Gazete Vatan Logo

120 TL hangi seyirci verir

Verilen bilgilere göre bir seyircinin maliyeti 120 TL ama biletler sadece 10 TL’den satıldı

120 TL hangi seyirci verir

Başbakan’ın ‘özelleştirme’ açıklamasına tiyatroculardan, “Bu, perdelerin kapanması anlamına gelir. Özel tiyatrolar maliyetleri karşılayamaz” itirazı geldi. Bunun üzerine dikkatler tiyatroların giderlerine çevrildi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği bilgilere göre, geçen yıl Şehir Tiyatroları’na bir seyircinin maliyeti 120 TL oldu. Biletler ise sadece 10 TL’den satıldı....

İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren, ‘Şehir Tiyatroları’nın yönetmeliğinin değişmesiyle birlikte ‘özelleştirme’ konusu gündeme geldi. Başbakan Erdoğan, yönetmeliğin değiştirilmesine tepki gösteren tiyatrocuları eleştirerek “Tiyatroları özelleştiriyorum. İşte buyrun özgürlük” diyerek yeni bir tartışma başlattı. Özelleştirmeye gelen en büyük itiraz ise tiyatroların maliyetleri karşılayamayacağı konusunda. Peki İBB Şehir Tiyatroları’nın bir yıllık faturası ne? İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği rakamlara göre, Şehir Tiyatroları’nın maliyeti bir hayli yüksek. Örneğin İstanbul’daki Şehir Tiyatroları bünyesinde 720 kişi çalışıyor. Bunların 323’ü oyuncu. Belediyeye maliyetleri ise 32 milyon TL. Bir de bu rakama prodüksiyon maliyetlerini eklemek gerekiyor. Bu da yaklaşık 16 milyon TL. Böyle olunca ortaya da 48 milyon TL’lik bir bütçe çıkıyor.

Seyirci sayısı düşüyor

Şehir Tiyatroları tarafından geçen yıl 12 sahnede toplam 58 oyun sergilendi. Bu oyunları öğrenciler 3, büyükler ise 10 TL ödeyerek yaklaşık 400 bin seyirci izledi. İBB’nin kasasına 4 milyon TL bile girmezken harcadığı rakam 48 milyon TL oldu. İBB‘nin verilerine göre, 2011 yılı için bir seyirci belediyeye 120 TL’ye patladı. Bir de bu rakamlara her geçen yıl düşen seyirci rakamları eklendi. İBB’nin verilerine göre örneğin 2009 yılında izlenme oranı yüzde 71’ken bu rakam 2010 yılında yüzde 69’a geçen yıl yüzde 59’a bu yıl ise yüzde 56’ya düştü. İşte Başbakan Erdoğan’ın ‘özelleştirme’ teklifine itiraz edenlerin büyük kısmı da bu noktaya dikkat çekti.

Sabaha kadar eylem yaptılar

İstanbul Şehir Tiyatroları yönetiminin sanatçılardan alınarak belediye bürokratlarına devredilmesi kararı ve Başbakan’ın özelleştirme açıklaması, Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde tiyatro sanatçıları ve tiyatroya gönül verenler tarafından protesto edildi. Oyuncular ve tiyatroseverler önceki gece tiyatronun önünde sabahladı.



GÖKBAKAR’LA SABAN’DAN TWITTER’DA DÜELLO

Özel güzeldir kaliteyi artırır

“Hükümetin özgür tiyatroyu destekleyeceğini savunmuştum, haklı çıktım teşekkürler... Özelleştirme güzeldir, hizmetin kalitesini artırır. Tiyatronun mabedi Broadway’de devlet tiyatrosu mu var? Bütün ‘company’ler özel ve özgür. Bizde de öyle olmalı. Böylece tiyatro yaşar. Bir Türk Broadway’de diye yeri göğü inletirsiniz ama işinize gelince ticari tiyatro der hakir görürsünüz.”

