleri için Danıştay tarafından verilen telif ödeme kararıyla ilgili olarak ise Günay, şunları söyledi:

" Televizyon gösterimiyle ilgili daha önce hak devri yapılırken televizyon filmi öngörülmemiş. Televizyon filmiyle ilgili yasal boşluğu oyuncu adına olumlu bir karara bağladı Danıştay. Ben de bunun doğru bir karar olduğunu düşünüyorum. Mevzuatta da bu çerçevede yol açabilecek olan bir düzenleme yapmaya çalışıyoruz. Telif hakları konusunda bir yasa hazırlığımız var. Sinema konusundaki yasa hazırlığımızı geçen hafta Bakanlar Kurulu’na gönderdik. Telif hakları konusunda da kurum görüşleri topluyoruz. Sanıyorum ki Ekim ayı başında bu konuyu da kapsayacak şekilde yani oyuncuların haklarını eski yasadan daha fazla koruyacak biçimde, bir yeni düzenlemeyi Başbakanlık’a sunacağız. "

Günay, Topkapı Sarayı içindeki Mecidiye Köşkü’nden de bahsederek " Mecidiye Köşkü’nü de bütünüyle restore edeceğiz " dedi. Topkapı Sarayı’ndaki silah bölümünü açtıktan sonra saraydaki bölümlerin kendisine eskimiş geldiğini söyleyen Günay, " Daha önce keyifle gezdiğim müzeler, Zeugma Müzesi’nden sonra, geçen hafta açtığımız Aydın Müzesi’nden sonra, geçen yıl açtığımız Eskişehir Müzesi’nden sonra bana eskimiş geliyor. Avrupa müzeleri de eski geliyor. Biz yeni müzeleri dünyada yeni teknikleri kullanarak yapıyoruz " dedi.