Merkez’in halka arzı iyi ki durdurulmuş

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), Merkez Grubu’nun kullanımında olan Samandıra Baskı Tesisleri’ni, “Ticari ve İktisadi Bütünlük” kapsamında 41 milyon dolarlık muhammen bedelle satışa çıkardı

Haberin Devamı

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), Merkez Grubu’nun kullanımında olan Samandıra Baskı Tesisleri’ni, “Ticari ve İktisadi Bütünlük” kapsamında 41 milyon dolarlık muhammen bedelle satışa çıkardı.

Sıradan gözüken ancak sıra dışı neden ve sonuçları olan bu satış ihalesi, “bu konulara basın kavgası odaklı bakmayanlarca” iyi analiz edilmeli.

Hatırlayın.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Yönetim Kurulu, Sabah ve atv’yi yayınlayan çatı şirketin (Merkez Yayın Holding) halka arzını engellemişti.

İşin pürüzsüz yürüyeceğini sanan Merkez Grubu yöneticileri de gazetelerini kullanarak, İMKB Yönetim Kurulu üyeleri ve gelişmeleri kamuoyuna duyuran Vatan Gazetesi ile benim hakkımda “insaf ve vicdan”la açıklanamayacak suçlamalarda bulunmuştu.

Bir an için şu soruyu soralım:

“Merkez Grubu’nun halka açılması durdurulmasaydı, baskı tesislerinin satışa çıkması, hisse senetlerini nasıl etkileyecekti?”

Yanıtı basit: Küçük, büyük yatırımcılar mağdur olacaktı. Hisse fiyatları tepe takla düşecekti...

Hani size aitti?

Neden mi?

1) Halka açılacak şirketin bilançosunda 71 milyon YTL’lik “maddi duran varlık” gözüküyor. Bu varlığın büyük kısmı “TMSF tarafından satışa çıkarılan Samandıra baskı tesisleri”ydi. Yani yatırımcıların ortak olduklarını sandıkları baskı tesisleri, aslında Merkez’e ait değilmiş. Aitmiş gibi gözüken bir varlıkmış! Ya da yarı aitmiş, yarı ait değilmiş gibi garabet bir durumu varmış. Üstelik bu baskı tesisleri halka arz sırasında aracı kurumlara en büyük varlık olarak anlatılmıştı.

Bu varlığın Merkez’e ihalesiz nasıl ve kaça devredildiği, şimdi neden ihale yoluyla satıldığı, ihalede çıkan rakamın, devir rakamından (varsa tabii) yüksek olması durumunda bunun hesabının kim veya kimler tarafından verilmesi gerektiği çok önemli bir başka tartışma konusu.

Başkası alırsa ne olacak?

2) Diyelim ki Merkez ihaleye girdi ve muhammen bedel üzerinden baskı tesislerini satın aldı. Anlaşmaya göre 41 milyon doların 20 milyon doları baskı tesisleri üzerinde haciz uygulaması olan Halk Bankası’na ödenecek. Parayı kim ödeyecek: Merkez Grubu. Bu rakamın, 2006/6 aylık bilançoda 63 milyon YTL zararı olan Merkez Grubu’nun 2007 yılı kâr ve zarar projeksiyonunu nasıl etkileyeceğini düşünün.

3) Bir ihtimal daha var: İhaleye başkalarının da girdiğini ve baskı tesislerini satın aldığını varsayın. Merkez Grubu’nun baskı ve dağıtım üzerindeki etkinliği ortadan kalkacak. Kâr marjları daralacak, maliyetler artacak ve baskı tesislerinden elde edilen ciro yok olacak. Bilançolarını incelemiş bir gazeteci olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki 10 milyon dolarlık yeni bir borçlanma bile Merkez Yayın Holding’in özvarlığını negatife geçirmeye yetebilir!

Riskin küçük kısmı...

Baskı tesislerinin satışa çıkarılması, Merkez Grubu’nun küçük yatırımcılara yaşatabileceği belirsizliklerin sadece küçük bir kısmı.

atv ve Sabah’ın isim hakkının mahkemelik olduğu ve her an Merkez Grubu’ndan geri alınması olasılığı bulunduğu unutulmamalı. (atv ve Sabah’ın isim hakları halka açılması arzulanan şirketin kayıtlarında 418 milyon YTL’lik bir varlık olarak duruyor. Bu konu ile ilgili yazılarıma Vatan’ın internet sitesinden ulaşabilirsiniz.)

Şimdi geriye dönüp baktığımda VATAN olarak yaptığımız gazeteciliğin, Sabah ve atv’nin isim hakkında payı olan on binlerce kişinin yanı sıra, bu isim haklarını ikinci kez satın alacak küçük yatırımcıları da koruduğu görüyorum.

YARIN:
Samandıra Baskı Tesisleri’nin ihalesine Ciner ve şirketleri katılabilir mi?

SABAH yöneticilerinin yaptığı resmi açıklamanın gerçeği yansıtmadığı nasıl ortaya çıktı?

DİĞER YENİ YAZILAR