Gazete Vatan Logo
Magazin ‘Artık bizi birlikte göreceksiniz’

‘Artık bizi birlikte göreceksiniz’

Nebahat Çehre, geçtiğimiz günlerde, ‘oyunculuğu bıraktı’ haberleri konuşulurken, o yanına yeni bir isim daha ekleyerek “Bundan sonra bizi birlikte çok sık göreceksiniz” dedi ve Ebru Güzel’i veliaht ilan etti.

‘Artık bizi birlikte göreceksiniz’

NEBAHAT ÇEHRE

‘Boş bir hayat yaşamadım’

Geçtiğimiz günlerde Ebru Güzel’i varisiniz olarak açıkladınız. Ve bundan sonra ortak projelerde göreceğiz sizi. Yollarınız nasıl kesişti?

2000 yılında bir televizyon dizisinde birlikte rol almıştık. O günden bu yana Ebru hiç yerinde saymadı, kendisini çok geliştirdi. Zaman içinde başka işlerde sık sık bir araya geldikçe onu uzaktan izliyordum. Son birkaç yıldır da tırnaklarıyla kazıyarak geldiği bu noktayı takdir etmeye başladım. Tabii bu arada dostluğumuz gelişti. Zaten bizi birbirimize çok benzetiyorlardı, ikili proje bu şekilde doğdu.

Ne tür projelerde yer alacaksınız birlikte? Hem Nebahat Çehre hem de Ebru Güzel hayranlarını nasıl sürprizler bekliyor?

İlk olarak 11 Ekim’de Forum Fashion Week açılışı kapsamında sevenlerimizle birlikte bir sohbete katılacağız. Ama asıl gönlümde yatan iyi bir senaryo ve ekipten oluşan bir filmde Ebru ile birlikte çalışmak. Her koşulda bu ikiliyi sık sık göreceğinizi düşünüyorum.

‘Sadece güzellikle asla kalıcı olamazsınız’

Haberin Devamı

Güzellik, zeka ve eğitim sinema ve televizyon için en önemli anahtar mı? Siz kendi başarınızı nasıl açıklıyorsunuz? Nebahat Çehre vizyonunun içinde başka neler var?

Sadece güzellikle asla kalıcı olmazsınız. Ortalama bir güzellikle ancak keskin bir zekayla güzel bir kadına fark atan çok kadın tanıdım. Bu güzelliği bir de eğitimle donattığınızda o zaman büyüleyici bir güzellik ortaya çıkyor. Avrupa’da ve Amerika’da aktrisler çok güzeller ama yetinmiyorlar, sürekli kendilerini geliştirmeye gayret ediyorlar. Biz de sinemayı okul olarak değerlendirdik, o dönemde çok değerli yönetmenlerle birlikte çalıştık. Keza hayatım boyunca eğitimi desteklemeye gayret gösterdim. Şimdi yeni neslin eğitimli olması beni çok mutlu ediyor. Ayrıca ben Yılmaz Güney ekolünü yaşamış bir kadınım; kişilik gelişimi, hümanizm, eğitim, kültür gibi kavramlar çok değerlidir hayatımda. Çünkü ancak bu şekilde eşitlikçi, barışçıl ve çağdaş bir dünyada yaşanabileceğini düşünüyorum.

Bugün için pek çok genç kadının sizi idolü olarak kabul etmesini, giyim tarzınızdan yaşam tarzınıza kadar örnek alınmanızı neye bağlıyorsunuz?

Haberin Devamı

Sevildiğimi ve saygı duyulduğumu görmek beni elbette mutlu ediyor. Ayrıca bana boş bir hayat sürmediğimi düşündürtüyor ki, yaşamdaki en büyük tatmin, kayda değer bir hikayeniz olması. Bunun için ilkelerinizden ödün vermemeniz, gerekiyor.

“Beğendiğim isimler var”

Sumru Yavrucuk, Binnur Kaya, Meral Çetinkaya ve Nurgul Yeşilçay’ı çok beğeniyorum. Televizyona pek bakamıyorum ama bu isimleri mutlaka takip etmeye çalışıyorum.

EBRU GÜZEL

Beni en çok aşk etkiler

Sizin için Nebahat Çehre’yle yürüme fikri nasıl gelişti?

Nebahat Abla’nın da söylediği gibi 2000 yılında bir dizi projesinde bir araya gelmiştik. Sonra işler birbirini takip etti, sanki yaşam bizi sürekli bir araya getirmek için sebepler yaratıyor gibi... Zaten onu tanıyan bir daha kopamaz, o hepimizin Nebuş’udur.

Neden başkası değil de Nebahat Çehre?

Aslında ben çok zengin biriyim, yaklaşık yedi-sekiz ‘gerçek dost’ olarak sayabileceğim kadın arkadaşım var. Hepsinin bugüne gelmemde bana pek çok katkısı oldu. Bunun için her sabah yaratıcıya sonsuz şükranlarımı sunuyorum.

Haberin Devamı

Nebahat Çehre de onlardan biri ama onu hepsinden ayıran bir fark var. Nebahat Ablam benim eşitim değil, kılavuzum. Bana yaşam dediğimiz bu yolda deneyimleriyle ışık tutuyor. Çok şanslıyım çünkü yüzünü ekrandan tanımadan önce şahsını tanıdım kendisinin. Birlikte rol aldığımız bir projeden sonra hiç kopmadık.

‘Nebahat Çehre ile yan yana olmaktan gurur duyuyorum’

Şu an heyecan veriyor mu yan yana olmak?

Heyecandan öte gurur duyuyorum. Hani bir insan vardır; çok çabalar ama ülkesindeki insanlar Saramago’nun kitabında anlattığı gibi körlük hastalığına tutulurlar. Sonra bir sabah sadece sizi biri görür ve onun sayesinde herkesin gözündeki perde aralanır. İşte benim hikayemde o gören gözler Nebahat Çehre’ye ait.

Bu aslında bir ‘el verme’ mi? “Yaşasın! O eli ben aldım” diyor musunuz?

Hayır, demiyorum. Çünkü bu el vermeden çok cesaret verme, yol açma, destek verme. Çünkü o biricik, kendisine has bir kadın. Ben ancak onun tecrübelerini Ebru olarak yaşamıma yorumlayabilirim. Özetle bu bir duruş meselesi, bunu da eyleme döküp kendimde deneyimlemeden anlamam mümkün değil. Yani ortada bir süreç var.

Haberin Devamı

Sizce bu desteğin çıkış noktası ne? Duygusal anlamda tam olarak neyiniz yakalamış olabilir Nebahat Çehre’yi?

Kaanatimce biz kadın dayanışmasının güzel bir örneği sayılabiliriz. Bunun altında yatan duygusal pek çok sebep olabilir. Anne-çocuk özlemi, benzer benzeri çeker denklemi, ruh kardeşliği, adı her neyse... Bunun bir önemi yok, önemli olan bu yaşamda birbirimizi teğet geçmemiş olmamız. Onun gibi naif ve cömert bir ruhu tanımış olmak umutlandırıyor.

Kadın mutlaka üretmeli

İşim de benim için bir aşk. Aşktan vazgeçemediğim gibi, işimden de vazgeçmemeye çalışırım. Çünkü bir kadının mutlaka üretmesi gerektiğinden yanayım.