Gazete Vatan Logo

'Dijital belgelerin gerçek olduğu kanaatine varıldı!'

Balyoz davasında gerekçeli karar açıklandı

'Dijital belgelerin gerçek olduğu kanaatine varıldı!'

Balyoz” davasında bin 435 sayfalık gerekçeli karar tamamlandı. Kararda, “tüm dijital belgelerin gerçek olduğu kanaatine varıldığı için bilirkişi heyeti oluşturulmadığı” belirtildi.

Balyoz Planı” davasının gerekçeli kararında, emekli Orgeneral Çetin Doğan liderliğindeki yapılanmanın, darbe
harekatını ”ellerinde olmayan nedenlerle” tamamlayamadığı bildirildi.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan gerekçeli kararda, şu ifadeler yer aldı:

Dijital belgelerin gerçek olduğu kanaatine varıldı

”Mayıs 2003’te Çetin Doğan’ın kalp ameliyatı olması ve Ağustos 2003’te emekli edilmesi gibi nedenlerle Çetin Doğan liderliğindeki cunta yapılanması, darbe harekatını, ellerinde olmayan nedenlerle tamamlayamadı.”

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, 325 kişinin ceza aldığı Balyoz davasının gerekçeli kararını açıkladı. Heyetin hazırladığı 1435 sayfalık kararın ilk 148 sayfasında mağdur ve sanıkların isimleri sıralandı. 148-232. sayfalar arasında tüm iddianamelerin özeti, 232-249. sayfalar arasında savcılık mütalaasının özeti yer aldı. Kararın 249-759. sayfalar arasında sanıkların daha önce yaptıkları savunmalar, 759-954. sayfalar arasında dosyadaki deliller özetlendi. Gerekçeli kararın en önemli bölümlerinden olan 954-1062. sayfalarda delillerin değerlendirilmesi yapıldı. Kararın 1062-1435. sayfaları arasında ise sanıkların durumları değerlendirildi.

"SANIKLARIN HEPSİNİN PLANDAN HABERİ VAR"

Delilerin değerlendirilmesi başlığı altında çarpıcı ifadeler aldı. Sanıkların her birinin Balyoz Darbe planından haberinin olduğuna dikkat çeken mahkeme, "Sanıkların sübuta erdiği kabul edilen sanıkların her birinin darbe harekatı ile ilgili çeşitli görev aldıkları, harekattan ve boyutundan haberdar oldukları, her bir mahkum sanıkların eyleminde nedensel bağının bulunduğu, bu şekilde haklarında mahkumiyet kararı verilmiştir." dedi

"EMEKLİ EDİLİNCE DARBE YAPAMADI"

Davanın bir numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan’a ayrı bir bölümün ayrıldığı gerekçeli kararda, "Doğan’ın Mayıs 2003’te kalp ameliyatı olması ve Ağustos 2003’te emekli edilmesi nedeniyle gibi nedenlerle, Çetin Doğan liderliğindeki cunta yapılanmasının darbe harekatını ellerinde olmayan nedenlerle tamamlayamadığı’ anlatıldı.

"İCRA HAREKATI TAMAMLANAMADI"

Gerekçeli kararda ayrıca "Milli Mütakabat" hükümeti ismiyle harekat sonrasında işbaşına getirilmesi planlanan hükümetin dizayn edilmesi gibi icra aşamasına geçildiği, ancak icra hareketlerinin tamamlanamadığı kaydedildi.

"GENELKURMAY BAŞKANI DOĞAN’I UYARDI"

Harekat planından Genelkurmay Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın haberi olduğunun belirtildiği gerekçeli kararda, "Bu husus(plandan haberdar olunması), Yaşar Büyükanıt’ın seminer sonuç raporunu hukukçulara inceletmesi, KKK’nın Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo’nun oynanmasını talimatları, Genelkurmay Başkanı’nın, sanık Çetin Doğan’ı bu konuda uyarması ile belli oldu." denildi.

"BİLİRKİŞİ RAPORU YARGICI KESİN OLARAK BAĞLAMAZ"

Hukuk dışı bir yapılanma içerisinde, askeri yazışma ilkelerinin geçerli olmasını beklenemeyeceğini belirten mahkeme, bilirkişi raporlarına ilişkin ise şu değerlendirmeyi yaptı:

"Hiçbir bilirkişi raporu yargıcı kesin olarak bağlayamaz."

"SAVUNMA HAKLARININ İHLAL EDİLDİĞİNİ İDDİA EDEMEZLER"

Sanıkların savunma haklarının ihlal edildiği yönündeki itirazlarına da değinen mahkeme, "Kendi mağduriyetlerine kısmen ya da tamamen kendi hareketleriyle neden olan sanıklar, bu durumdan kendi lehlerine sonuç çıkararak haklarının ihlal edildiğini iddia edemezler" ifadelerini kullandı.

