Gazete Vatan Logo

İlk doğum gününü babasıyla kutladı!

Ermenek’teki maden ocağında hayatını kaybeden işçilerden İsmail Gürses’in kızı Hümeyra’nın ilk yaş günü, babasının mezarı başında kutlandı

İlk doğum gününü babasıyla kutladı!

Ermenek’teki özel linyit kömürü madeninde 28 Ekim 2014’te su baskını meydana gelmesinin ardından cansız bedenlerine ulaşılan 18 işçiden 25 yaşındaki İsmail Gürses’in 20 yaşındaki eşi Fatma, kocasının acısını çocuklarıyla dindirmeye çalışıyor. Genç kadın, eşini kaybettiğinde henüz iki aylık kızı Hümeyra’nın ilk yaş gününü kutlamak için oğlu Mustafa (4), babası Aziz (57) ve annesi Ayşe Varlı (55) ile ilçeye bağlı Kazancı beldesindeki kabristanlığa gitti. Duygusal anların yaşandığı mezarlıkta, Gürses, kalp şeklindeki pastayı kızı ve oğluyla birlikte kestikten sonra kızı adına yazdığı notu eşinin mezarına bıraktı. Gürses, çocuklarının özellikle de kızının babasını hiç bilemeyecek olmasının hüznünü yaşadıklarını söyledi.

Oğlu Mustafa’nın olay meydana geldiğinde hep babasının kendisine “mama” getireceğini düşündüğünü söyleyen Gürses, evladının şimdi her şeyin farkında olduğunu belirtti. Gürses, Mustafa’nın, mezarını ziyaret ettiği babasına, “Baba, kardeşim hasta olduğunda onu arabamın arkasına bindirip hastaneye götüreceğim, sen merak etme” dediğini anlattı.

Haberin Devamı

Gürses, eşini kaybettiğinde Hümeyra’nın henüz iki aylık olduğunu, yeterince anne sütü bile alamadığını aktararak, “İsmail’e sürpriz yaparak hamile olduğumu söylemiştim. Kızımız olacağını duyunca çok sevinmiş, hemen ismini koymuştu. Baba kız birbirlerine doyamadı. Hümeyra baba kokusunu bilemeyecek. Şimdi en büyük dayanağı yok” diye konuştu.

Ben okuyamadım çocuklarım okusun

Çocuklarına sürekli eşinin fotoğrafını gösterdiği belirten anneGürses, “Eminim ki bizi görüyordur. Kızımın ilk kez ‘Baba’ dediğinde dünyam yıkıldı. Babasıyla Hümeyra’nın sadece tek kare fotoğrafı var. İsmail maaş alamadığında bile bizi muhtaç etmemek için var gücüyle çabalıyordu. ‘Kendim okuyamadım ama çocuklarımın arkalarında olup, onları okutacağım’ derdi. Ben de çalışıp, onları okutacağım. Babalarının istediği gibi birer evlat olacaklar.”