Gazete Vatan Logo

Yeni ifade: Silah zoruyla yazdırdılar

Mehmet Dişli, Genelkurmay Başkanı Akar’a “Operasyon başlıyor. Herkesi alacağız” sözlerini bu kez şöyle izah etti: “Kartlara silah zoruyla yazdırdıkları notları komutana okudum”

Yeni ifade: Silah zoruyla yazdırdılar

Darbe girişiminde Akıncı Hava Üssü’ndeki eylemlere ilişkin 486 kişinin yargılandığı davada suç tarihinde tümgeneral rütbesiyle Genelkurmay Stratejik Dönüşüm Başkanı olan sanık Mehmet Dişli, “saat 20.45’te evinden karargaha, silahlı kuvvetlerin yeniden yapılandırılmasına ilişkin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’a yapacağı bir sunum için gittiğini” ve “makam odasına girerken silah zoruyla rehin alındığını” öne sürdü.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan’da görülen davada ifade veren Dişli, FETÖ’cü olduğu iddialarını reddederken özetle şunları söyledi:

“İddianameye göre darbeye katılanlar görev yerlerinden ayrılmamıştır, hatta izinde olanlar bile çağrılmış. Ben ise 20.07’de evime gittim. O akşam evimden karargaha, Sayın Genelkurmay Başkanımıza yapacağım bir arz için gittim, daha doğrusu çağrıldım. Bu, Genelkurmay Başkanının bilgisindedir. Bunda olağan dışı bir durum yoktur. Gün içinde bu arzı yapmak istediğimi Genelkurmay Başkanının özel kalem müdürüne, baş danışmanına, emir subayına iletmiştim. Bu yüzden söz konusu saatte çağrılmam bende farklı bir düşünce oluşturmadı. Genelkurmay Başkanının müsait olduğunun saat 20.35’te baş danışman tarafından bildirilmesi üzerine özel aracımla saat 20.45’te evden karargaha gittim. 3 dakika sonra da makam katına çıktım.”

Haberin Devamı

Rehin alındım iddiası

“Komutanın odasına gitmek isterken silahla rehin alındım. Önüme boş kart ve kalem attılar. TSK’nın yönetime el koyduğu, Yurtta Sulh Konseyinin kurulduğu, bildirinin yakında okunacağı, karşı çıkanların etkisiz hale getirileceği, komutanın onlarla birlikte olmalarının istendiği söylendi. ‘Sizi tanır, size güvenir’ dediler. Bu talepleri kartlara not ettirdiler. Beni komutanın odasına gönderdiler. Kartlara silah zoruyla yazdırdıkları notları komutana okudum. Ama, önce ciddiye almadım. Bu arada kışladan silah sesleri gelmeye başladı. Daha sonra İkinci Başkan Yaşar Güler’in emir subayının vurulduğunu öğrendik. Gelişmeler vahim bir hal almıştı. Kısa süre sonra da içeri giren bir grup, Sayın Genelkurmay Başkanını etkisiz hale getirmeye çalıştı.”

Haberin Devamı

Emin yere alınsın demiş!

Orgeneral Akar’ın etkisiz hale getirilmesi için emir vermediğini savunan Dişli, bu işleri yapan ve planlayanlarla ne olaydan önce ne de olay esnasında irtibatta bulunduğunu savundu. Silah ve uçak sesleri yoğunlaşınca Orgeneral Akar’ın emin bir yere alınmasını önerdiğini ileri süren Dişli, şöyle konuştu: “Bir süre sonra da helikopterle komutan, ben, 2-3 Özel Kuvvet görevlisi karargahtan ayrıldık. Komutanın makam odasından nasıl çıkarıldığımız, etrafımızdaki silahlı Özel Kuvvet personelinin kontrolünde nasıl götürüldüğümüz kamera görüntülerinde sabittir. Yani, Sayın Genelkurmay Başkanı ile aynı akıbete uğrayarak, kendi irademiz dışında silahlı tehditle Akıncı’ya götürüldük. Sayın Genelkurmay Başkanının darbeye katılması için tek bir telkinim, iknaya yönelik tek bir cümlem yoktur.”