Türkiye’de üretilen en iyi şampanya markaları seçildi

Tat farkları

Haberin Devamı

Bir zamanlar Tekel konyak yapardı. Daha doğrusu "konyak" adı, hatta markası ile bir içki yapıp satardı. Sonra günün birinde Tekelciler bir içkiyi konyak olarak satabilmek için, onun Fransa"da, şaraplarıyla ünlü Bordeaux şehrinin yakınlarındaki Cognac kasabasının çevresindeki sınırları belli bir bölgede üretilmesi gerektiğini öğrendiler. Bir de buna uymamanın hukuki boyutları olduğunu konusunda uyarıldılar. Böylece konyağımızın adı bir gecede Kanyak olarak değiştirildi. Halkımızın daha çok soğuk kış günlerinde içlerini ısıtması, bir bakıma yeni adındaki gibi kanlarını yakması için kullandıkları bu küçük yassı şişe uzun yıllar hayatlarımızda yer aldı.
Benzer bir hikaye de şampanyanın ülkemizdeki macerası için geçerli. Genellikle yılbaşı geceleri ve düğün, doğumgünü ve benzer kutlamalarda hatırladığımız bu asil içkiyi de yıllarca yerli ve yabancı şampanya olarak ayırdık. Oysa bir köpüklü şaraba da şampanya diyebilmek için AB kanunlarına göre onun da illa Paris"in doğusundaki Reims ve Epernay şehirlerini çevreleyen Champagne bölgesinde üretilmiş olması gerekir.
Artık bu kurallara uymayı öğrendik. Hatta sadece bununla kalmayıp, iyi şaraplar da yapmaya başladık. Köpüklü şaraplarımızın sayıları da, kaliteleri de süratle arttı. Bir zamanlar Türk filimlerinde veya magazin haberlerinde şarkıcılar için onlarcasının patlatıldığını seyrettiğimiz köpüklü şaraplar da hayatımızda daha ciddi bir rol oynamaya başlamak üzereler. İşte Gusto dergisi de Nisan sayısınsa bunu göz önüne alarak Türkiye"de üretilen köpüklü şarapların tadımını yapmış.
Birkaç yıldır çok iyi köpüklü şaraplar yapıyoruz
Gusto"nun tadımında ilk iki sırayı çok küçük bir fakla Vinkara Yaşasın ve Kavaklıdere Altınköpük almışlar. Vinkara ülkemizin Champagne bölgesinde kullanılan ve "methode champenoise" diye bilinen metodla üretilen ilk ve tek köpüklü şarabı. Kalecik Karası"dan yapılan gövdeli ve zengin bir şarap. Bizi yıllar önce Kalecik Karası ile tanıştıran Kavaklıdere"nin Altınköpük"ü ise bir klasik, yıllardır tadını ve kalitesini korumayı başarmış bir doğal köpüklü şarap. 7 puan ve üzerinde not alan bu iki şarabı tadımda
6 puandan fazla not almayı başaran 5 tane şarap izliyor. Birkaç yıldır ciddi şaraplar yapmaya başlayan Kayra"nın Cameo d"Oro"su bunların ilki. Çok canlı, burunda Misket"in harika, parfümsü kokularının hakim olduğu lezzetli bir şarap. Roze"sinde çilek ve kırmızı meyve kokuları daha da hakim, bir de tabii ki roze"nin yerli yabancı bütün köpüren şaraplarda harika bir renk avantajı var.
Patlatıp etrafa saçmak yerine direkt kadehlerde kalmalı
Kayre Leona Bubble, Doluca Bianca ve Kavaklıdere İnci Damlası da 6 puanlık notlarıyla önümüzdeki yaz aylarında güneşin yansıyan ışığının altında kıpır kıpır oynaşan buz gibi kadehlerinizde görmeyi tercih edebileceğiniz şaraplar olabilir. Ama konu köpüklü şaraplardan ve yazının başındaki gibi şampanya patlatmaktan açılmışken bir şeyi hatırlatmakta fayda var. Bu şaraplar saygın ve efendi içkilerdir. Patlatıp etrafa saçmaktan ziyade dikkatlice açılıp, kadehlerde coşmalarına izin verilmelidir. Ama Formula 1 pilotları podyuma çıkınca öyle yapmıyorlar diyorsanız, onların şampanya patlatmaya hakları vardır, çünkü geleneklere göre şampanyayı sallayarak "patlatmaya" ancak bir zafer kazananların hakkı vardır.
Şampanya bölgesine dönecek olursak, oranın takımı Stade Reims ellili yıllarda iki defa Şampiyon Kulüpler Kupası"nda final oynamış defalarca Fransa şampiyonu olmuş bir takımdı. Kupa gibi yıldızları vardı. Sonra küme düşüp uzun yıllar ikinci, hatta üçüncü liglerde
oynadı. Bu sezon ise tekrar birinci lige çıkmak üzereler, sanırım o zaman şampanyanın nasıl patlatıldığını seyretmek istiyorsanız, Paris"ten iki saat mesafedeki Reims"e gitmek gerekecek.

DİĞER YENİ YAZILAR