Tüketen 10 yaş gençleşiyor! Kan dolaşımını yüzde 45 iyileştiriyor
Yapılan araştırmalar sonucunda besinlerde bulunan bazı bileşiklerin, özellikle yaşam süresi üzerindeki etkileri ortaya çıktı. Tek tek meyvelerin sağlıklı özelliklerine bakıldığında önemli etkileri olduğu uzun zamandır biliniyordu. Son dönemlerde özellikle bir meyvenin kan dolaşımı üzerindeki şaşırtıcı etkisi ortaya çıkarıldı. Kan dolaşımını %45 oranında iyileştirebilen bu meyve; ömrü uzatabiliyor.
Bir çalışmada, araştırmacılar frenk üzümünün önemli niteliklerine odaklandı ve sonuç olarak damar sağlığı ile ilişkili olarak önemli veriler ortaya çıktı. Profesör Mark Willems'e göre; bir haftalık alımın bile genel kan dolaşımı sağlığı üzerinde önemli olumlu etkiler ortaya çıkarabiliyor. Ayrıca neredeyse 10 yıl gençleştirebilme kapasitesine sahip.
Willems, 2013 yılından bu yana frenk üzümünde bulunan antosinyaninler ile ilgili incelemelerde bulunuyor. Bu durum ise hayati organların işlevsel özelliklerini en iyi düzeyde tutmanın anahtarı olduğu keşfedildi. Üstelik bu meyve, uzun bir ömrün de anahtarı olduğunu ortaya koydu.
Chichester Üniversitesi'nde yapılan bu araştırmada; frenk üzümünün kalp-damar sağlığı için oldukça faydalı konusunda büyük bir atılım sağlandı.
Araştırmacılar, frenk üzümü özü takviyesi, kas kasılması esnasında ana damarlarda akışını %45'e kadar artırdığını gözlemledi. Üstelik klinik olarak değişiklikler sadece dört ile yedi günde ortaya çıktı.
Kan akışını kolaylaştıran frenk üzümü etkileri, damarların genişlemesini sağlıyor ve böylece kaslara, dokulara, tüm hayati organlara gitmesi gereken kanın dolaşımını artırıyor.
Profesör Willems, antosiyaninlerin ömür boyunca sağlıklı etkilerini ortaya çıkarmak için potansiyelini incelediklerini anlattı.
Kan damarları üzerindeki etkisine dair Willems, frenk üzümünün gençleştirici ve daha sağlıklı hale getirdiğine dair vurguda bulundu.
Frenk üzümünün özütünü tüketmenin kolaylığı da, kan damarlarını daha sağlıklı hale getirmenin avantajlarından biri. Öylece ilaç endüstrisinde de bu bilginin kullanılabileceğini belirtiyor Willems.
Yüksek tansiyonun, tüm dünyada sessizce ilerleyen, fakat en önemli sağlık sorunlarından biri olduğu düşünülürse, frenk üzümünün etkisi tüm insanlar için iyileştirici bir etki sunabilir.
Yüksek tansiyon, kalp yetmezliği, koroner arter hastalığı, periferik arter hastalığı gibi birbirinden farklı tehlikeli hastalığın ardında bulunan önemli rahatsızlıklardan biri.
Frenk üzümü, her ikisi de hipertansiyon ve kardiyovasküler sağlığı için bilimsel olarak kanıtlanmış faydalara sahip olan, linolenik asit ve potasyum içerir.
Potasyum, kan basıncı üzerinde düşürücü bir etkiye sahip olmasının yanı sıra, GLA kalpteki hücrelerin hasara karşı direncini artırır. Kan damarlarındaki trombositlerin kümelenmelerini de engelleyerek olası bir tıkanıklığın önüne geçer.
Profesör Willems, "Çalışmalarda frenk üzümünün normal kan basıncına sahip insanlar üzerinde çok az etkisi olduğunu görüyoruz" dedi.
Fakat yüksek tansiyonu olan kişilerde, frenk üzümünün etkili olduğunu, sistemde herhangi bir kusur yoksa, yalnızca koruyucu etki gösterdiğini sözlerine ekledi.
Tüm bunların yanı sıra yüksek tansiyon ortaya çıkana kadar beklemek yerine frenk üzümünün kardiyovasküler hastalıklar üzerindeki etkilerini engelleyerek önleme sağlayabilir.
Yapılan bu araştırmanın sonucunda yüksek tansiyonu olan hastalarda bu oranı düşürmek için grekn üzümü suyu kullanımının da etkili olduğu tespit edildi.
Yapılan bu araştırmanın sonucunda yüksek tansiyonu olan hastalarda bu oranı düşürmek için grekn üzümü suyu kullanımının da etkili olduğu tespit edildi. Willems; "Araştırmalarda frenk üzümünün normal tansiyonu olan insanlar üzerinde çok az etkisi olduğunu görüyoruz" açıklamasında bulundu.
Ancak, yüksek tansiyon hastası yetişkinlerde, bu meyve yüksek tansiyona neden olan bir şeyi hedefliyor. Ancak sistemde herhangi bir kusur yoksa, frenk üzümü için daha az şey var.
Bununla birlikte, en iyi stratejinin, sağlıklı kardiyovasküler işlevi destekleyerek önlemeye yardımcı olabileceğinden, frenk üzümü kullanmak için yüksek tansiyon geliştirmeyi beklememek olduğunu da sözlerine ekledi.