Gazete Vatan Logo

Firuze'yi arayan çılgın beşli (2)

Kısa yoldan şöhrete ulaşmak isteyenleri anlatıyor Neredesin Firuze... Popstar, BBG gibi yarışmalara da gönderme yapıyor

* Yarışmalarla kalıcı olunabilir mi?
İstisnalar belki olur ama bu yolda bence iki tür insan var. Biri bu işi gerektiği gibi yapan, eğitim alanlar, biri de çok şöhret olmak isteyip 15 dakikalığına şöhret olanlar. Geçen sene BBG yarışması vardı, o çocuklarla yatıp kalktı herkes, şimdi neredeler?

* Bir şey yapmadıkları için unuttuk onları...
Çünkü, iyi yaptıkları bir meslekleri yok, şöhret olmayı gerektirecek bir durumları yok. Türkiye'nin en iyi taksi şoförü olursanız ünlü olursunuz, başarılı olursunuz ve para kazanırsınız. Ben çok emek harcadım, indim, çıktım, şöhret olmak için bir şey yapmadım, şöhret bana geldi.

* Film için yaptığınız yorumda, "Mahallede arkadaşlarla oyun oynuyorduk, yönetmen de bir kamera göndermiş" demişsiniz...
Valla öyle. Çok eğlenerek, çok güzel oynadık. Gördüğün gibi kazık kadar adamlar sizin röportajm çekimleri başladığından beri eğleniyor. Bizim yaşıtlarımız takım elbiseyle dolaşıp banka müdürlüğü filan yapıyor!

Ragıp Savaş: Hem komik, hem acıklı... Hikayesi müthiş
* Filmde kayıp giden bir yıldız adayısınız. Neler hissetiniz bu rolü oynarken?
Filmde Özcan Deniz'in hikâyesi anlatıldı ama tam olarak Özcan Deniz'in hayatını oynamadık. Filmde sadece esinlenmeler var Özcan'ın hayatından... Levent Kazak ve Ezel Akay'ın yarattığı bir şehir masalı var. Komik sahneler var ama çok acıklı giden bir hikâye de var. Ben işte öyle bir roldeyim.

* Yırtmak isterken kayıp giden Melih rolü...
Evet. Biliyorsunuz birçok insan şöhret olmak için zorluyor kendim, bazen ilk basamakta kalıyor. Öyle biriyim filmde. Hayri, yani Haluk Bilginer Melih'i star yapmak istiyor, çalışmalar yapıyor ama olmuyor, ters gidiyor her şey. Sonra Almanya'da Sansar diye bir kadın var, onun elinden Özcan'ı alıyorlar. Melih bir kenarda kalıyor, yeni yıldız adayı Ferhat oluyor. Çok acıklı. Melih'in afişleri indiriliyor, bir kenara anlıyor.

* Tiyatro oyuncususunuz, filmde şarkı söylediniz. Bu nasıl bir tecrübeydi?
Aslında bu film için şan dersi almadım. Şarkı söylemek biraz tanrı vergisi, şarkı söylemek için Ender Akay'la çalıştım.

* Sizin için Neredesin Firuze ne ifade ediyor?
Bir kere film gerçekten çok eğlenceli... Renkleri, oyuncuları, hikâyesi müthiş. Fimde elektriğimiz çok iyiydi. Gördüğün gibi bu olumlu hava hâlâ devam ediyor.

Filmin Ferhat'ı Özcan Deniz: "Herkes gülerken ben ağlayacağım"
* Bu sizin hikâyeniz. Filminiz çekildiği için kendinizi şanslı biri olarak görüyor musunuz?
1996'dan beri çekmek istediğim bir hikâyeydi bu. Omurga hikâye benim. Bir kere bunun sinemaya aktarılmış olması beni çok heyecanlandırıyor.

