Devreye alınıyor! Artık krediye ulaşım...
.
Yeniden yapılandırma ve alacak tahsil süreçlerini hızlandıracak, özellikle, borç ödeme kabiliyetini yitirmiş şirketlerin hızlı şekilde tasfiyesini sağlayacak bir çerçeve oluşturulacak.
İVME (İleri, Verimli, Milli Endüstri) Finansman Paketi ile 3 kamu bankası üzerinden yıl sonuna kadar 30 milyar liralık bir finansman sağlanacak. İş kurmanın hızlandırılması için inşaat izinleri, elektrik bağlama, belediye ile SGK, ticaret sicil müdürlükleri gibi süreçlerde elektronik imza etkinleştirilecek.
Ticaret Bakanlığı, kısa - orta ve uzun vadede ihracat potansiyelinin belirlenerek ihracatın artırılması için ağustosta ihracat master planını açıklayacak.
Katma değeri yüksek ürün ihracatının artırılması amacıyla etki analizleri yapılarak ihracatta devlet yardımlarını yeniden düzenecek. Hedef ürün ve pazarlara odaklanılacak. Turizm Master Planı da eylül ayında kamuoyu ile paylaşılacak.
Bu plan çerçevesinde turizmde hem ülke ve destinasyon çeşitliliğini hem turist sayısını hem de turist başına düşen geliri artırarak 4 yıl içerisinde 70 milyon turist 70 milyar dolar turizm gelirine ulaşma hedefi gerçekleştirilecek.
Plan ile gastronomi, inanç, kültür, golf, kış ve kongre turizmleri başta olmak üzere kıyı turizmine çeşitlilik ve turizm gelirimize katkı sağlamış olacak.
Turizm Geliştirme Fonu ile turizmde bölgesel çeşitliliğin artırılması için yatırımcılar teşvik edilecek. Türkiye’nin uluslararası ticarette bölgesel lojistik üs haline getirilmesi için de Lojistik Master Planı hazırlanacak.
Güçlü bankacılık
Bankacılık sisteminin güçlendirilmesi için tedbir alınacak. Bankacılık sektöründe toplam 100 milyon TL ve üzeri riski olan şirketler, mali yılın kapanmasının ardından 120 gün içerisinde bankalara borç ödeme kapasitesini, likidite riski, kur riski gibi unsurları da içeren mali denetim raporu sunmak zorunda olacak.
Yerli ve milli derecelendirme
Özellikle yabancı sermayenin Türkiye ile olumsuz algı oluşturmasına engel olmak için ulusal kredi derecelendirme kuruluşu çalışmaları yıl içinde tamamlanacak.
Vergide istisna ve muafiyetler azaltılacak. Kurumlar vergisi kademeli olarak düşürülüp rekabetin önü açılacak. Gelire göre artan oranlarda vergilendirme daha etkin hale getirilecek. Beyanname vermenin yaygılaşmasıyla dolaylı vergiler azaltılıp vergi tabana yayılacak.
Vergi stratejisi, “istihdam oluşturma” hedefine oturacak. Vergide gönüllü uyum sistemiyle, mükelleflerin beyanlarının esas olduğu ve ilk inceleme sonrasında sorun görülmediği takdirde süreçlerin tamamlandığı sadeleştirilmiş bir sürece geçilecek. Mükellef dostu bir vergi sistemi için Mükellef Hakları İcra Kurulu kurulacak.
Anglosakson vergi modeli
Milliyet’e değerlendirmelerde bulunan iktisatçı Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu, ekonomide önceliğin reel sektörle bankalar arasındaki ilişkinin normalleştirilmesi olması gerektiğini ifade etti.
Bankalarla reel sektör arasındaki borç yapılandırmalarının birinci öncelik olduğuna dikkati çeken Aslanoğlu, enerji ve inşaat gibi yüksek sorunlu kredilerin yüksek olduğu iki sektörde, sorunlu varlıkların dışarı çıkarılacağı yönündeki çalışmaya dikkat çekti.
‘Dünya çapında olsun’
Öncelikle reel - finans sektörü arasında anjiyo yapılması gerektiğine işaret eden Aslanoğlu, “Reform yolu için öncelikle öne düşen kaya temizlenmesi gerekiyor” dedi. Vergi sistemiyle ilgili çalışmaların uzun süredir devam ettiğini hatırlatan Aslanoğlu, burada belli altyapı oluştuğunu ifade ederek, tüm gelir ve gider beyanlarının şeffaf olduğu bir Anglosakson sisteminin Türkiye için uygun olabileceğini söyledi.
Aslanoğlu, “Toplumsal adalet için de dolaylı vergilerin azaltılması önem taşıyor” dedi. Aslanoğlu, verginin tabana yayılması için vergi oranlarının da olabildiğince düşük tutulmasının önemine işaret etti.
Yerli kredi derecelendirme kuruluşu çalışmalarına da değinen Aslanoğlu, kuruluşun uluslararası düzeyde değerlendirme yapabilmesi için sadece Türkiye’ye ve Türk şirketlerini değil, Avrupa, Ortadoğu, Asya ve Afrikalı şirketlerini değerlendirerek işe başlaması gerektiğini ifade etti. Aslanoğlu, “Dünya çapında bir derecelendirme kuruluşu olabilir, çok da iyi olur” diye konuştu. (Mithat Yurdakul/MİLLİYET)
