‘MİT operasyon yapabilir ama yakalanmamalı’

Haberin Devamı

Emekli Büyükelçi Bölükbaşı: Uluslararası Adalet Divanı, Nikaragua’da kontra gerillalara silah sevkiyatı yapan ABD’yi yargılamış ve tazminata mahkum etmiştir.

Emekli Büyükelçi, eski MHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Bölükbaşı, “MİT gizli operasyon yapabilir ama yakalanmamak kaydıyla” derken, Esad sonrası yönetime kimin geleceğinin büyük önem taşıdığına dikkat çekti. Bölükbaşı, “Esad’ın yerine El Kaide gelecekse, önce Türkiye ayağa kalkmalı” dedi. Bölükbaşı VATAN’ın sorularını yanıtladı:

‘MİT operasyon yapabilir ama yakalanmamalı’



- TIR’lar yakalanıyor, MİT’in olduğu söyleniyor. İçinde ne olduğu tartışılıyor...

Eğer bu TIR’lar silah taşıyorsa ve bu savcılara ihbar şeklinde geliyorsa, üzerinde durmak lazım. Başbakan ‘İznim olmadan arayamazsınız’ dedi. Ancak MİT yasasının 26. maddesi, MİT mensuplarının görevlerini ifa ederken işledikleri iddia edilen bir suçtan dolayı soruşturmalarını Başbakanın iznine bağlar. Suç işleyip işlemediklerini TIR’ların içini arayarak tespit edersiniz.

- Meselenin uluslararası hukuktaki yeri önemli sanıyorum...

BM’nin temel belgelerine göre, bir devlet, başka bir devlette süregelen iç çatışma, iç savaşta taraflardan birine silah ve mühhimmat yardımı yapamaz. Uluslararası hukukta başka bir devletteki iç çatışmaya silah ve mühimmat yardımıyla taraflardan birine müdahale ederse, bu devlet sorumluluğunu ortaya çıkarır. Nitekim Uluslararası Adalet Divanı, ABD- Nikaragua davası var. Divan, kontra gerillalara silah sevkiyatı yapan ABD’yi suçlu bulmuştu.

- Türkiye son olaylarla bir riske girmiş midir?

Eğer bir silahsevkiyatı yapılıyorsa, Türkiye’nin uluslararası imajı zedelenir. Üstelik bu sevkiyat El Kaide, El Nusra gibi gruplara gidiyorsa, bu imajı bakımından büyük sorundur. Tüm dünyanın üzerinde ittifak ettiği bir tek terör örgütü varsa, El Kaide’dir. AKP hükümetinin izlediği dış politika sonucu maalesef yeni komşularımız oldu.

Tüm istihbarat örgütleri operasyonlar yapıyor ama MİT’in TIR’ları yakalanıyor...

Her çıkardığı TIR yakalanıyorsa, burada bir sorun vardır. MİT gizli operasyon yapar. Ama yakalanmamak kaydıyla.

- Suriye ile ilgili korkunç fotoğraflar gördük...

Esad’ın bir tiran olduğu fotoğraflardan önce de ortadaydı. Sayın Başbakan Brüksel’de “Esad’in yerine kim gelecek sorusundan bıktık” dedi. Bıkmaması lazım. Çünkü yerine El Kaide gelecekse, önce Türkiye’nin ayağa kalkması lazım.

- Hükümetin, “paralel devlet” dediği yapıyla mücadelesi ilginç noktalara ulaştı...

Cumhuriyet, tarihinin en ağır kriz sarmalının içinden geçiyor. Her şeyin çivisinin çıktığı, at iziyle it izinin birbirine karıştığı bir fetret dönemi. Devletin kurumları birbiriyle kıyasıya mücadele içine girmiş. Yolsuzluk iddialarıyla başlayan soruşturmaların ana mecrasından saptırılması için hükümetin hummalı bir faaliyet gösterdiği görülüyor. Ortada iki şaibeli taraf var. Birisi devletin içine sızmış paralel devlet gibi hareket eden bir cemaat yapılanması. İkincisi ise yolsuzluk iddialarına bakan düzeyinde muhatabı olmuş ve bunu örtmek için soruşturmanın mecranı değiştirmek için gayret sarf eden bir siyasi yapı. Türkiye bu savaşın arasına sıkışmış vaziyette.

- Uzun vadede ne öngörüyorsunuz?

Hayrına ne olmasını beklerseniz derseniz bu iki şaibeli yapının hukuk kuralları içinde hesap vermesi gerekir. Bu yapı AKP ile birlikte elele, kolkola aynı yağmurda ıslandıkları 11 yıl boyunca bazı davalarda kanunsuzluk yaptıysa, kumpas kurduysa, o hukuksuzluğun hesabının sorulması gerekir. Cemaatin tüm kumpaslarına iktidar da ortaktık.

- Bu savaş biter mi?

Cemaatle hükümet arasındaki savaşı çok şeye benzetmek mümkün. Psikolojik harekat, taktik var, süngü savaşı. Bir nükleer savaşa tırmanma temayülü gösteriyor. Soğuk savaş döneminde ABD ve SSCB’nin kıtalar arası füzeleri vardı. Bu füzeler karşılıklı birbirini imha edeceği için kimse bunu ateşleyemezdi. Burada MAD’e (Mutual Assured Destruction- Karşılıklı birbirini yok etme) doğru gidiiliyor.

’Sezar olmadan Brütüs olmaz’

- Yargıda, emniyette yapılan atamalar ‘paralel yapı sorunu’nu çözer mi?

Ben emri kanunlardan ve vicdanlarından alan şerefli Türk hakimlerinin olduğuna inanıyorum. Onlar bu işi çözecektir. Görevden alınan Ergenekon, Balyoz savcı ve hakimlerini de hiç savunacak değilim.

- Neden?

Onlar yaptıklarının hesabını -ilerde ortaya çıkarsa - vereceklerdir. Eğer milli orduya karşı bir kumpas kurulmuşsa, bu kumpası kuran organizasyon içinde bunların rolü var mı araştırılacaktır.

- Bir paralel yapı böylesine bir gücü nereden alıyor?

Cemaat bu gücü 11 yıldır kimden bulmuştu, AKP’den. Başbakan şimdi “dost modern darbe” diyor. Başbakan, kim Sezar kim Brütüs doğru tespit etmeli. Sezar olmadan, Brütüs olmaz.

‘Alan için üç seçenek var’

- Cezaevindeki MHP milletvekili Engin Alan’ın durumu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Olayın özeti şu: PKK’lılar Meclis’te, Engin Alan hapiste. 5 PKK yandaşının TBMM’ye gelip inanmadıkları milletvekili yeminini etmelerinden sonra tek Alan’ın içerde kalmasını, milli vicdan kabul etmez. Bu ayıbı temizleyecek olan TBMM’dir. Genel af, yeniden yargılanma deniliyor, bir de 3. bir seçenek var.

- Nedir o?

Engin Alan, İmralı’daki terörist başıyla takas aracı olarak kullanılacağı bir genel affı kabul etmez. Yeniden yargılanmaya gelince; burada MHP’nin de bir hassasiyeti olduğu anlaşılıyor. O da şu: Yeniden yargılanma Balyoz ve Ergenekon gibi davalar için açılırsa, bu genişletilip İmralı canisi ile hüküm giymiş PKK’lıları da içine alacaktır. Üçüncü seçenek, TBMM’nin onuruna ve haysiyetine sahip çıkmak için yapması gereken, Alan’ın cezasının infazının dönem sonuna ertelenmesidir.

DİĞER YENİ YAZILAR