Gazete Vatan Logo

Borsa krizi atlatamadı

Dolar gün sonunda yeniden yükselişe geçti, İMKB günü kayıpla kapadı

Güne hızlı bir yükselişle başlayan borsalar bu eğilimini sürdüremedi. Tüm global borsalarda yeni bir kabus yaşanıyor.

İlk seansı yüzde 1.1 artışla 45 bin 89 puandan tamamlayan borsa, ikinci seansta ilk işlemlerin ardından düne göre yüzde 1.4 kayıpla 43 bin 938 puana geriledi. Arkasından toparlanma çabaları yetersiz kalınca düşüş hızlandı ve endeks 43 binin altına sarktı. İlk seansta 46 bin 127 puana kadar yükselen borsa saat 16:30 itibariyle yüzde 5 kayıpla 42 bin 375 puana geriledi.

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Ulusal 100 Endeksi, günü 2.054,22 puanlık kayıpla 42.539,49 puandan tamamladı.
Hisse senetleri ortalama yüzde 4.61 oranında değer kaybederken, işlem hacmi 2 milyar 322 milyon 975 bin 428 YTL seviyesinde gerçekleşti. Endeks, gün içinde en düşük 42.081,37 puanı, en yüksek 46.127,16 puanı test etti.


KRİZİN BORSA'DA İKİ GÜNLÜK HASARI 7.5 MİLYAR YTL

Geri dönmeyen mortgage kredilerinin mali ve reel sektör kuruluşlarının mali yapısını bozarak rekor düzeylerde zarar açıklamasına yol açtığı ABD ekonomisinde resesyon belirtileri tüm küresel finans sistemini olumsuz etkilerken, bundan en fazla zarar gören ülkelerin başında Türkiye geldi.



Küresel çapta yaşanan ABD kaynaklı dalgalanmanın şiddetlendiği ve “Kara pazartesi” diye anılan 21 Ocak ile 22 Ocak Salı olmak üzere iki günde, İMKB endeksi yüzde 8.4, Borsa’da işlem gören hisse senetlerinin toplam değeri de 7.5 milyar YTL küçüldü. ANKA’nın Merkezi Kayıt Kuruluşu saklama bakiyelerinden yaptığı belirlemeye göre anılan iki günde yerli yatırımcıların sahip olduğu hisse senetlerinin toplam değeri yüzde 8 oranında 5.2 milyar YTL küçülerek 25 milyar 997.2 milyon YTL’ye geriledi. Yabancı yatırımcıların İMKB’deki hisse senedi portföyünün değeri de anılan iki günde yüzde 7.3 oranında 5.2 milyar YTL’lik düşüşle 66 milyar 831.5 milyon YTL’ye indi.

22 GÜNDE 19.6 MİLYARLIK KAYIP

Anılan iki gündeki şiddetli dalgalanma yanında ABD ekonomisindeki resesyon kaygısının etkileri, İMKB’de etkisini yılbaşından itibaren göstermeye başlamıştı. 2008 başından itibaren özellikle yabancıların ellerindeki hisse senetlerini satmasının etkisiyle Borsa endeksi ve portföy değerinde sürekli düşüş yaşandı.

31 Aralık 2007 itibariyle 55 bin 538 olan Borsa endeksi, 22 Ocak itibariyle 44 bin 593’e kadar geriledi. Endekste bu dönemde yüzde 8.4 düşüş yaşandı.

Anılan 22 günlük dönemde İMKB endeksindeki düşüş yüzde 19.7’ye, toplam portföy değerindeki küçülme de 19.6 milyar YTL’ye ulaştı. Bu dönemde yerlilerin portföyü 5.1 milyar, yabancılarınki 14.6 milyar YTL küçüldü.

2007’nin son günü itibariyle İMKB’de yerli yatırımcıların portföy değeri 31 milyar 70.3 milyon, yabancı yatırımcıların portföyü de 81 milyar 398 milyon YTL olmak üzere toplam portföy değeri 112 milyar 468.2 milyon YTL düzeyinde bulunuyordu.

