KEŞKE HÜKÜMET DİNLESEYDİ
Telefon dinlemelerinin her ne şartla olursa olsun, etik olup olmadığı tartışıldığı bu günlerde Star gazetesi başyazarı Mustafa Karaalioğlu bugün köşesinde ilginç bir yazı kaleme aldı.
Karaalioğlu'nun, 'Keşke 500 bin kişiyi cemaat değil hükümet dinleseydi!' başlıklı yazısından birkaç başlık:
*Koskoca MİT bile, ancak 2 bin civarında telefon dinlerken; emniyet bütün ülkeyi düşman ilan etmiş milyonları dinliyor.
*Mesele, ne surette olursa olsun Erdoğan’a mümkün olan en çok zararın verilebilmesidir. Gerçekte demokratik, hukuki, ahlaki kaygı yoktur. Tek kaygı, hükümetin ilk seçimde tepelenmesidir. O yüzden kayıtların nasıl alındığı ve beraberinde bir milyon başka dinleme yapılıp yapılmadığının önemi yoktur.
*Önemi olsaydı, o kayıtları zevkle yayınlayan gazeteler, televizyonlar bir hayret belirtisi göstermez miydi? Gazetelere bakıyorum... Asrın telekulak istatistikleri değil manşet olmak, birinci sayfalarda bile yer bulmuyor. Kendi genel merkezleri ve yöneticileri de dinlenen CHP ve MHP’den de tek bir itiraz sesi yükselmiyor.
*Dinleyenin hükümet değil cemaat olmasından dolayı susuyorlar. Sessizlik ve görmezden gelmek bundandır. Hazır cemaat hükümete saldırırken bir de çıkıp onların elini mi tutacaklar?
*Keşke bu kadar insanı cemaat değil hükümet dinleseydi.
*Susarak, gizleyerek, görmezden gelerek söyledikleri budur. Medyanın da siyasetin de söylediği bundan başka bir şey değildir