Haberin Devamı
Haberi okuyunca nedense aklıma Başbakan Erdoğan geldi..
İçi gitmiştir!
Özenmiştir..
“Doğrusu bu demiştir, başbakan dediğin bu kadar güçlü olmalı.. Masaya yumruğunu vurdu mu herkes titremeli.”
Eminim böyle düşünmüştür..
Haber şu..
Rusya Başbakan’ı Putin, kriz nedeniyle fabrikasını kapatan, işçilere para ödemeyen patronları toplamış bir güzel fırçalamış..
Ya paraları ödersiniz ya da fabrikalarınızı millileştiririm demiş. Sonra cebinden bir anlaşma metni çıkarıp önlerine atmış. Patronlar da kuzu kuzu imzalamışlar.
Erdoğan’ın içi gitmiştir dediğim olay bu..
Bu kanıya nasıl mı vardım?
Erdoğan hep böyle olmak istiyor da ondan..
Haa, ilk bakışta helal olsun Putin’e denilebilir.. İşçilerin hakkını korudu, şımarık patronları hizaya soktu.. Bravo!..
Başbakan dediğin böyle olmalı..
İlk bakışta böyle de..
Ya son bakışta!
(Bravo, güçlü adam diye alkış tutarken bir bakmışlar ki her şey iki dudak arasına kalıvermiş.)
Erdoğan da benzer şeyler yapmak istiyor.. Sık sık kredi dağıtmakta cimri davranan, kılı kırk yaran bankaları suçluyor..
Üçüne beşine bakmayın isteyene para verin diye zorluyor..
Ama..
Masaya yumruğunu vuramıyor.. Bankana el koyarım diyemiyor..
Niye mi?
Bizde biraz demokrasi var.. Biraz da serbest piyasa ekonomisi.. Bağımsız yargı.. Özgür medya..
Erdoğan’ın elini bağlıyor tabii..
Hal böyle ama Erdoğan zaman zaman Putinvari bir çizgiye de kayıveriyor..
Mesela; ‘AKP değil, AK Parti’ derken; “Herkes böyle yazmaya mecburdur”
dedi..
Mecbur!..
(Ben edep meselesinden çok mecbur meselesine taktım.)
Nasıl yani!
Başbakan talimat verecek herkes onun dediği gibi yazacak.. Burası Putin’in Rusya’sı mı?
Ben yatıp kalkıp yüzde 38’e şükrediyorum.. Yerel seçimlerde de yüzde 47 çıksaydı, yüzde 49-50 falan..
Valla roller değişirdi..
Zapturapt konusunda bu kez Putin, Erdoğan’ı örnek almaya başlardı..
ZAHİD BEY KABİLİYETLİ ADAMMIŞ..
Kemal Karpat Hoca’nın Başbakan’a bir çağrısı vardı.. Diyordu ki; “Büyük entelektüel kabiliyete ihtiyaç duyulan bir dönem yaşıyoruz, ama sizin seçtiğiniz adamlar bu kabiliyetten yoksun.”
Aslında iktidar, kabiliyetli adam buluyor bulmasına da buldukları adamların kabiliyeti Karpat Hoca’nın bahsettiği kabiliyet değil..
Kabiliyetleri başka türlü..
Mesele RTÜK Başkanı Zahid Akman..
Kabiliyetli.. Alman yargısına göre, müthiş bir kabiliyet.. İddia doğruysa kurdukları organizasyon ‘şeytan’ın aklına gelmez..
Sen git Almanya’ya ‘Somalili çocuklara yardım’ diye ‘euro’ları topla.. Sonra Eyüp sırtlarında buharlaştır..
Kabiliyet ister..
Böyle bir iş yapmışsa bunu Başbakan’dan gizlemek de kabiliyet ister.. Siyasetteki arkadaşlarına çaktırmamak.. Başbakan bilse RTÜK’ün başına koyar mıydı?
Hissettirmemiş..
Kabiliyetli..
İddialar ortaya atıldıktan sonra o görevde tutunmak da kabiliyet meselesi.. Hiçbir şey yokmuş gibi davranmak.. Hatta, AKP’yi yıpratma çabası gibi göstermek.. Başbakan Yardımcısı Arınç’ın istifa çağrısını bile anında tekzip etmek.. Medyanın kafasını karıştırmak.. O konuşma yapılmamış süsü vermek..
Kabiliyet ister..
Dedim ya Zahid Bey kabiliyetli adammış..
Bakalım aynı kabiliyeti kendini savunurken de gösterebilecek mi?
