Küçük adamın dev başarısı

Merakla beklenen “Hobbit” üçlemesinin ikincisi “Hobbit: Smaug’un Çorak Toprakları” bugün vizyonda. Tüm dünyayla aynı gün Türkiye’de gösterime giren filmin ilki 1 milyar doların üstünde hasılat yapmıştı.

JR.R. Tolkien, “Yüzüklerin Efendisi” üçlemesiyle nasıl dünya edebiyat okurlarının kalbini on ikiden vurduysa, Peter Jackson da bu büyülü romanı beyaz perdeye uyarlayarak sinemaseverleri avcunun içine almıştı. Çünkü Tolkien’in efsanevi Orta Dünyası, Hobbitler’i, Elfler’i daha önce de beyaz perdeye uyarlanmaya çalışılmış ama her girişim okurlar ve sinema tutkunları için hayal kırıklığı olmuştu.

Üçlemeden olmaz

Ancak sonra sahneye Peter Jackson çıkmış ve hayaller gerçek olmuştu. Fakat her güzel şey gibi seri bitmiş ve izleyiciler büyük bir boşluk içinde bulmuşlardı kendini. Üstelik Tolkien çok eser vermiş bir yazar da değildi. Neyse ki, “Yüzüklerin Efendisi”ni özleyenler için sanki eski bir dostla yıllar sonra, “o günleri” yad eder gibi bir buluşma için başka bir malzeme vardı. “Yüzüklerin Efendisi” romanın ön hazırlığı niteliğindeki “Hobbit” kitabı. Böylece Jackson bu kitabı da beyaz perdeye taşıdı. Hem de üç film halinde. Elbette ünlü yönetmenin hayranlarını tek filmle evlerine göndermesini kimse beklemiyordu. Hem ticari hem de duygusal açıdan.

Böylece karşımıza ‘’Hobbit: Beklenmedik Yolculuk’’ çıktı. Ancak, başlı başına bir film olmaktan ziyade daha çok bir filmin girişi niteliğindeydi. Oysa “Yüzüklerin Efendisi” üçlemesinin her biri kendi içinde de başlı başına bir sinema şöleniydi. Ne yalan söyleyelim tam da bu yüzden “Hobbit”in ilk filmi izleyiciyi hayal kırıklığına uğratmıştı. Yine de Tolkien’in o görkemli dünyası hatrına ikincisini merakla bekledik.

İkinci film; “Hobbit: Samug’un Çorak Toprakları” daha hareketli. Hikayenin baş kahramanı yine Bilbo Baggins. Küçük dev adamımız Büyücü Gandalf ve Thorin Meşekalkan’ın başını çektiği 13 cüceyle birlikte, Yalnız Dağ’ı ve kayıp Erebor Cüce Krallığı’nı bulmak için koyulduğu maceralı serüvene kaldığı yerden devam ediyor. Apar topar çıktıkları yolculuğun başlangıcını atlatmışlar ardık. Doğuya doğru ilerlemeye devam ediyorlar. Yolda da türlü türlü maceralar yaşıyorlar. Kuyutorman’da deri değiştiren Beorn’a yada Tehlikeli Orman-elflerine karşı mücadele ediyorlar. Nihayet Yalnız Dağ’a vardıklmarında ise en büyük tehlikeyle yüzleşiyorlar. Çünkü burada, tüm yaratıklar içinde en korkutucu olanı, kahramanlarımızın cesaretlerini, dostluklarını ve yaptıkları yolculukları sınayacak bir yaratık var: Ejderha Smaug.

Not: Gri Gandalf’ı yine Ian McKellen; hikayenin merkezindeki Bilbo Baggins’i Martin Freeman; ve Thorin Meşekalkan’ı da Richard Armitage canlandırıyor.

Tolkien’in sürpriz kitabı ay sonunda

Orta Dünya’nın kapılarının açıldığı ilk kitap “Hobbit”, masal kitabı gibi dursa da, aslında “Yüzüklerin Efendisi” serisinin öncülü olduğu bilinen bir gerçek. Peter Jackson’a üç filmlik bir seri çıkaracak kadar ilham veren kitabın yayımlanma serüveninin de hayli ilginç olduğunu J.R.R. Tolkien hayranları bilir: 21 Eylül 1937’de yayımlanan kitap resimli bir eserdir; resimler ve haritalar da Tolkien tarafından çizilmiştir. Bu kitap İthaki Yayınları tarafından ay sonunda “J.R.R. Tolkien’den Hobbit Resimleri” adıyla yayımlanacak. Kitap, Tolkien’in “Hobbit” kitabını nasıl resmettiğini anlatırken yazarın Hobbitler’i ve Orta Dünya’yı nasıl bir hayal gücüyle yazdığını gösterirken ilginç bilgiler de sunuyor. Mesela “Hobbit” kitabının ünlü ilk cümlesi olan “Topraktaki bir oyukta bir Hobbit yaşardı” cümlesinin ilk olarak bir sınav kağıdına karalandığını... Ama bu kağıt kayıp. Ancak hatırlarsak bir-iki sene önce Hobbitler’in bazı çizimleri İngiltere’deki Bodleian kütüphanesinde bulunmuştu.