Vay be; albay darbe yapacak, Dalan da başbakan olacakmış

Haberin Devamı

Albay Dursun Çiçek darbe yapacak ve başbakan olarak da Bedrettin Dalan’ı atayacak; plan buymuş meğer. Dalan ara sıra arkadaşlarıyla konuşurken başbakan olacağını dillendirmiş. Telefon dinleyenler de bunu saptamışlar, savcıların önüne koymuşlar.

Şimdi, birbirini tanımayan Çiçek darbe yapmaktan Dalan da darbenin başbakanı olmayı düşünmekten suçlanıyorlar.

Müebbet alırlar herhalde. Burası Türkiye, demokrasi var. Hukuk var.

Tabii amiyane deyimle “yersen.” Ama bu saçma sapan plan o kadar çok taraftar buluyor ki şaşırmamak elde değil.

Koca bir toplum olarak aklımızı mı yedik, birileri herkesi efsunladı mı da böyle oluyor?

Hâlâ kimsenin aklına albay Çiçek’in yazdığı söylenen “irtica ile eylem planının” aslını bulmak gelmiyor.

Hâlâ kimsenin aklına o dönemde Genelkurmay Başkanı olan Hilmi Özkök’ün ifadesini almak gelmiyor.

Hâlâ kimsenin aklına o dönemde Genelkurmay Genel Sekreteri olan İlker Başbuğ’un ifadesini almak gelmiyor.

Albayın biri darbe yapmak için uzun uzun plan yazmış. Söylenenlere göre 4 bin sayfa tutuyormuş.

Açık söyleyeyim, üçüncü defa tutuklanan Albay Çiçek’in yerinde olsam hiç tereddüt etmem ilk ifademde “Evet ben yazdım, ama bana talimatı Özkök’le Başbuğ verdi” derim.

Demokrasi ve hukuk gereği söylenen her şeyi doğru kabul edip insanları içeri atıyoruz ya, bu durumda Özkök’le Başbuğ hakkında da işlem yapılması, sabahın erken saatlerinde evlerinden alınıp polise getirilmeleri, 4 günlük sürenin sonunda savcıya sevk edilmeleri, savcının da komutanları saatlerce tahta bir sandalyede beklettikten sonra yine saatler sürecek sorguya alması, sonra tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk etmesi, komutanların yine saatlerce tahta sandalyede oturtulduktan sonra yine saatlerce sürecek ifadelerinin alınması ve tutuklanmaları gerekir.

Espri gibi yazıyorum bunları belki ama hepsi gerçekten yaşanıyor ülkemizde. Ve birileri de bundan prim yapıyor.

Her gece ekranlarda ballandıra ballandıra anlatıyor. Bir kesim de kuzu kuzu dinliyor.

Gerçekten aklımızı mı yitirdik yoksa?


*****



Danıştay saldırıları


Sözünü ettiğim saldırı Danıştay’a yönelik bir dinci meczubun yaptığı saldırı ve işlediği cinayet değil.

Bu saldırı, saçma sapan bir senaryo ile güya darbe yapmak isteyenlerin düzenlediğini ileri sürenlerin, bu ülkenin aydınlık insanlarına yönelik başlattıkları saldırı.

Belli bir merkezden verilen talimatla atıldığı anlaşılan bir mesaj yağmuruna tutuluyoruz son günlerde.

Şöyle diyorlar: “Danıştay saldırısını irtica yanlıları yaptı diyordunuz, ama gerçek ortaya çıktı. Hele kamera görüntülerinin silinmesiyle bu gerçek iyice ortaya çıktı. Suspus oldunuz, neden bir şey yazamıyorsunuz.”

Bu saldırı merkezi, kurnaz ya, bir olay üzerinden bu ülkenin aydınlık insanlarını aklınca köşeye sıkıştırmaya çalışıyor.

Lafa gelince “yargıyı bekleyin” diyeceksiniz, ama daha mahkeme devam ederken hükmü verip kararı açıklayacaksınız.

Kimse bu ilkellliğe teslim olmaz. Birileri çıkıp düzenlemeler yaparak yüksek sesle söyledi diye Danıştay saldırısının niteliği de değişmez.

Şimdi dillere dolanan kamera konusu yakında bu komployu düzenleyenlerin ayağına dolanırsa ne olacak?