"DELİLLERİN ASLI GENELKURMAY’DA"

Dava dosyasındaki belgelerin sahte olduğu yönündeki iddialara ilişkin ise mahkeme, su çarpıcı değerlendirmede bulundu:

"Davadaki belgelerin, Genelkurmay başkanlığı tarafından askeri birimlerde asıllarının bulunduğunun belirtilmesiyle, sanıkların aksi yöndeki savunmalarını bertaraf ederek, mahkemede tam bir kanaat oluşmuştur."

"DOĞAN, AĞZINDAN KAÇIRDI"

Sanık Doğan’ın da bu kez dil sürçmesi olduğunu, amacının bu olmadığının, yanlış söylediği beyan ettiğinin anlatıldığı kararda, "Sanığın bu sözlerinin gerçek amaç ve kastını gösterdiği, sanığın ve seminere katılan ve mahkum olan diğer sanıkların yargılama boyunca seminerde darbe planının görüşüldüğünün saklamaya çalıştıkları bu yönde yoğun gayret gösterdikleri ancak sanık Çetin Doğan’ın savunma sırasındaki bir anlık dalgınlıkla seminerde asıl görüştükleri konunun darbe planı olduğunu ağzından kaçırdığı, diğer deliller de gözetildiğinde bunun bir dil sürçmesi olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığının altı çizildi.

"SİYASETİ KONTROL EDERMİŞCESİNE"

Kararda Sanık Doğan’ın savunmasında meslek hayatı boyunca hiçbir zaman siyasete bulaşmadığını, siyasetle işinin olmayacağını ancak asker olarak Cumhuriyete karşı olacak davranışlara da sessiz kalamayacağını dile getirdiği belirtildi. Çetin Doğan’ın bu savunmasına ilişkin mahkeme ise kararında şu değerlendirmede bulundu:

"Sanığın kişiliği itibariyle seçim yolu ile gelmiş bulunan hükümetlere karşı sanki hükümeti, siyaseti kontrol edermişcesine bir tavır takındığının göstergesi olduğu, sanığın bu sözleriyle ordunun hükümetin üstünde bir konumu olduğu veya ordunun hükümeti denetleme, faaliyetlerini kontrol etme gibi bir görevinin olduğu anlamına geldiği, ancak Cumhuriyeti korumanın her Türk vatandaşının görevi olduğu, hukuk devleti ilkesinde demokrasinin oturmuş olduğu bir ülkede de ordunun görevinin hükümetin emrinde özellikle de dış tehdite karşı ülkeyi korumak olduğu, bu hususun gözden kaçırılmaması gerektiği, eğer halkın kendisini yöneten siyasilerden bir memnuniyetsizliği varsa memnuniyetsizliği giderme yolunun da yine seçim yolu olması gerektiği’ belirtildi.

"YASAL SINIRLAR DIŞINDA, BİR DARBE HAREKATI"

Plan seminerinde yer alan bazı konuşmaların yer verildiği gerekçeli kararda, "Yasal sınırların dışında, bir darbe harekatından söz edildiğinin açık delili olduğu görülmekte olup, seminere katılanların bir kısmının Balyoz Harekat Planından haberdar olduğu, Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo(OEYTS) adı altında bu planı konuştukları sonucuna ulaşılmaktadır" denildi.

"HUKUKA AYKIRILIK BULUNMAMAKTADIR"

Gerekçeli kararda, "Yasal düzenlemeler kapsamında dijital delillerin ele geçirilmesinde ve incelenmesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Dijital delillerin ele geçirilmesine ve incelenmesi aşamalarına ilişkin bir kısım sanıklar ve müdafilerinin itirazları bu nedenlerle yerinde görülmemiştir" ifadeleri kullanıldı.

KİM NE CEZA ALMIŞTI?

- MHP Milletvekili Korgeneral Engin Alan'a 18 yıl hapis

- Orgeneral Bilgin Balanlı'ya 18 yıl hapis

- Emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü'ye 18 yıl hapis

- Emekli Korgeneral Nejat Bek'e 18 yıl hapis

- Eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Şükrü Sarıışık'a 18 yıl hapis

- Emekli Orgeneral Ergin Saygun'a 18 yıl hapis

- Emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri'ye 18 yıl hapis

- Emekli Albay Cemal Temizöz'e 18 yıl hapis

- Emekli Koramiral Kadir Sağdıç'a 18 yıl hapis

- Koramiral Abdullah Can Erenoğlu'na 18 yıl hapis

- Emekli Korgeneral Yurdaer Olcan'a 18 yıl hapis

- Dursun Çiçek, Ahmet Zeki Üçok, Ömer Faruk Ağayarman'a 16 yıl hapis cezası aldı.

- 34 sanık için de beraat kararı verildi.

- 250 sanığın tutukluluk halinin ise devamına karar verildi.

- Mahkeme, duruşma salonundaki 6 tutuksuz sanığın tutuklanmasına, 69 sanık hakkında da yakalama emri çıkarılmasına karar verdi.

Haberin Devamı