Gazete Vatan Logo

Theodosius limanının yüzde 50’si hala batık

İstanbul Üniversitesi tarafından Yenikapı‘da kurulan laboratuvarda, İstanbul’un antik çağdaki Theodosius limanındaki 1500 yıllık 27 batık gemi üzerinde bilim adamları çalışmalarını sürdürüyor.

Theodosius limanının yüzde 50’si hala batık

Yenikapı Metro ve Marmaray kazılarından çıkan yaklaşık 1500 yıllık batıklar konservasyon için Yenikapı‘daki havuzlarda bekletiliyor. İstanbul Üniversitesi tarafından kurulan Yenikapı’daki laboratuvarda tam 27 batık üzerinde bilim adamları çalışmalarını sürdürüyor. Kurulacak müzede sergilenmek üzere konservasyonları yapılan ahşap gemiler dünyanın en büyük batık filosunu oluşturuyor. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Taşınabilir Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü başkanı Prof. Dr. Ufuk Kocabaş ile çalışmaları konuştuk.

Hocam Yenikapı laboratuarlarında neler yapıyorsunuz? Kaç kişilik bir ekip çalışıyor batıklar üzerinde?

Arazideki son gemiyi 2013 yılında kaldırdık. 2005 yılından hu tarihe kadar 30-35 kişilik bir uzman ekiple çalıştık. Ekibimiz İstanbul Üniversitesi (İÜ) öğretim üyeleri, araştırma görevlileri, antik gemi eksperleri, konservatörler ve lisans-lisansüstü öğrencilerinden oluşmuştu. Halen Yenikapı’da çalışmalarımızı sürdürdüğümüz İÜ Yenikapı Batıkları Araştırma Laboratuvarı‘nda altı uzmanımız ve yarı zamanlı olarak projede görev yapan altı öğrencimiz çalışıyor.

Haberin Devamı

Bu çalışmalarda batıklar üzerinde tarihe ışık tutacak ne gibi ayrıntılara, izlere rastladınız?

Yenikapı kazılarında ele geçen ticaret gemileri ve kadırgalar iki temel inceleme konumuzu oluşturmaktadır. Temel hedeflerimizden biri orta çağ gemi inşa geleneklerinin incelenmesi ve gelişimi ile ilgili araştırma yapmak oldu. Batıkların farklı dönemlere tarihlenmesi Akdeniz’deki gemi yapım teknolojilerinin gelişiminin anlaşılması açısından benzersiz bir fırsat sunuyor. Ticaret gemileri MS 5-10. yüzyıla ait çeşitli boyut ve konstrüksiyon özelliklerine ait batıkların karşılaştırmalı olarak değerlendirmelerine ve imalat felsefelerini anlamamıza olanak sağladı. Kadırgalar ise yüzen savaş makineleridir. Uzun, narin gövde yapıları, kürekçi oturakları, kürek delikleri ve kullanılan ahşap türü ile ticaret gemilerinden oldukça farklıdır. Yenikapı’da ele geçen kadırgalar Bizans Dönemi’ne tarihlenen ilk arkeolojik örneklerdir. Kadırga kalıntıları sualtı arkeoloji çalışmalarında çok nadir olarak karşımıza çıkmaktadır. Bizans donanmasında kullanılan kadırgalar şimdiye kadar sadece ikonografik kaynaklardan takip edilmekte olduğundan, bulunan bu ilk öncü örnekler gemi inşa teknolojisinin incelenmesi açısından bize benzersiz bir imkân sundu.

Haberin Devamı

KAZILAR İLERİKİ YILLARDA SÜRERSE İSTANBUL’UN TARİHİ ZENGİNLEŞECEK

Kazılar, Theodosius limanına ait olduğu belirlenen alanının sadece bir bölümünde yapılabildi. Çünkü ancak bu alan proje için kamulaştırılabilmişti. Peki kazılar devam etseydi buluntuların ve batıkların da devamı gelir miydi? Ne düşünüyorsunuz?

Belirttiğiniz gibi Marmaray ve Metro istasyonlarının kurulacağı yaklaşık 60 bin metrekarelik bir alanda sürdürüldü çalışmalar. Theodosius limanının yaklaşık yüzde 50’lik bir bölümünün kazısı yapılabildi diyebiliriz kabaca. Tabii istasyona komsu alanlarda, Yenikapı semtinde kazılar ilerletilebilse yeni arkeolojik keşiflerle karşılaşacağımız kesin. İlerleyen yıllarda kazıların sürdürülmesi İstanbul’un kültür tarihine muhakkak katkı sağlayacaktır.

Haberin Devamı

Konservasyonu yapılan kaç batık sergilenecek? Sergi için belirlenmiş mekanlar var mı?

Tabii olabildiğince çok olmalı ki bu muazzam koleksiyonun ihtişamını vurgulayalım. Kurulacak müzenin bizim laboratuvarın ve batık gemi havuzlarının olduğu bölgede kurulacağını bir yazı öğrendik. Kaldı ki bu alan arkeo-park olarak değerlendirilecek. Bu arkeo-parkın önemli durak noktalarından biri de bu laboratuvar olabilir. Dünya da bu böyledir.