Özelleştikçe özellik kaybolur

“Amerika’da tiyatrolar bütçelerinin yüzde 75’ini devlet, belediye ve vakıflardan alırlar. Broadway ve West End ticari tiyatrodur, bu yüzden biletler 100 doların üzerine çıkar. Kaldı ki Broadway oyunlarının çoğu bölge tiyatrolarında denenir ve fonlarla desteklenir. Broadway tiyatronun mabedi değil ticari olarak hayat bulduğu yerdir. Her şey özelleştikçe özelliğini kaybediyor.”

TEPKİLER SÜRÜYOR

‘Sanat özgür olmalı’

- Yıldız Kenter: “Özel tiyatrolar var, belediye ve devlet tiyatroları da olmalı. Onların özelleşmesi için bir gerek yok. Beni yalnız sanatın özgür olması ilgilendiriyor. Sanat nedir diye sorsalar cevabım özgürlük olur. Tiyatro nedir, tiyatro düşüncenin, dansı, müziğin, felsefenin, şiirin, aşkın, estetiğin, bugünün, dünün ve geleceğin insanlar sarmaş dolaş olduğu bir özgürlük arenasıdır. Bizler bu arenada ayakta durmak ilerlemek için çabalıyor ve çalışıyoruz. Sayın Başbakan ‘O zavallılara acıyoruz’ diyor. Bu ne demektir? Ben bunu anlayamadım. Tiyatroları özelleştirip ne yapacaklar, ne kazanacaklar. Sayın Başbakanımızdan bir parça İngiliz tiyatrosunu araştırmasını isteyeceğim. Orada en eleştiren bölge tiyatrodur. Shakespeare’in zamanından beri. Tiyatronun işlevi estetik bir biçimde görmek, göstermek ve eleştirmektir. Ben bu tartışmaları gereksiz görüyorum. Ben sanatın özgürlüğüne inanan biriyim. Sanat her türlü eleştiriyi sanatsal bir yolla gerçekleştirme hakkına sahiptir.”

‘Nedense tiyatrodan korkuyorlar’

- Gülriz Sururi: “Dün Şehir Tiyatroları’na destek verdim. Nedense bunca yıllık meslek hayatımda her iktidar tiyatrodan korkmuştur, gücümüzü yok saymaya kalkmasınlar. Asılsız, birtakım iyi bilmedikleri şeyleri gerçekmiş gibi anlatıyorlar, ama Osmanlı döneminde başlamış 100 yıllık bir müessesenin böylesine söylemlerle durdurulmasına 2012 Cumhuriyet döneminde dur demek lazım.”

‘Keşke özerklik deseydi’

- Mahir Günşiray: “Keşke Başbakan özelleştirme yerine özerklik demiş olsaydı. Sanat alanında özelleştirme olamaz, özerkleştirme olabilir zaten özel tiyatrolar ve sergi salonları var. Devlet tiyatroları gibi, kendi kendini yönetebilen kurum ve kuruluşlardan da maddi destek alınmasını sağlayacak daha sağlıklı bir yapı olabilir. Dünyada sanatta özelleştirme yok olmaz da. Vatandaşlar verdikleri vergi karşılığında daha kültürlü olmayı hak ederler, devlette bütçesinden ayırarak bu desteği vermelidir. Ama yönetime karışmaması gerekir. Almanya’da Köln Şehir Tiyatrosu’nun bütçesi devletten, belediyeden, kültür bakanlığından destek alır, ayrıca kendileri de bulduğu özel sponsorluklarla bütçelerini oluştururlar ve 5 yıllık sürelerde yönetirler. Sanatta özerklik budur.”

‘En iyisi İngiltere modeli’

