Gazete Vatan Logo

Yönetmelik tepkisi

GYODER, İNDER VE KONUTDER, Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’ne tepki gösterdi. Ruhsatın müktesap olmaktan çıkarıldığı, tek tip yapıların ortaya çıkacağı belirtilen açıklamada, yatırımların önünün kesileceği savunuldu

Yönetmelik tepkisi

Gayrimenkul sektörünü temsil eden dernekler, önceki gün yayımlanan ve inşaatlarda kuralları sil baştan yazan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’ne ateş püskürdü. Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER), İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) ve Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER), Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, imarda yeni düzenlemeleri kapsayan “Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği”ne ilişkin ortak açıklama yaptı.

Açıklamada, derneklerin, Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’ne ilişkin görüşlerini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ifade etmelerine rağmen sektörün saha tecrübesinin yönetmeliğe yansıtılmadığını gördükleri bildirildi.

Açıklamada, 1 Haziran 2013 tarihli yönetmeliğin 4 yıl önce vizyoner bir anlayışla ve tüm sektörün görüşleriyle harmanlanarak hazırlandığı anımsatılarak, yayınlandığı günden itibaren bürokratik bir anlayışın söz konusu yönetmeliği değiştirmeye ve daraltmaya çalıştığı vurgulandı.

“Tüm bu gayretlerin sonucu olarak yayımlanan yeni yönetmelik öncelikli olarak mimarlık mesleğini uygulanamaz hale getirmiştir” denilen açıklamada, şehirlerin bundan sonra tek tipleştirici bir bakış açısıyla, gelecek vizyonundan uzaklaşarak inşa

Haberin Devamı

edileceği kaydedildi.

Yatırımlar kesilir

Açıklamada, yeni yönetmelikte bir diğer önemli konunun inşaat ruhsatının müktesep hak olmaktan çıkarılması olduğu, son anda yönetmeliğe ilave edilen bu düzenlemeyle hem yerli ve yabancı yatırımcıların hem de tüketicilerin büyük bir riskle karşı karşıya olduğu aktarılarak, şunlar kaydedildi: “İmar Kanunu’na tamamen aykırı olan bu düzenlemeyle gayrimenkul sektörü en temel dayanağından yoksun hale getirilmiş ve yatırımların önü kesilmiştir. Mevzuata uygun olarak alınan inşaat ruhsatı ile yapılan projelerin imar planı iptalleriyle akamete uğraması hem yatırımcı hem tüketici hem de ülke ekonomisinin zarar görmesine sebep olacaktır.”