Gerçek bir dizi kıyımı yaşanıyor ekranlarda. Her hafta birkaç dizi yayından kaldırılıyor, yerine hemen yenileri başlıyor. Oturdum saydım, sezonun başından bu yana yani şu geçen kısacık dört aylık zamanda 60 dizinin yayından kaldırıldığı gerçeğiyle karşılaştım. Bunun hemen hemen yarısı atv’nin dizileriydi. Atv bu sezon bir televizyon kanalından daha çok adeta dizi öğütme makinesi gibiydi. Diziler, kanallarıyla 13’er bölümlük anlaşma yapıyorlar. Ama çoğu, üçüncü-beşinci bölümden sonra yayından kaldırılıyorlar. Kimilerine bu fırsat bile verilmiyor; onlar tek bir bölümden sonra arşive yollanıyorlar.
60 dizi rafa kalktı
Gelin işi matematiğe vuralım. Havaya uçan paranın boyutlarını, sayıların diliyle anlamaya çalışalım. 60 dizi rafa kalktı dedik. Bunların anlaşmalarını 13 bölüm üzerinden yaptıklarını da söyledik. 60’ı 13’le çarpınca, 780 rakamı çıkıyor. Bir dizi ortalama 200-300 bin YTL’ye ortaya çıkartılıyor. Yani bir dizinin ekrana, seyircisinin karşısına çıkabilmesi için en az 200 bin dolar gerekiyor. Şimdi de 200 bin doları 780’le çarpalım ve başlıkta kullandığımız 156 milyon dolarlık korkutucu rakamı bulalım. İşte sonunda bulduk...
Evet efendim, bu amansız yarışta üç ayda en az 150 milyon dolar parayı sokağa attık. Ne harcanan emeğe, ne o işe gönül verenlere, ne de eriyip giden dev bütçelere bakmadık. Kimseye acımadık. Daha sezonun ortasındayız ve korkarım bu rakam, önümüzdeki aylarda çeyrek milyar dolarlara yükselecek. Ve umarım artık birileri oturup buna bir çare düşünecek. Çünkü bu ülkenin sokağa atılacak parası yok. Çünkü maalesef Türkiye’nin ekonomik açıdan eksikleri çok.
Çağrımı yineliyorum
Buradan çağrımı bir kez daha yineliyorum. Acil bir televizyon şurası toplanması gerekiyor, altını bir daha çiziyorum. Bu paralarla kaç okul, kaç hastane, kaç kilometrelik yol, yurt, sağlık ocağı yapılır ne olur bir düşünün, sizden de rica ediyorum. Sonuçta harcanan milli servettir ve boşa giden bu paralar bir şekilde bizim de cüzdanlarımızı etkilemiştir, etkilemeye de devam edecektir. Dilerim önümüzdeki yıllarda aynı manasız israf yaşanmaz. Dilerim, sektörün bütün temsilcilerinin bir araya geleceği bir toplantı yapılır ve bin bir türlü derde derman ola-cak paralar bir daha sokağa atılmaz. Hepinize iyi haftalar.
İLK ON BEŞE GİREN DİZİLERİN KANALLARA GÖRE DAĞILIMI
TÜM KİŞİLER
KANAL DİZİ
KANAL D 7
SHOW 4
ATV 2
STAR 1
STV 1
AB GRUBU
KANAL DİZİ
KANAL D 7 ATV 4
SHOW 4
STAR -
STV -
21-28 OCAK HAFTASININ EN ÇOK İZLENEN DİZİLERİ
TÜM KİŞİLER
PROGRAM ADI KANAL REYTING SHARE
YAPRAK DÖKÜMÜ KANAL D 21.30 44.70
KURTLAR VADİSİ PUSU SHOW 17.80 36.60
BİNBİR GECE KANAL D 16.80 36.40
ARKA SOKAKLAR KANAL D 12.30 26.20
TEK TÜRKİYE STV 9.60 20.90
ASİ KANAL D 9.50 21.00
DOKTORLAR SHOW 8.40 18.10
KAVAK YELLERİ KANAL D 8.00 16.80
KÖPRÜ STAR 7.90 20.10
PARS NARKOTERÖR SHOW 7.50 19.30
SILA ATV 7.50 17.00
ANNEM KANAL D 7.40 17.60
DUDAKTAN KALBE SHOW 7.00 21.50
ELVEDA RUMELİ ATV 7.00 15.30
GENCO KANAL D 6.60 15.60
AB GRUBU
PROGRAM ADI KANAL REYTING SHARE
YAPRAK DÖKÜMÜ KANAL D 23.80 48.50
BİNBİR GECE KANAL D 22.80 49.50
KURTLAR VADİSİ PUSU SHOW 15.70 21.80
ANNEM KANAL D 10.70 24.30
ELVEDA RUMELİ ATV 10.70 23.40
ASİ KANAL D 10.20 23.00
HATIRLA SEVGİLİ ATV 9.90 24.10
KAVAK YELLERİ KANAL D 9.90 21.10
AVRUPA YAKASI ATV 9.80 20.20
PARMAKLIKLAR ARD. ATV 8.50 19.00
BIÇAK SIRTI KANAL D 8.40 19.90
PARS NARKOTERÖR SHOW 8.30 19.80
DOKTORLAR SHOW 8.20 17.90
DUDAKTAN KALBE SHOW 7.90 22.00
ELVEDA DERKEN KANAL D 7.80 19.80
Hoşgeldin Armağan
Armağan Çağlayan’ın asıl mesleği avukatlık. Ancak mahkeme salonları onun gibi hiç yerinde duramayan birisini mutlu etmediğinden olsa gerek, televizyon sektörüne geçti. Sektörün her alanında çalıştı, yıllarca bu işe emek verdi. Önce kameranın arkasında, uzun zamandır da önünde kendi şovlarında, jüri koltuklarında evlerimize girdi. Jüri üyeliği denildiğinde o hep ilk akla gelen isimdi. Şimdi de bizim mesleğe, yani gazeteciliğe göz kırpmaya başladı Armağan Çağlayan. Vatan’ın cumartesi eki için özel röportajlar yapmaya başladı.
Mahsun Kırmızıgül’le yaptığı ilk röportajı cumartesi günü yayınlandı. Okudum, sorduğu her sorunun arkasında keskin zekasının parıltıları vardı. Hatırlarsınız, bir zamanlar Deniz Akkaya da köşe yazarlığı yapmıştı. Ama Armağan kendisine göre daha doğru bir noktadan başladı. Çünkü iyi ve ters sorular sormak, yarışmaları hatırlayınız, onun uzmanlık alanıydı. Ve ilk röportajından belli etti, bunu gazete sayfalarında da hakkıyla yapacaktı. Armağan Çağlayan’a Vatan ailesine hoşgeldin diyorum. Sanat dünyasının ünlülerinin Armağan’ın “sivri” sorularına verecekleri yanıtları şimdiden merakla bekliyorum.
GÜNÜN DİYALOĞU
BEYAZ: Konuyu çok güzel bir yere getirdik. Huninin içine koyduk, şimdi bunun dibinden çok güzel bir şeyin çıkması lazım.
HASAN KAÇAN: Cem Yılmaz’ı ben yetiştirdim, biliyor musun?
(Nası Yani?’den.)
BUNU DA DUYDUK!
Elimde 212 bin YTL’lik final sorusu var. Ben böyle soruya da, böyle riskli cevaplara da bu akşam artık bir son vermek istiyorum. Ben böyle soruyu yerim, bu soruyu yerim... (Ahmet Çakar, Şansa Bak’ta söyledi.)
