Gazete Vatan Logo

Sağlıkta siyaset olmaz Emine'yi kurtaracağız

Haber gazetelerde yayınlanınca Güney Kıbrıs Kemik İliği Bankası Müdürü Dr. Paul Costeas duruma el koydu: 'Sağlıkta siyaset olmaz. Emine'nin yaşaması için ne gerekiyorsa yapılacak,'

VATAN'ın, önceki gün sayfalarına taşıdığı "Emine'nin hayatı Yeşil Hafta bağlı" haberi büyük yankı uyandırdı; Güney Kıbrıs Kemik îliği Bankası yetkililerini harekete geçirdi. Peki Güney Kıbrıs ile Türkiye arasında yaşanan 'kemik iliği krizi' neydi? Önce haberi hatırlayalım... 7 yıldır lösemi hastalığının pençesinden kurtulmaya çalışan 20 yaşındaki Emine Özan, Kayseri Erciyes Üniversitesi Mehmet-Kemal Dedeman Onkoloji Hastanesi'nde tedavi görüyordu. Son iki yıl içinde durumu gittikçe ağırlaşmıştı. Tüm taramalara rağmen onu hayata döndürecek uygun kemik iliği bulunamıyordu. Erciyes Üniversitesi Kemik İliği Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ali Ünal ise çarpıcı gerçeği şu sözlerle özetliyordu: "Bu genç kızın yaşabilmesi için tek çare kemik iliği naklinin yapılabilmesi!"

Test parası borcu
Umutların tükendiği anda müjdeli haber 15 gün önce resmi olarak tanımadığımız bir ülkeden, Kıbrıs'ın Güney'inden geldi: "Emine Özan'a uygun iki donör adayı bulunmuştur." Emine'nin evinde bayram sevinci yaşıyordu. Annesi Nazlı Hanım ve işçi emeklisi olan babası Ahmet Bey hemen gerekli girişimleri başlattı. Ancak önlerinde aşamadıkları bir engel vardı. O da Türkiye ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi arasında yaşanan resmi iletişim kopukluğuydu.

İ.Ü. Çapa Tıp Fakültesi Kemik İliği Bankası Koordinatörü Doç. Dr. Sarper Diler iletişim kopukluğunu şu sözlerle açıklıyordu: "Güney Kıbrıs'ta bulunan donör adaylarının Emine'ye uygun olup olmadığını öğrenmemiz için bazı testler yaptırılması gerekiyor. Bu testleri yaptırmamız için ise Güney Kıbrıs'a test paralarını aktarmamız şart. Ama Güney Kıbrıs'ı tanımadığımız için hiçbir bankadan havale yapamıyoruz. Ayrıca Güney Kıbrıs'a birikmiş 23 bin dolar borcumuz var. Borcumuzu ödeyemediğimiz için Güney Kıbrıs, Emine için gerekli testleri yapmıyor. Elimiz kolumuz bağlı"

Gerekeni yapacağız
Ancak bu karamsar hava, dün Güney Kıbrıs'tan gelen bir haberle yerini umuda bıraktı. Doç. Dr. Diler, VATAN'ın haberinden sonra Güney Kıbrıs'lı yetkililerin harekete geçtiğini söyledi: "Güney Kıbrıs Kemik İliği Bankası Dr. Paul Costeas aradı. Emine'nin durumunu öğrendiğini belirterek, 'Türkiye'nin kemik iliği bankamıza borcu olabilir; iki ülke arasında siyasi problemler de olabilir. Ama sağlığın siyaseti olmaz. Emine'nin sağlığı için gerekli girişimleri başlattık. Tüm testler para beklenmeksizin yapılacak. Ancak bu arada Türkiye'de para transferi problemini çözerse ileriki dönemlerde böyle sıkıntılar yaşanmaz' dedi."

