Hayalet olma sadece hayal et

Hayalet olma, hayal et. İlk kimin söylediğini bulamadığım, "hay dillerine kurban" denilesi bir güzel laf. Bir de "yaptığın iyilikler zamanla görevin haline gelir" cümlesi var ki onu da çok seviyorum, ilk söyleyen kimse bulup dilini damağını öpmeli, ses tellerine akord yapmalı. O da yine üzerine uzun uzun yazılabilecek bir mesele. Gelgelelim bizim bugünkü konumuz hayalet olmamak, hayal etmek. Evet, her ne kadar şartlarımız, durumlarımız, gördüklerimiz, duyduklarımız, ve en önemlisi; kalabalık yalnızlığımız bizi zaman zaman, dönem dönem karamsar olmaya itse de hayal kurmaya çalışmakta fayda var sevgili okuyucu.

- "Hayaller sizin kim olduğunuzun aynasıdır." demiş Barbara Sher bacı. Evet sen kimsin; hayal etmekten bile korkan zavallı bir sümsük mü, yoksa "yürek ister" dedirtecek hayaller kuran cesur bir ölümlü mü?

- Hayal kurmak deyince "istenilen şeyi düşünüp düşünüp uyumak, zıbarmak" gibi bir algı oluşmuş güzide ülkemizde ama o öyle değil, hayaline ulaşmak için gereken adımları atmak da sevdaya dahil. Hayalini besleyeceksin; yemeğini suyunu vereceksin, çişe götüreceksin, gezdireceksin, sevecek okşayacaksın.

Haberin Devamı

- Ulaşamadığını düşünüp kafayı kırmayacaksın. Kafanda sınırlar çizmeyeceksin. Yok efendim "yaşım geçti" yok efendim "içim geçti" demeyeceksin. Zaten bir süre sonra sen hayallerinin peşini bıraksan bile hayallerin senin peşini bırakmaz. Su uyur, hayallerin uyumaz.

- İşe hayallerinizi dinlemeyen, hayallerinizi küçük görenleri hayatınızdan çıkarmayla başlayın önce. Yollayın gitsin o vizyonsuzları. Sevgiliniz bile olsa acımayın. Sevecekse doğru düzgün sevsin, saygı duysun, motive etsin, takdir etsin, insanın asabını bozmasın!

Sanal mecralardan 3 hastalık

- Sevdiceğiyle fotoğraf paylaşmayan kişinin yalnız ve mutsuz olduğunu düşünmek diye bir hastalık var mesela. Sana sevgilimiz olduğunu belgelemek zorunda mıyız kardeşim? Belki biz onu özelimizde yaşamak istiyoruz, hatta belki nazar değmesinden korkacak kadar yürekten seviyoruz.

- Takip edilen kişiden sürekli komik şeyler yazmasını, mizahıyla uçurmasını, çılgın kahkahalar attırmasını beklemek diye de denyosal bir şey var. Nedendir bilinmez, böyle bir saçmalık söz konusu. Her saniyesini bilgisayar başında yeni espriler düşünerek geçiren üç beş barzo vardır ama bunu genellemeden takip etsek mis gibi olur.

Haberin Devamı

- "En çok ben duyarlıyım, en çok ben" hastalığı var bi de. Bir ispat çabası. Hele bir de ünlü biriyse; sanki herkes onun fikrini bekliyormuş gibi beylik açıklamalar. Alengirli cümleler falan. "Arkadaşlar astronotların uzayda portakal yiyebilmeleri için saat 2'de Kadıköy meydanında buluşuyoruz" gibi saçma salak çağrılar, komik komik durumlar.

Hayalet olma sadece hayal et

Komşunun kafası rakı ile güzel

Geçenlerde bir Yunan adaları turu yaptım ve gördüm ki, Yunanlılar ekonomileri zıbardı diye hiç de öyle karalar falan bağlamış değiller. Hayat devam ediyor kafasında yaşayıp gidiyorlar. Gelgelelim ben öyle bir "ah yazık ya bunlara" diye gittim ki, uğradığım restoranlarda kırılan tabakları saymaktan eğlenemedim. Hep aklımda "şimdi bu tabağın tanesi 1 euro olsa, bir gecede 500 tane kırsalar, ayda eder 15 bin euro" gibi düşünceler uçuştu. Mey İçki'nin CEO’su Galip Yorgancıoğlu Yunan adalarındaki rakı satış rakamlarından bahsetti ve o tabakların boşa kırılmadığını öğrenmiş oldum. Galip Bey'in dediğine göre bu adalara giden Türk turist sayısı beş yıl öncesine göre dört katı artmış ve 750 binleri bulmuş durumda. Bu artışla paralel olarak da yeni rakı markası Yunan adalarında oldukça benimsenmiş. Nereye baksanız bir rakı görseliyle karşılaşıyorsunuz. "Yunan’a gidince uzo içilir" kafası yok eskisi kadar dünya insanında. Globalleşen dünyada rakımız da globalleşmiş anlayacağınız.

Haberin Devamı
DİĞER YENİ YAZILAR