* Siz şarkıcısınız, sonra imaj değişikliği, Asmalı Konak'taki rolünüz... Sürekli basamak atlıyorum diye düşünüyor musunuz?
Bir kere beni bugüne kadar izleyici hep otoriter, baskın rollerde izledi. Bu artık değişiyor.

* Maço imajını bir elbise gibi giymiştiniz...
Evet doğru söylüyorsunuz. Hep baskın karakterleri oynadım. Karizmatik, yakışıklı gibi... Bu kez komedi oynuyorum. Diğer özelliklerin hiçbiri yeni rolümde yok. Yakın dönemlerde karizmatik rollerde oynamak ve hemen ardmdan böyle bir rolle izleyici karşısına çıkmak artı haneme yazıldı.

* Yani kendi hayatınızı oynadığınızda karizmatiklik, maçoluk bir yanda kaldı...
Evet. Çünkü ben öyle biri değilim.

Prestij ailesi'ni anlatmıyoruz
* Nasıl birisiniz?
Gördüğün gibi. Enerji dolu, heyecanlı, yapmak istediği çok şey olan, inançlı, öğrenmeye meraklı, tutkulu bir şaşkın ördeğim aslında.

* Aman hayranlarınız etkilenmesin?
(Gülüyor) Geçenlerde bir arkadaşımın karısıyla tanıştım. Karısı beni ilk kez görüyordu. "Aa Seymen Ağa'yla hiç ilginiz yok" dedi. "Ben buyum" dedim.

* Siz bu filmi çekerken şunu düşündünüz mü: "Nereden nereye geldim, yolun başında nasıldım?.."
Birçok kişi bu filmi izlerken çok gülecek, ben ağlayacağım. Benim için çok başka bir hikâye bu, çünkü kendimi oynuyorum. Her şeyi düşünüyorum, etkileniyorum. Yola çıktık gidiyoruz, ben şu noktada iyi şeyler yaptığıma inanıyorum.

* Eski arkadaşlarınız, birlikte çalıştığınız insanlar geçmişe yönelik hikâyelerin ortaya çıkmasından rahatsız oldular. Sizin rahatsızlık duyduğunuz bir nokta yok mu?
Kimse korkmasın kimsenin kirli çamaşırları bu filmde ortaya serilmiyor. Hikâye Prestij Ailesi'nin hikâyesi değil, benim hikâyem.

* Ya Firuze? Size sihirli değneğini uzatan kadın? O kadını bir daha görmediniz mi?
Firuze'yi çok görmedim. Tanımadım. Zaten filmde de Firuze'nin bize yaşattıklarını çektik. Hayatımda da öyle.

Muhteşem Süleyman'ı oynamak istiyorum
* Oyunculukta ilerlemek istiyorsunuz, çok oynamak istediğiniz bir rol var mı?
Muhteşem Süleyman'ı oynamak istiyorum.

* Popstar yarışmasını izlediniz mi? Sizin film tesadüfen şöhret olmayı çok da konuştuğumuz günlere denk düştü...
Bu kadar olur yani! Bugün sizin gazetenizde okudum, on binlerce kişi sokaklarda sıra bekliyordu. İnanamadım.

* Siz de o gençler gibi miydiniz?
20 yaşına geldikten sonra ortaya çıkıp da şöhret olacağım demek bana biraz garip geliyor. İstisnalar olabilir ama biraz zor. Bir kere ben kendimi bildiğimden beri sahne aşkıyla yanıp tutuşuyorum. Hâlâ konser izlemeye gidemem ben, hep sahnede olmak isterim, oturaram.

* Neredesin Firuze dokuz günlük bir hikâye, siz o günlerin ardından çok yol aldınız. Devamı var mı, olacak mı?
Yazmaya devam edeceğim ama kitap değil, film yapılmak üzere hayatımı yazmaya devam edeceğim. Bu nasıl bir müzik adamı olduğumu anlatıyor, inşallah gerisi de gelir. Yeni film, kendi hayatım, yeni albümüm, 2004 benim altın yılım olacak.

Haberin Devamı