SERBEST PİYASADA DÖVİZ

İstanbul ve Ankara serbest piyasalarında alınıp satılan döviz türlerinin, önceki ve bugün itibarıyla alış ve satış kapanış fiyatları şöyle:

İSTANBUL SERBEST PİYASAALIŞSATIŞ
ABD Doları1,19801,2070
Avro1,74801,7580
İngiliz Sterlini2,31002,3700


ANKARA SERBEST PİYASAALIŞSATIŞ
ABD Doları1,20001,2150
Avro1,74701,7700
İngiliz Sterlini2,32302,3800



UZMANLAR 2001'DEKİ ÇAPTA BİR KRİZ BEKLEMİYOR

ABD ekonomisindeki resesyon kaygılarının yeniden alevlenmesi ve Asya-Avrupa piyasalarından gelen olumsuz haberler, tüm dünyada olduğu gibi İMKB’de de şok düşüşler yaşanmasına yol açarken, küresel dalganın Türkiye'de 2001'deki çapta bir ekonomik krize yol açması olasılığının zayıf olduğu görüşü dile getiriliyor.

İMKB’de işlem gören şirketlerin değeri bir anda 15 milyar dolara yakın düşerken, ABD Merkez Bankası’nın (FED) dün gösterge faiz oranlarını 75 baz puan indirmesi bile piyasaların ateşini düşürmeye yetmedi.

Dünya piyasaları önümüzdeki günleri tedirgin bekleyişle izlemeyi sürdürürken, yüksek cari açık sorunu ile mücadele eden Türkiye’de krizin etkilerinin sokaktaki vatandaşa nasıl yansıyacağı merak konusu olmaya devam ediyor. ANKA’ya konuşan uzmanlar, ABD ekonomisinin resesyona girdiğinin artık kesinleştiğine vurgu yaparken, “Küresel kriz sokağa şimdilik yansımayacak” görüşünü dile getiriyor. Uzmanların görüşleri şöyle:

-“FAİZ İNDİRİMLERİNİN ETKİSİ SIFIRA İNDİ”-

Garanti Bankası Ekonomik Araştırmalar Koordinatörü Ali İhsan Gelberi:
“ABD’de baş gösteren krizin bütün dünyayı etkileyeceği kesinleşti. Mevcut volatalitenin AB ekonomisine de sıçraması çok yüksek bir olasılık. 2008 yılının tamamını kapsayacak bir dalgalanma olacak. Artık faiz indirimlerinin piyasalara etkisi sıfıra indi. Çünkü bundan önce piyasa, resesyon ihtimaline karşı faiz indirimi istiyordu. Oysa resesyonun başladığını söyleyebiliriz artık. Krizin Türkiye’de yatırımcılar bir yana, sokaktaki insanın cebine birkaç şekilde yansıması beklenebilir. Öncelikle büyüme oranında bir parça yavaşlama ve kurda yaşanan yükselmenin enflasyona etkisi olacak. Türkiye’de hala vatandaş kura konsantre bir seyir izliyor. Kurda büyük oynamalar olmadığı müddetçe genel ekonomi ile pek ilgilenmiyor. Dolayısıyla şu anki krizin kısa vadede sokakta ciddi etkileri görülmez. Ama önümüzdeki dönemde kurda yaşanacak ciddi değişiklikler bir kur müdahalesini gündeme getirebilir.”

-“KRİZ TÜRKİYE’YE SADECE KAĞIT ÜZERİNDE YANSIYOR”-

Turkish Yatırım Finansal Strateji Müdürü Gökhan Uskuay:
“Piyasalar ABD ekonomisinin ilk yarıda daralmasını, ikinci yarıda ise kendini toparlamasını bekliyordu. Pazartesi günü tüm borsalarda yaşanan 1987’deki Kara Pazartesi ile benzerlikler taşıyor. O zaman da FED hemen 75 baz puanlık bir faiz indirimine gitmişti. FED dün de aynı şeyi yaptı. Bundan sonra piyasalarda bir miktar toparlanma olabilir. Piyasalardaki hızlı çöküş, FED’in bu hamlesi ile şimdilik sona erdi. Küresel dalgalanma Türkiye’de sokak ekonomisine kısa vadede yansımaz. Türkiye ihracatının en önemli bölgesi olan AB ekonomilerinde ciddi bir daralma yaşanmadıkça, Türkiye’nin makro ekonomik verilerinde kaygı verici bir olumsuzluk olacağını düşünmüyorum. Şu anda küresel piyasalarda yaşanan kriz, Türkiye’ye kağıt üstünde yansıyor. Yani sadece hisse senedi piyasalarında bir olumsuzluk var.”

