Yeğen yellemesi!

Al gözüm seyreyle, hep aynı hikaye! Yine aynı Adem. Yine aynı Havva. Yine aynı elma. Yine aynı armut

Haberin Devamı

Al gözüm seyreyle, hep aynı hikaye! Yine aynı Adem. Yine aynı Havva. Yine aynı elma. Yine aynı armut.

Kalanlara Yasin!

Gidenlere mevlit!

Gidenler iflah olmaz nepotistler. Gelenler yeğenci!

"Ailenin gümüşlerine zina yapmaya" siyaset litaratüründe "nepotizm" adını veriyorlar. İtalyancada yeğen anlamına gelen "nepote" kelimesinden türetilen nepotizm; devlet şirketlerini, (ailenin gümüşlerini) "eşe-dosta-akrabaya-yana-yandaşa peşkeş çekmeye" deniyor.

***

Gümüşlerin teslim edildiği yeni iktidar kabinesinin en aklı başında görünen bakanlarından biri olan Mehmet Ali Şahin'in 35 yaşındaki yeğeni Sezai Şahin, önce bakana bağlı Vakıfların sahibi olduğu Abant Palas Oteli'nin işletme müdürlüğüne getirildi, sonra da İstanbul'da Ataköy sahil şeridinde 175 odalı Holiday Inn ve 295 odalı Crown Plaza otellerinin sahibi olan devlet şirketi Ataköy Otelcilik'e genel müdür yapıldı.

Otellerin yapım hikâyesi:

Yeniliyor!

İçiliyor!

Kafalar duman!

Devlet Ataköy'de Galeria ve Marina ile birlikte bu iki oteli de yapmış. Turgut Özal döneminde teşvikler çıkartılmış, uyanık İtalyan şirketleri ile birlikte "devletimizi otelci yapalım, galeryacı yapalım, marinacı yapalım' diye proje geliştirmiş yerli işadamına (Hüseyin Bayraktar) devlet bankalarının ve Hazine'nin Ataköy'deki arazileri 49 yıllığına kiraya verilmiş. Devlet bankaları bu işadamına hem arazilerini vermişler hem bol kepçe krediler de akıtmışlar. İtalya'dan Amex kredisi de alındığı için bu iki otel yapılırken malzemesinin yatakları, perdeleri, odalarındaki buzdolapları, TV'leri, duşları, masaları, duvar kağıdı, halısı, kapılan, pencereleri, mutfak araç ve gereçlerinin yüzde 80'i İtalya'dan getirilmiş.

İtalyan şirketleri zengin edilmiş.

Projeyi geliştiren yerli işadamına da yüzde 18'lik hisse ile yüzde 100'ü kontrol altında tutacak imtiyaz da verilmiş. Sonra devlet bankaları (Emlakbank-Vakıflar) proje geliştirmiş işadamının yüzde 18'lik hissesine 40 milyon dolar ödemişler.

Böylece...

Türkiye'nin en uzun sürede yapılan, en pahalı iki otelinin yüzde 100'ü devletin bankalarının olmuş. Sonra da bu iki otel; "Devlet turzim yapmasın, otelcilikten elini çeksin" diye Özelleştirme İdaresi'ne devredilmiş.

11 yıldır özelleşmeyi bekliyor.

Zaten bu iki oteli de dünyada 3 binin üzerinde oteli yöneten Six Continets adlı yabancı şirket işletiyor. Turisti bu şirket buluyor, oda fiyatını bu şirket belirliyor, personeli bu şirket alıyor, hizmet satışını bu şirket belirliyor. Özelleştirme İdaresi'nin başkanı Metin Kilci; "ne hikmetse bu iki otelin başına yeni iktidarın Başbakan Yardımıcısı Mehmet Ali Şahin'in yeğeni Sezai Şahini atamış" bulunuyor.

***

Sezai Şahin'i buldum.

Konuştum.

"Otel işletmeciliğinde iyiyim, beni başarılı kabul etmiş olmalılar ki, genel müdür yaptılar, otelleri işleten Six Continents şirketinden sürekli teşekkür mektupları alıyorum. Özelleştirme İdaresi'nin otelleri satacak olması benim için önemli değil, ben işime bakarım" diyor.

Gidenler nepotistiler!

Gelenler yeğenci!

Oteller 11 yıldır bekliyor. Özelleştirme İdaresi Başkanı ile Tayyip Erdoğan iktidarı, dünya özelleştirme tarihine "yeğenci yellemesi" diyebileceğim yeni bir metot getirmiş oluyor.

Olmuyor mu?

İlgilisine duyuru:

Ben bu "Yeğen yellemesi" yöntemini yazmaya devam edeceğim. Kararlıyım. Memlekete hizmettir. Hangi bakan, hangi kıymetli yakınını "hangi devlet işine yelledi?" Bana şimdiden bildirsin. Ben nasıl olsa "hem yelleyeni ve hem yelleneni" eninde sonunda bulurum. Yazanm.

DİĞER YENİ YAZILAR