Niye başkan olmak istiyor!

Bu günü de sayarsak dört gün kaldı, beşinci gün sandığa gidip cumhurbaşkanını seçeceğiz…

Türkiye, bu pazar kendisiyle ilgili çok ciddi bir karar verecek…

Aydın Engin’de okudum, “cumhur” yöneticisini kendi seçen halk demekmiş…

“Kendi yöneticisi seçen” cumhurun başkanını arıyoruz şimdi… Oylarımız bunun kim olduğunu söyleyecek.

Böyle anlatınca insan kendini hakettiği yerde gibi hissediyor değil mi?

***

Aslında ne acaip, Türkiye’nin sahibi olduğunu düşünen başbakanımız sayesinde cumhurbaşkanı ilk kez doğrudan bizim oylarımızla seçilecek.

Daha önce hep Meclis seçiyordu…

Bu bir demokratik gelişme aslında ama insanı güldüren bir gelişme…

Bu kadar baskı, çarpıtma, algı operasyonu, polis operasyonu, hukuksuzluk, yasakçılık ortasında “cumhur” başkanını seçiyor.

Seçmekte özgürüz ama gerçekleri öğrenmekte pek de özgür sayılmayız.

***

Sonucu da çok merak ettiğim gibi adayların nasıl bir oy oranı alacağını da merak ediyorum doğrusu…

Geçerli oy sayısının yarısından bir fazlasını alan Cumhurbaşkanı seçilecek.

İkinci tur olacak mı?

Haberin Devamı

Yoksa Başbakan ilk turda “Alllahın izniyle” cumhurbaşkanı mı olacak?

Tabii “tatilci” CHP’lilerin ne yapacağı da çok önemli.

Oy kullanma oranı ne olacak acaba?

Bak burada insan AK Parti’ye gıptayla bakıyor işte, Tayyip Erdoğan’a oy verecekler tatilde olsa tatil yerlerinden itinayla tek tek toplanır, sandık başına getirilir... zorlanmazlar bile bunu yaparken…

Ama Ekmeleddin İhsanoğlu’na oy verecekler “ya kazandırırlar mı, bırakır mı Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanlığını, birinci turda olmazsa ikinci turda nasılsa seçilecek” diyerek sezlonglarda yatmaya devam ederse ikinci tura bile ihtiyaç kalmaz sanırım… İlk turda iş bağlanır.

***

Ama “şezlongcu CHP’liler” yanılıyor bence.

Erdoğan’ın ilk turda seçilemezse bu önemli bir siyasal gelişmedir, en azından Tayyip Erdoğan üstündeki “büyü” bozulur…

“Her şeye muktedir Erdoğan” önkabulü yıkılır.

Tam katılımlı bir seçimde AKP’nin azınlık mı çoğunluk mu olduğu ortaya çıkar.

AKP’ye muhalif olanların gücü anlaşılır.

Dün Kerem Altan soruyordu, “Erdoğan’ın başkan olma tutkusu da ilginç aslında. Tamam, yaptığı tüm hukuksuzluklardan kurtulabilmesinin tek yolu Köşk’e çıkıp başkan olmaktan geçiyor ama şu anda bile bir başkandan daha fazlası gibi davranan birinin gerçekten de o unvana bu kadar ihtiyacı var mı?

Haberin Devamı

Ne istiyor da yapamıyor ki? Hangi yasayı ayaklar altına almıyor ki?”

Gerçekten bunu ben de çok düşünüyorum.

Niye başkanlığı istiyor?

Niye bu kadar çok istiyor?

***

“Gerekirse 12 Eylül’de olduğu gibi 500 bin kişiyi tutuklarız” diyen savcıların olduğu bir ülkede bir siyasetçiye “başbakanlık” yetmiyorsa, neden yetmediği ve başkan seçilmesi halinde neler olacağı sorgulanması gereken bir durum.

Aklınızdan geçiyor mu bu sizin de?

Parlamenter sistemi bile hukuk kurallarına göre işletemeyen bir ülkede “başkanlık “düzeninini neler getireceğini herkes bir düşünmeli bence. Başbakan Erdoğan ve ekibi bunu çoktan düşünmüş gibi görünüyor…

Düşünmeyenler, hala kendi aralarında çekişen ve şezlonglarından kalkmaya üşenen “yılgın” CHP’liler galiba.

“Düşümemenin” bedelinin ağırlığını bakalım dört gün içinde fark edip hareketlenebilecekler mi?

Haberin Devamı

Bakalım...

DİĞER YENİ YAZILAR