“Silindi” denilen görüntülerin aslında İstanbul Modern’in görüntüleri olduğu ortaya çıkarsa bu komployu hazırlayanların yeni numarası ne olacak acaba çok merak ediyorum.


*****


Bodrum’da Pedasa diye bir tarihi kent varmış


Yanılmıyorsam Bodrum’a ilk kez 1982 yılında gitmiştim. O yıldan bu yana da her yıl bir kere de olsa yolum Bodrum’a düşer.

Tatilleri “yan gelip yatma” olarak algılamadığım için gittiğim her yeri mutlaka karış karış gezerim. Bodrum’un da her tarafını gördüğümü sanıyordum. Yanılmışım. Yarımada Gazetesi’nin kuruluş yıldönümü için gittiğim Bodrum’da, bugüne kadar hiç bilmediğim tarihi bir gerçeği öğrendim. İnsan yaşadıkça her gün hatta her saat yeni bir şey öğreniyor ki bu da beni çok mutlu ediyor.

Bodrum’un “denize kıyısı olmayan” tek beldesi Konacık. Bu beldenin çok başarılı bir belediye başkanı var. MHP’den seçilen Mehmet Tosun, tartışmasız her parti tarafından beğeniliyor ve alkışlanıyor.

Konacık’ın neredeyse tüm alt yapısını bitirmiş, yarımadanın tek arıtma tesisini kurmuş, yollarını asfaltlamış.

Katıldığımız panelden sonra Mehmet Tosun “Sizi Pedasa’ya davet etmek istiyorum” dedi. “Nedir?” diye sordum. “İki yıl önce ortaya çıkardık, burada 3 bin yıl önce yaşayan Lelegler’in kurduğu bir kent, tarihin bir bilinmeyenini gün ışığına çıkarıyoruz” dedi.

Pedasa, yarımadanın tam ortasındaki en yüksek tepede kurulmuş bir kale ve etrafındaki kentten oluşuyor. Kaleden bakınca yarımadanın her tarafı görülebiliyor. Mehmet Tosun, Muğla Üniversitesi ve Muğla Valiliği ile birlikte kazı çalışmalarını sürdürüyor. Kazılarda çok değerli tarihi objeler bulunmuş.

Bodrum’a gidenlere önerim deniz ve güneşin yanı sıra bu tarihi yerleşim yerini de mutlaka görmeleridir. Yolu şimdilik ve “özellikle” kötü. Ama çıkmaya değer.



*****



1 Mayıs’a katılmak her aydınlık insanın görevidir

Bugün 1 Mayıs. 1978 yılından bu yana işçiler, çalışanlar ve tabii ki tüm halk ilk kez Taksim meydanında bu güzel günü kutlama şansı bulabildi.

Yüz binlerce kişi bugün Taksim’e akın ederek “gasbedilen bir hakkının teslim alınması törenine” katılacak.

Şunu unutmamak gerek: Bu 1 Mayıs’ın anlamı büyüktür.

Uçuruma itilmek Orta Çağ karanlığına sürüklenmek, demokrasi ve hukukun yerine bir tür diktatörlüğün kurulmak istendiği Türkiye’nin aydınlık insanları buna asla izin vermeyeceklerini göstermek zorundadır.

Özellikle İstanbul’da olanların bayraklarını aldıkları gibi Taksim alanına koşmaları aynı zamanda bir görevdir.

Kimse korkmasın, çekinmesin. Halkın kararlılıkla yer aldığı hiçbir eylem provokasyona geçit vermez.


*****



Uzmanların karşı çıkmasına rağmen, İstanbul Boğazı’na 3. köprü yapılacak. Başbakan’ın, “En az 3 çocuk” ısrarına Ulaştırma Bakanı da dayanamadı!


*****


Ev teslimi

YILDIRIM Tuna’dan: Adam petshop’a gidip “3 tane iri sıçan, 30-40 tane de hamam böceği satın almak istiyorum” demiş. “Buluruz” demiş tezgâhtar “İlk defa böyle bir taleple karşılaşıyoruz. Ne yapacaksınız bunları?” Adam “Ev sahibim beni evden çıkarıyor” demiş, “Evi nasıl teslim aldıysam o şekilde teslim etmemi istedi de!”

DİĞER YENİ YAZILAR