Hastane ‘öldü’ diye verdi mezara giderken canlandı

Mersin’de şoförlük yapan 34 yaşındaki Sedat Mıdıklı’nın 31 yaşındaki eşi Remziye Mıdıklı, geçtiğimiz 1 Mayıs’ta Mersin Çocuk Hastanesi’nde doğum yaptı. 5.5 aylık doğduğu için bir süre kuvözde bakım altında tutulan ve kayıtlara ’Mıdıklı bebek’ olarak geçen erkek bebek, aynı gün saat 18.30’da ’öldü’ denilerek belgesiyle anne Remziye Mıdıklı’nın ablası Halime Ünver’e teslim edildi.

Bebek, babası Sedat Mıdıklı ve baldızı Halime Ünver tarafından Şehir Mezarlığı’nda toprağa vermek üzere alındı. Yolda Halime Ünver, otomobilde dizlerinin üzerinde tuttuğu ceset torbası içindeki bebeğin sıcaklığını hissederek, “Bebek yaşıyor” diye bağırdı. Torba açılınca bebeğin nefes alıp, bacağını hareket ettiğini gören baba ve baldızı onu hemen aynı hastaneye götürdü.

İhmal iddiası var

Yapılan görüşmeler sonucunda ölüm belgesi düzenleyen hastane, bu kez yeni bir hasta giriş belgesiyle yatışını yaparak tedavisine başladı. 5.5 aylık doğan bebek, 4 Mayıs’ta hayatını kaybetti ve hastane bebek için ikinci kez ölüm belgesi düzenleyerek aileye teslim etti. Olayda ihmal olduğunu öne süren Mıdıklı çiftinin Cumhuriyet Savcılığı’na yaptığı şikayet üzerine Mersin Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. V.K.’nın eşi olan Dr. A.K.K. ile üçü ebe hakkında soruşturma açıldı. Savcılık, Toroslar Kaymakamlığı’dan doktor ve 3 ebe hakkında soruşturma izni istedi. Bilirkişi doktor ve 3 ebenin bir kusuru olmadığını bildirilince, kaymakamlık izni vermedi. Ailenin karara yaptığı itiraz da Adana Bölge İdare Mahkemesi’nce reddedildi. Aile ise hastane hakkında geçtiğimiz günlerde 300 bin TL’lik maddi ve manevi tazminat davası açtı.

‘Ayakları oynuyordu’

Baba Sedat Mıdıklı, “Baldızım, ben ve annem çocuğu mezarlığa götürüyorduk. Baldızım, ’Çocuk sıcak, hareket ediyor’ diye bağırdı. Annem ceset torbasını açtı ve çocuğumuzun nefes aldığını gördük. Ayakları ve parmakları oynuyordu” dedi.

‘Bebeğimizi kuvöz yerine normal odada beklettiler’

ACILI baba Sedat Mıdıklı “Hastaneye götürdüğümde, ’Ölü diye teslim ettiğiniz yaşıyor, acil müdahale edin’ diye bağırınca herkes şok oldu. Önce çocuğu müdahale odası gibi bir yere aldılar. Orada uzun süre beklediler. Kuvöze koymak yerine normal bir odada beklettiler. 2 saat geçtikten sonra yeniden girişini yapmak zorunda kaldılar. Ben çocuğumu canlı getirdim. İlk ölüm raporu 01.05.2014 ölüm saati 18.30 yazıyor. Yeniden hastaneye kabul edilişi ise 21.48 olarak kayıtlara geçildi. Hastanede 3 gün yaşadıktan sonra solunum yetmezliğinden dolayı hayatını kaybetti. İkinci ölüm raporu da 04.05.2014 ölüm saati 21.03 olarak kaşeli imzalı bir şekilde yeniden ölüm belgesi düzenlenerek bize teslim edildi. İhmaldir. Bu nedenle savcılığa suç duyurusunda bulunduk.”