Avukatları onu 'Bu kadar güzel bir kadın hapse atılır mı?' diye savunmuştu. Hakim acımamış 20 yıl vermişti. Schapelle Corby 9 yıl hapis yattıktan sonra artık özgür...
İsrail'de Daphni Leef isimli bir genç kızın 3 yıldır Tel Aviv'de oturduğu evinden kirayı ödeyemediği için atılmasıyla başlayan isyan 2011'de halk hareketine dönüşmüş, 450 bin kişi İsrail tarihinin en büyük protesto gösterisi için meydanlara inmişti. Protestolarda, "Domuz Netanyahu ülkemizi bize geri ver" sloganları atıldı. Ardından bu hareket, hükümete isyan mitinglerine öncülük etti ve 25 yaşındaki Daphne de hayat pahalılığı protestolarının lideri oldu. Genç kız Tel Aviv'in lüks semti Rothschild’ta bir çadır kurdu ve buradan isyanı yönetmeye başladı. Eylemini Facebook üzerinden duyuran üniversiteli kıza yüzbinlerce kişi destek oldu. Birkaç gün süren eylem daha sonra hafifleyerek kendiliğinden son buldu.
Hiç unutmam, üniversite yıllarında değerli ekonomi hocam Prof. Cevdet Akçay, bir derste Merkez Bankası'nın piyasanın beklentileri doğrultusunda bir karar alarak hiçbir zaman istediği etkiyi yaratamayacağını, o yüzden Merkez Bankası Başkanları'nın mutlaka aldıkları kararlarla piyasayı 'şaşırtması' gerektiğini söylemiş ve bunu matematiksel olarak da ispatlamıştı. Bunun gerçek hayattaki örneğini dün gece yaşadık. Erdem Başçı, piyasanın ve birçok ekonomistin beklentisi dışına çıkarak 1-1.5 puanlık bir faiz artışı yerine piyasayı sallayacak bir faiz artırımına imza attı ve bir anda yüzde 12 ile çift haneli faiz rakamı yeniden Türkiye'nin realitesi haline geldi. Ama Merkez, bu kararla sadece Türkiye'nin iç piyasasında değil dünya piyasalarında etki yarattı.
ABD, Avrupa, Asya...
Saat geceyarısını gösterdiğinde açıklanan faiz artırımı kararı sırasında 3 gündür düşüşte olan ABD borsalarının future rakamları yine eksideydi. Faiz rakamı açıklanır açıklanmaz pozitife döndü. Saat farkı nedeniyle o an açık olan Asya piyasaları 'ralliye' başladı. Bu sabah Avrupa borsaları da Merkez'in kararının etkisiyle yükselişte açıldı. Yıllardan beri ilk kez Türkiye'de alınan bir kararın dünya piyasalarını bu kadar etkilediğine şahit oluyoruz. Reuters, AP, AFP gibi dünyaca ünlü haber ajansları, dünya borsalarındaki bu yukarı yönlü trendi haber başlıklarında hep Merkez Bankası'nın aldığı karara atıfla dünyaya duyuruyor. İşte dünya ajanslarının milyonlarca abonelerine bugün servis ettiği haberlerden başlıklar:
İşte başlıklar
İngiltere merkezli araştırma kuruluşu Euromonitor International, Avrupa'nın 2020 falına baktı. İstanbul, 2018'den itibaren Londra'yı geride bırakarak 16 milyonu aşan nüfusuyla Avrupa'nın en büyük metropolü olacak.
Sandberg kitabında kaleme aldığı, kadınlara yönelik tavsiyelerini de şöyle sıralıyor: "Sadece gerçekten çok geçerli bir nedeniniz olduğunda, mesela çocuk yaptığınızda kariyerinize ara verin. Hem başarılı olup hem de herkes tarafından sevilmeyi beklemeyin. Erkekler de başarı ve beğenilme oranı el ele ilerlerken, kadınlarda ise bu durum çok farklı. Ne kadar başarılı olursanız, düşmanlarınızın sayısı o kadar artacaktır."
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun bugün AA'ya yaptığı açıklamada "Bunlar (Suriye'deki radikal militanlar) o kadar yanlış yöntemler uyguluyorlar ki rejimi ehven-i şer denilecek noktaya getiriyorlar" sözleri 'Ankara artık Esad'ı ehven-i şer yani kötünün iyisi olarak mı görüyor?' sorusunu akıllara getirdi. Ben bu soruya cevap verecek değilim, ama ehven-i şer tabirini duyunca aklıma tarihten bir yaprak geldi ki, onu da paylaşmadan edemedim.
İlk kez Halide Edip kullandı
1918'in sonları... Türkiye, Birinci Dünya Savaşı'ndan bitmiş bir halde çıkmış ve toplumdaki bir çok aydın İngiliz ve Amerikan mandasına girmek gerektiği üzerine açıklamalar yapıyor... Manda savunucuları arasında İttihat ve Terakki Partisine yakın, milliyetçi ve reformist kişiler de mevcut. Halide Edip, Rauf Bey, Kara Vasıf, Yunus Nadi (Abalıoğlu) gibi, daha sonra Kurtuluş Savaşı'nın düşünsel önderleri arasında yer alacak olan kişiler dahi Amerikan mandasını istediklerini açık açık beyan ediyorlar. Halide Edip, Minber gazetesindeki makalesinde "Bütün eski ve yeni Türkiye hudutlarına şamil olmak üzere, muvakkat (geçici) bir Amerikan mandasını ehven-i şer olarak görüyoruz" diye yazdığında ilk kez ehven-i şer kavramı gündeme gelmişti.
'Amerika şerrih ehveni'
Türkiye'nin yanı sıra Tunus, Mısır, Irak, Lübnan, Pakistan ve Suudi Arabistan'ı kapsayan araştırmaya Türkiye'den 3 bin 19 kişi katıldı. İşte sonuçlar:
KADINLARIN GİYİMİ...
- Türkiye'de katılımcılara, "Sizce kadınlar kamusal alanda nasıl giyinmeli?" diye soruldu ve altı farklı fotoğraf gösterildi. Ankete katılanların yüzde 46'sı saçların hiç görünmediği türban seçeneğini seçti. Yüzde 32'si başı açık seçeneği tercih ederken, yüzde 17'lik bir kesim ise saçların az da olsa göründüğü geleneksel başörtüsü benzeri fotoğrafı seçti. Çarşaf ve peçeyi destekleyenlerin oranı yüzde 2'de kaldı. Burkayı seçen olmadı.
'Müslüman ülkelerde nasıl giyinilmeli?'