Emine müjdeli haberi VATAN'dan öğrendi
Kayseri'de tedavi gören Emine Özan müjdeli haberi VATAN'dan öğrendi: "Kulaklarıma inanamıyorum. Doğru değil mi söyledikleriniz. Uygun donör bulunduğu haberi geldiğinde çok sevinmiştim. Hayallerim gerçek oluyor demiştim. Ama daha sonra onlara borcumuz olduğu bürokratik engeller yüzünden ödenemediği söylendi. Onlar da bu yüzden gerekli testleri yapamıyormuş. Umuzsuzluğa kapılmıştım. O zaman üzüntüm bir kat daha artmıştı. Ama şimdi... Çok teşekkür ederim. Ben de Rumlara iliğimi seve seve veririm." Emine'yle telefonda konuşurken sesi titremeye başladı. Ateşinin yükseldiğini, dumunun gittikçe ağırlaştığını söyledi: "Ama bu haberden sonra kendimi toparlarım. Kan kanserine ortaokuldayken yakalanmıştım. Ama hastalığım azmimin önüne hiçbir zaman geçemedi. Ortaokulu ve liseyi dışardan bitirdim. En büyük hayalim ise sınıf öğretmeni olmak."

İlik getirilirse ayrıca ithalat izni almak lazım!
Peki Güney Kıbrıs'a para havalesinin yapılabilmesi için hangi prosedürlerin izlenmesi gerekiyor? Önce Dışişleri Bakanlığı'nı aradık. Güney Kıbrıs Masası'nı istedik. Yetkili, resmi bir yazı ile kendilerine başvurulduktan sonra konunun Kuzeydoğu Akdeniz Genel Müdürlüğü'nde tartışalacağını belirtti. Öğreniyoruz ki Güney Kıbrıs'a para transferinin yapılabilmesi için önce genel müdür yardımcıları konuyu ele alıyor. Gerekli görürlerse konu, genel müdüre o da gerekli görürse müsteşar yardımcısına iletiliyor. Bu kanal tıkanınca, İş Bankası Genel Müdürlüğü Dış İşlem Müdürlüğü Güney Kıbrıs sorumlusuyla görüşüyoruz.

* Güney Kıbrıs'a sağlıkla ilgili para havalesi yapılması gerekiyor. Ne yapmamız lazım?

* İthalat sözkonusu mu?

* Hayır, sadece birtakım testler yapılacak. O borçları Emekli Sandığı'nın ödemesi gerekiyor.

* Anladım... Bunun için Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Banka ve Kambiyo Genel Müdürlüğü'nün onayı gerekiyor. O birimden onay almadan Güney Kıbrıs'a para havalesi yapamıyoruz. Ama ithalat sözkonusu olunca yapılabilecek hiçbir şey yok.

* Yani testler yapıldıktan sonra kemik iliği alınacak Güney Kıbrıs'tan. Sanırım bu ithalata girmez.

* Girebilir. Bunun için de ayrıca izin alınması gerekebilir!

Telefon trafiği devam ediyor. Bu kez hattın ucunda Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Banka ve Kambiyo Genel Müdürlüğü Sermaye Akışı Sorumlusu var. Çözüm yolunu anlatıyor: "Güney Kıbrıs'a borcu ödeyecek olan Emekli Sandığı bize resmi bir yazı yazacak. Biz de uygun gördüğümüz taktirde parayı üçüncü bir ülke üzerinden göndereceğiz. Ancak durumun acileyeti sözkonusu olduğunda genel müdürü inisiyatif kullanarak havale yapılmasına izin verebilir."

Özel izinle hattın diğer ucuna geçtik
Doç.Dr. Sarper Diler 2 yıl önce de benzer bir durumla karşılaştıklarını ve 28 yaşındaki öğretmen Umut Utlu'ya uygun kemik iliğinin yine Güney Kıbrıs'tan bulunduğunu söyledi: "Ancak o zaman bizim Güney Kıbrıs'a borcumuz yoktu. Güney Kıbrıs Kemik İliği Bankası bizim için özel izin çıkarttı. Önce KKTC'ye geçtik. Yanımıza KKTC Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığından bir yetkiliyle birlikte hattın diğer ucuna geçtik. Özel korumalı kutu içindeki kemik iliğini aldık ve Türkiye'ye döndük. Umut Utlu'ya ilik naklini İstanbulda gerçekleştirdik. Şimdi eskisinden daha sağlıklı."

Haberin Devamı