‘Aile hekimliği’ veremle mücadeleyi aksattı!
Türkiye Verem Savaşı Dernekleri Federasyonu Bilimsel Kurul Başkanı Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan, aile hekimliği sistemiyle birçok doktorun dispanserlerden ayrıldığını bu yüzden tüberkülozla mücadelenin aksadığını söyledi.
Antalya’da düzenlenen 27’nci Ulusal Tüberküloz ve Göğüs Hastalıkları Kongresi’nde ’Verem Eğitim ve Propaganda Haftası’ dolayısıyla düzenlenen basın toplantısına Türkiye Ulusal Verem Savaşı Dernekleri (TUVSD) Federasyonu Bilimsel Kurul Başkanı Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan, TUVSD Federasyon Başkanı Dr. Ahmet Refik Erem, TUVSD Genel Sekreteri Dr. Emel Kibaroğlu ile Verem Savaşı Derneği Şube Başkanı İsmail Akçam katıldı. Toplantıda, verem hastalığıyla mücadele konusundaki sorunlar anlatıldı.
Halk sağlığı sorunu
Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan, tüberküloz hastalığının dünya ölçüsünde ve Türkiye’de bir halk sağlığı sorunu olarak önemini korumaya devam ettiğini söyledi. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) 2013 yılı raporuna göre 2012 yılında 8.6 milyon yeni tüberküloz hastasının ortaya çıktığını aktaran Prof. Dr. Kılıçaslan, aynı yıl 940 bin civarında kişinin de bu hastalıktan öldüğünü aktardı. Dünyada tüberküloz görülme sıklığının 2004’te 100 binde 142 iken 2012’de bu rakamın 122’ye düştüğünü anlatan Prof. Dr. Kılıçaslan, Türkiye’de ise 2012’de 14 bin 691 hasta bulunduğunu ve hasta sıklığının 100 binde 19.4 olarak belirlendiğini dile getirdi. Prof. Dr. Kılıçaslan, Türkiye’de tüberküloz hastalığına yakalanma sıklığının azaldığını, bu başarılı gidişe rağmen hâlâ önemli sorunlar bulunduğunu kaydetti.
Yeni düzenleme şart
Aile hekimliğine geçiş sürecinde dispanserde çalışan birçok deneyimli hekim ve hemşirenin aile hekimliği sistemi içinde çalışmayı tercih ederek dispanserlerden ayrıldığına dikkati çeken Prof.Dr. Zeki Kılıçaslan, bu yüzden tüberküloz mücadelesinde aksaklıklar meydana geldiğini, savaşın daha başarılı yürütülmesi için Sağlık Bakanlığı’nın yeni düzenlemeler yapması gerektiğini söyledi. Özellikle cezaevlerinin tüberkülozla mücadele konusunda kritik öneme sahip olduğunu belirten Prof.Dr. Kılıçaslan, cezaevlerinde yürütülen taramaların halen bir takip ve koordinasyona sahip olmadığını, ilgili kurumların işbirliğiyle cezaevlerinde Tüberküloz Kontrol Kurulu oluşturulması gerektiğine işaret etti.
Acil program lazım
Türkiye’deki tüberküloz hastalarının üçte birinin İstanbul’da bulunduğunu aktaran Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan, İstanbul’da hastalık sıklığının Türkiye ortalamasının iki mislinden fazla olduğunu söyledi. 2012’de Türkiye’de hastalık sıklığı 100 binde 19.4 iken İstanbul’da bu rakamın 100 binde 33.9 olduğunu kaydeden Prof. Dr. Kılıçaslan, İstanbul’da tüberküloz mücadelesi için acil özel bir programa ihtiyaç duyulduğunu sözlerine ekledi.
