Gazete Vatan Logo

Merkez Bankası faiz kararı açıklandı mı, ağustos ayı faiz kararı ne zaman açıklanacak, saat kaçta? Merkez Bankası toplantısı bugün mü, faiz kararı ne olur?

Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu faiz kararı ekonomi piyasası tarafından yakından takip ediliyor. Merkez Bankası bir önceki toplantısında politika faizini değiştirmeyerek yüzde 14 seviyesinde sabit tutmuştu. Öte yandan toplantı öncesinde dolar güne 17,94 lira seviyelerinden başladı. Ayrıca Anket sonuçlarına göre, ekonomistlerin tamamı politika faizinin yüzde 14'te sabit tutulacağını öngörüyor. Peki, Merkez Bankası toplantısı ne zaman, hangi gün, bugün mü? Merkez Bankası faiz kararı açıklandı mı, saat kaçta açıklanacak, faiz kararı ne olur?

Merkez Bankası faiz kararı açıklandı mı, ağustos ayı faiz kararı ne zaman açıklanacak, saat kaçta? Merkez Bankası toplantısı bugün mü, faiz kararı ne olur?

Merkez Bankası faiz kararı ve toplantısı merakla bekleniyor. Merkez Bankası PPK toplantısı faiz kararı için ekonomi gündemi sık sık kontrol ediliyor. Faiz artırımı olup olmayacağı merak konusu olurken, Merkez Bankası faiz kararı açıklandı mı, ağustos ayı faiz kararı saat kaçta açıklanacak? sorularına da yanıt aranıyor.

Merkez Bankası faiz kararı açıklandı mı, saat kaçta açıklanacak?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında bugün toplanacak.

Saat 14.00'te yılın yedinci faiz kararı açıklanacak. Banka bir önceki toplantıda politika faizini değiştirmeyerek yüzde 14'te sabit tutmuştu.

Merkez Bankası faiz kararı ne olur?

Ekonomistlerin katıldığı anketlere göre faizin bu ay da yüzde 14'te sabit kalması öngörülüyor. Öte yandan Merkez Bankası, 2022 yılında henüz yüzde 14'lük faiz oranında hiçbir değişikliğe gitmedi.

Küresel piyasalar, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) temmuzdaki toplantı tutanaklarında ekonomik görünümdeki hızlı değişim ve Fed üyelerinin karar almalarını zorlaştıran ekonomik çerçeveye yapılan vurgu sonrası negatif seyrederken, yurt içi piyasalar Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) bugün açıklayacağı faiz kararına odaklandı.

Haberin Devamı

Merkez Bankası (TCMB) 2021 yılını, eylül ayında başladığı seri faiz indirimleriyle kapatmıştı. Merkez Bankası eylül ayında 100 baz puan, ekim ayında 200 baz puan, kasım ayında ise 100 baz puan, aralık ayında ise 100 baz puanlık faiz indirimi yapmıştı. Böylece 4 ayda toplamda 500 baz puanlık indirimle faiz yüzde 14'e çekilmişti.

2022'de sabit kaldı

Merkez Bankası, 2022 yılında ise faizde bir değişikliğe gitmedi. Ocak ayından itibaren değişiklik yapmayan Merkez, faizi yüzde 14'te sabit bıraktı.

TCMB anketi

Öte yandan piyasada genel beklentiler faizlerin sabit tutulacağı yönünde olurken TCMB'nin Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına ilişkin ekonomistlerin tahminleri şöyle:

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), ağustos ayı "Piyasa Katılımcıları Anketi" sonuçları geçtiğimiz günlerde yayımladı. Katılımcıların BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı'nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde olduğu gibi bu anket döneminde de yüzde 14 oldu. TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi de bir önceki anket döneminde ve bu anket döneminde yüzde 14,00 olarak gerçekleşti.

Haberin Devamı

Sparta&Co Kurucu Ortak Taner Özarslan Milliyet'e yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı: "Piyasaya bir artırım sinyali veya indirim sinyalini vermiş değil. Bir artırım ya da indirim sinyali vermemiş olduğu için beklentimiz değişim olmayacağı yönündedir.

Ancak Merkez Bankası’nın 2022 olmasa da 2023 enflasyon tahminine göre para politikasında faizi güncelleme gerekliliği bulunmaktadır. Aksi halde enflasyonist baskı özellikle tüketim eğiliminin yükselen enflasyonda daha fazla artmasından kaynaklı enflasyonist baskı önümüzdeki dönemde de devam edecek ve enflasyon kronik hale dönüşecektir. Gıda fiyatları başta olmak üzere hizmet ve üretici fiyatlarının yansımaları enflasyonda yüksek seyrin korunmasına sebep olacaktır.

Haberin Devamı

Bilinen iktisadi literatürde en genel uygulama olan faiz politikası ve likidite uygulanmakta gecikilirse yüksek enflasyonla daha uzun süre karşılaşmak zorunda kalacağız gibi görünmektedir.

Öte yandan ABD Merkez Bankası (Fed) son toplantısına ilişkin tutanaklarını dün akşam yayımladı. Tutanaklarda, enflasyonun düştüğüne dair hiçbir kanıt olmadığı ve enflasyon "önemli ölçüde" düşene kadar faiz artırımına devam edileceği belirtildi.

Para Politikası Kurulu'nun 21 Temmuz'daki son toplantıya ilişkin özetinde şunlar kaydedilmişti;

Enflasyonda gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışları, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmektedir. Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir. Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adımları para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi için kullanılmaya devam edilecektir.

Haberin Devamı


TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.