Yerli yatırımcı dövizde bu kez ters köşeye yattı

Haberin Devamı

Döviz piyasasında son yıllarda hep doğru kararlar alan yerli yatırımcının kafası Fitch’in not kararı sonrasında karıştı. Fitch’in not artışı sonrasında ‘Beklenti bitti’ diyen yerli yatırımcılar yüzde 0.2 düşen dolarda 2.3 milyar dolarlık alım, yüzde 3.22 çıkan euroda ise toplam 1 milyar euro tutarında satış yaptı.

Dövize yatırım yapan yerli yatırımcıya resmen nazar değdi. Son yıllarda yerli yatırımcıların döviz piyasasında yaptıkları hareketler profesyonellere taş çıkartır durumdaydı. Kurlardaki yükseliş öncesinde alıma geçen yerli yatırımcılar, yine satış seviyesi ile ilgili çok isabetli karar veriyordu. Ancak uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in Kasım ayı başındaki kararı yerli yatırımcıların kafasını karıştırmışa benziyor. Herkesin bildiği gibi Fitch, 5 Kasım tarihinde Türkiye’nin kredi notunu “yatırım yapılabilir” seviyeye yükseltti. Türkiye, 18 yıl aradan sonra yeniden yatırım yapılabilir nota sahip oldu. Ancak bu gelişme yerli döviz yatırımcısına pek yaramadı. Çünkü bu tarihten sonra yerli yatırımcılar dolarda alıma geçerken euroda satış yaptı. Ama yatırımcıların evde yaptığı hesap çarşıya uymadı. Fitch’in kararı sonrasında dolar düştü, euro yükseldi.
Yerli yatırımcı dövizde bu kez ters köşeye yattı
Gelin yerli yatırımcıların yaptığı hareketlerin rakamsal boyutuna bakalım...

Merkez Bankası’nın açıkladığı verilere göre, 2 Kasım’da yerli yatırımcıların bankalardaki döviz tevdiat hesaplarında toplam 110 milyar 172 milyon dolar dövizi bulunuyordu. Bu tutarın 66 milyar 627 milyon dolarlık kısmı bireysel yatırımcıların 43 milyar 545 milyon dolarlık kısmı da kurumsal yatırımcıların tasarrufundan oluşuyor. Döviz tevdiat hesaplarının kompozisyonuna bakıldığında ise hesapların yüzde 60’ının dolar cinsi hesaplardan oluştuğu görülüyor.

Fitch’in 5 Kasım’daki not artışı kararı sonrasında yerli yatırımcıların dolarda alıma geçtikleri ve 21 Aralık tarihine kadar dolarda 2 milyar 286 milyon dolarlık alım yaptıkları dikkat çekiyor. Bu rakamın 1 milyar 108 milyon doları bireysel, 1 milyar 179 milyon doları kurumsal yatırımcıların alımlarından kaynaklandı. Aynı dönemde yerli yatırımcıların euro hesaplarındaki hareketlerine bakıldığında doların tam tersi bir tercih yapıldığı anlaşılıyor. 2 Kasım’da bankalardaki döviz tevdiat hesaplarında yerli yatırımcıların toplam 32 milyar 437 milyon euro tutarında parası vardı. 21 Aralık’a gelindiğinde yerli yatırımcıların euro hesaplarında 1 milyar euroluk azalma oluyor.

Bu azalmanın 228 milyon eurosu bireysel, 640 milyon eurosu da kurumsal yatırımcıların satışlarından geliyor.

Kısacası Fitch’in not kararı sonrasında yerli yatırımcıların dolar cinsi hesaplarında 2 milyar 286 milyon dolarlık artış, euro cinsi hesaplarında da 1 milyar euroluk azalış oldu.

Peki döviz kurları aynı dönemde nasıl hareket etti?

Yatırımcıların yükselmesini bekleyip alım yaptığı dolar, 1.7915 TL seviyesinden 1.7880 TL’ye indi. Euro ise aynı dönemde yüzde 3.22 değer kazanarak 2.30 TL’den 2.3740 TL’ye çıktı.

Yerli yatırımcıların Fitch kararı sonrasında yanlış karar vermesinin temelinde “Beklenti satın alınmıştı” yorumları etkili olmuş olabilir. Çünkü Fitch’in kararı öncesinde hem İMKB hem de bono piyasasında ciddi fiyat hareketleri yaşandı. İMKB rekor üstüne rekor kırarken, bono faizleri tarihi diplerine indi. Not kararı sonrasında yapılan çok sayıda yorumda, not artışının fiyatlara dahil edildiği ve bir miktar kar satışının gelebileceği söyleniyordu. Fakat bu beklentiler gerçekleşmedi. Fitch’in kararı sonrasında yabancıların Türkiye’ye ilgisi sürdü ve 1.5 ayda 5 milyar doların üzerinde sıcak para girişi oldu.

Yerli yatırımcı bu dönemde her ne kadar kendi hesabına bakıp yanlış karar verdiğini düşünse de aslında Merkez Bankası’na yardımcı oldu. Devam eden yabancı girişi nedeniyle kurlar üzerindeki aşağı yönlü baskı yerli yatırımcıların gelen talepleri ile dengelendi ve kurlarda ciddi hareketler yaşanmadı.

Yabancı basın yeni kanundan muaf mı?

Yeni Sermaye Piyasası Kanunu Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayı sonrasında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yeni kanunda yer alan bazı maddeler özellikle piyasalarla ilgili yorum yapanları ve ekonomi gazetecilerini tedirgin etti. Konuyla ilgili maddeyi hatırlamakta fayda var: “Sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerlerini veya yatırımcıların kararlarını etkilemek amacıyla yalan, yanlış veya yanıltıcı bilgi veren, söylenti çıkaran, haber veren, yorum yapan veya rapor hazırlayan ya da bunları yayanlar 2 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılırlar...”

Bu noktadan sonra Türkiye’de gazeteciler çok daha dikkatli olmak zorunda. Peki ya yabancı gazeteciler? Onlara da bir yaptırım söz konusu olacak mı?

Örneğin geçtiğimiz günlerde İngiliz Financial Times gazetesi, ABD’li perakende devi Wal-Mart’ın Migros’a talip olduğunu ve borçlarıyla birlikte 4 milyar doları gözden çıkardığını yazmıştı. Ve haberin çıktığı gün daha önce alım yapan yabancılardan yüklü miktarda satış gelmişti.

Yine FT dün Wal-Mart’ın Migros’a olan ilgisinin devam ettiğini ve 2 milyar 650 milyon dolarlık bir anlaşma olabileceğini yazdı. Fiyat farkı son rakama borçların dahil edilmemesinden kaynaklanmış olabilir. Ancak benim dikkat çekmek istediğim konu şu: Haberde halka açık bir şirketin satışı ile ilgili olarak bir fiyatın yer alması hisselerde sert fiyat hareketlerine neden olabilir.

Kısacası eğer bir suç unsuru varsa yeni kanun sadece yerli değil yabancı basına da uygulanmalı.

DİĞER YENİ YAZILAR