F.BAHÇELİ arkadaşların, “El Fasa Fiso” diye dalga geçtikleri derbi için stada gittikten sonra şunu anladım; biraz seyir zevki yaşanmasını sağlayan faktör seyirciydi.. Sadece Beşiktaş’ın muhteşem seyircisi değil.. G.Saray’ın 2-3 bin civarındaki seyircisi.. Kendilerine ayrılan tribünü tamamen doldurmuşlardı.. Derbi kaybetmenin ayıbı olmasa bu 90 dakika bir istatistik maçı olmaktan öteye geçemeyecekti.. Nitekim futbolcular da bu havadaydı.. Zaman zaman futbol oynandıysa, bunu tribün coşkusu sağladı..
FUTBOLCULARA da hak vermemek elde değil.. Nasıl oynasınlar ki! Beşiktaş ikinci, G.Saray ise üçüncü teknik direktörüyle sahada.. Önümüzdeki sezon kimlerin gideceği, hangi futbolcuların kalacağı da 3 aşağı, 5 yukarı belli.. Ligde şampiyonluk iddiası yok.. Kimin için oynacaklardı ki? “Kim gidecek?” noktasında bir tespit yapmak şart.. Kalecisiz kaleye kafayla gol atamayan Bobo, herhalde gidici olacaktır..
DERBİNİN teknik analizini yapma konusunda isteksizim.. Çünkü özellikle yabancılar “Bitse de gitsek” havasındaydılar.. Yerliler arasında da bir tek Toraman gözüme çarptı, “Ne de olsa G.Saray derbisidir, yenilmek olmaz” diyordu.. Guti top filan oynamadı ama “Quaresma ne yaptı?” diye sorsanız, sonucu etkileyecek aksiyonu yoktu..
EN çok dikkatimi çeken durum, Beşiktaş’ın 17 yıl önce oynanan ve Beşiktaş’ın hakettiği bir şampiyonluğa malolan A.Gücü-G.Saray maçını hâlâ unutmamış olmasıydı.. İnönü’de ne zaman bir G.Saray derbisi olsa, seyirci 1993-94 sezonundaki 8-0’lık o maçtan dem vuruyor.. “O ayıbı unutmadık” diyor adeta.. Dün de “G.Saray kümeye” diye ince ince kafa yaptılar.. Sonuçta ortada “iddia” yoksa derbinin de tadı ve havası olmuyor.. Beşiktaş daha fazla motiveydi.. Çünkü kupa ve Avrupa iddiası var.. Bu da 2 dakikadaki 2 golle ortaya çıktı.. O kadarı bile şu G.Saray’a yetti..
Beleştepe
STADA Taksim’den yürüyerek geldim.. G.Saraylı bir grubun arasına düştüm.. “Beşiktaş derbisine gelmek F.Bahçe’ye oranla çok daha rahat” diyorlardı.. Arada geçmişten gelen bir dostluk da yok değil hani! Anladım ki, Beşiktaş’ın derdi G.Saray taraftarıyla değil, takımıyla..
BU arada Beleştepe tıklım tıklımdı.. Bu kadar “gazı” düşük bir derbide bile full çekmişti.. Oradaki seyirci sayısı, İBB’nin toplam seyircisinden fazlaydı.. O tablo, kupa açısından içimi rahatlattı.. Bu seyirci, takıma kupayı da aldırır..