İstanbul Şehir Tiyatroları’nda repertuvarı belirleme yetkisinin genel sanat yönetmeninden alınmasıyla başlayan tartışmalar, ‘İngiliz modeli’ni gündeme getirdi. Kocaeli Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Nejat Birecik, Şehir Tiyatroları için Londra’da uygulanan ‘Sanat Konseyi(Art Council)’ modelini öneriyor. İşte Birecik’in anlatımıyla İngiliz modeli: “Sanat konseyi, ülke çapında belediyelerin ve devletin kültüre harcanan paranın nasıl kullanılacağını belirleyen, son derece saygın bir yapıdır. Ona göre yerel ve özel tiyatrolara gerekli destek bu konsey tarafından verilir. Vergilerimizin de daha doğru yerlerde kullanılması için Sanat Konseyi kültüre veriken desteği örgütler. Sponsorlukları ayarlar. Avustralya’da da İngiltere’de de Sanat Konseyi sistemi uygulanuyor, sadece ruhsat sahibi olmayanlar sübvanse edilmiyor, Türkiye’de de bu model, dünyada uygulanan bir model olarak uygulanabilir. Başbakan vergilerimizin hesabını sorduğunu düşünüyorum. Başbakanın, vergilerimizin doğru kullanılmadığını, bir kısım küçücük zümre tarafından heba edildiğini iddia ediyorsa o zaman böyle bir modellemeye gitmek lazım. 9 yıllık sanat yöneticiliği kariyerimde bunun böyle olması gerektiğine inandım. Sanatın nasıl sübvanse edileceğini akil kurullar tarafından belirleyen iki konsey var. Bir ülke çapında, bir de yerel konsey var. Yereller ülke çapındaki konseye rapor sunar, ona göre karar verilir. Üyelerin bir kısmı atanıyor, bir kısmı seçimle gelen demokratik bir uygulamadır. Geçtiğimiz sene 145 milyon Sterlin harcadı bu konsey. Bu konseye birçok yerden para aktarılıyor, milli piyango vb. Bu yapıda tiyatro ortadan kalkmıyor, devlette yardım ediyor. Hükümette akil kişilerden oluşan bir kurul kurabilir.

Bizim model Fransa’dan uyarlama, Fransa’da hem devlet hem yerel tiyatrolar var. Ayrıca tüm Balkanlarda da bu model uygulanıyor. Avrupa’nın bir çok ülkesinde bu model var. Dünyanın her yerinde sübvanse edilen tiyatrolar var. Bu işin nasıl sübvanse edileceği belirlenmeli ve karar vericiler akil kişiler olmalı.”

Başbakan ‘niyet beyanı’nda bulunmuş

VATAN’a bilgi veren kaynaklar, Başbakan Erdoğan’ın, Devlet Tiyatroları’yla ilgili açıklamalarında “niyet beyanı”nda bulunduğunu belirtti. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda bu yönde bir çalışmanın olmadığı ifade edilirken, Günay’ın, önümüzdeki günlerde Başbakan Erdoğan’la görüşeceği, bu görüşmenin ardından konuyla ilgili atılacak adımların belirleneceği öğrenildi.

Sağlar: Yasa meselesi

Özelleştirme açıklamasına bir tepki de Kültür eski Bakanı Fikri Sağlar’dan geldi. VATAN’a konuşan Sağlar, şunları söyledi: “Sanata ‘ucube’ diyen sanatçıları, ‘siz kim oluyorsunuz’ diye aşağılayan bir Başbakanın, demokrasiyi özümsediği doğrultusunda bir düşüncesi olduğunu düşünemiyorum. Devlet tiyatrolarının özelleşme süreci yasa meselesidir. Özelleşirse bir şey yaratmaz ama bugünkü hükümetin sanata karşı olduğu tescillenir.”

KÜLTÜR BAKANI GÜNAY: ‘Yorum yapmam’

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Başbakan Erdoğan’ın “Devlet eliyle tiyatro olmaz, tiyatroları özelleştireceğiz” açıklamalarının sorulması üzerine, “Henüz Bakanlar Kurulu’na gelmiş bir görüş yok. Gazete haberi üzerine bir değerlendirme yapmam” dedi. Gazetecilerin “Başbakan Erdoğan’ın bu konuda açıklaması var” diye hatırlatma yapması üzerine Bakan Günay, “Gazete haberi üzerinden bir değerlendirme yapmam. Bakanlar, Başbakan’ın gazetedeki haber konuşmalarına cevap vermezler ve görüş açıklamazlar. Konu gelir, ilgili kurullarda değerlendiririz. Bakanlar Kurulu’nda değerlendiririz” diye konuştu.

Haberin Devamı