-“İŞGÜCÜ PİYASASINDA BÜYÜME OLMAYACAK”-

AK Yatırım Başekonomisti Hakan Aklar:
“ABD ekonomisindeki resesyonun derin ve uzun süreceği görülüyor. Ayrıca ABD’deki olumsuzlukların diğer ülkelere de anında yansıması, ABD ekonomisinin ülkeler üzerindeki etkisinin devam ettiğini ortaya koydu. Dünya ticaret hacminin daralması doğal olarak Türkiye’ye de etkileyecektir. Bu da yüksek cari açıkla mücadele eden Türkiye’yi sıkıntıya sokacaktır. Doğrudan yabancı yatırımlarında bir yavaşlama olabilir. Her şeyden önce işgücü piyasasında bir büyüme olmayacağını söylemek mümkün.”

-“2001’DEKİ GİBİ BİR KRİZ OLMAZ, DOLAR EN FAZLA 1.28’E ÇIKAR”-

TEB Yatırım Başekonomisti Sertan Kargın:
“Krizin ne kadar süreceğini kestirmek şimdiden mümkün değil. Ama en az 6 ay bu etkilerin devam edeceğini söyleyebiliriz. Piyasalarda rüzgar çok hızlı esiyor. Sorun rüzgarın saatte 250 kilometre ile mi 350 kilometre ile mi eseceği. Şu anda piyasalardaki bütün risk unsurları biliniyor. En azından yeni bir risk çıkması ihtimali yok. Türkiye’de ise piyasalar yaralı. Dolar kuru 1.27-1.28’lere kadar çıkabilir ama 1.35-1.40’ları görmesi beklenmemeli. ABD kanyaklı krizin Türkiye’nin makro dengelerine ciddi zarar vereceğini düşünmüyorum. Ancak büyümede bir miktar yavaşlama görülür. 2001 yılındaki gibi bir kriz olmaz. Çünkü banka bilançolarımız kuvvetli, her kesimde döviz pozisyonları fazla veriyor. Dolayısıyla bu krizin bizi döviz kanalıyla vurması çok zor. Şu an için sokaktaki vatandaşın içini karartacak bir durum yok. Olur da iç siyasete olan güven zedelenirse böyle bir ihtimal ortaya çıkabilir ama şu anda böyle olacağına dair elimizde bir veri yok. Türkiye’den bir miktar daha yabancı çıkışı yaşanabilir.”


ASYA BORSALARI, ABD'NİN FAİZ İNDİRİMİNİN ARDINDAN TOPARLANDI...

Rekor düzeyde değer kaybeden Asya borsaları,
dünkü ABD Merkez Bankasının (FED) sürpriz faiz indiriminin ardından
bugün toparlandılar.
ABD Merkez Bankasının faiz oranlarını yüzde 0,75 düşürme kararının
ardından, Japonya'da borsa yüzde 1,7, Hong Kong yüzde 7,5, Hindistan'da
yüzde 4,6 artış gösterdi.
FED dün, 1990'dan buyana en büyük günlük faiz indirimi ile 2001 yılından
buyana da resmi toplantı öncesi ilk kez bir faiz indirimini
gerçekleştirdi.
Uzmanlar, FED'in faiz indiriminin, küresel borsaları hemen düzeltmede
yetersiz olacağını, tam bir düzelme için 2-3 aylık bir zamanın geçmesi
gerektiğini vurguluyorlar


TOKYO BORSASI YÜKSELİŞLE KAPANDI

Tokyo Menkul Kıymetler Borsası, ABD Merkez
Bankası FED'in faiz oranlarını indirmesi nedeniyle yükselişle kapandı.
Nikkei Endeksi, 256,01 puan (yüzde 2,04) değer kazanarak 13,063.78
puandan kapandı.
Öte yandan, ABD Doları 106,48 yenden, 106,34 yen düzeyine geriledi.


PETROL FİYATLARI GERİLEDİ...

Bu arada, ABD ekonomisinin durgunluğa girebileceği kaygısıyla petrol
fiyatları da geriledi.
ABD Ham Petrolü'nün varili, 50 sentlik gerilemeyle 88,71 dolara indi.


IMF: "KÜRESEL BÜYÜMENİN 2008'DE YAVAŞLAMASI KAÇINILMAZ"

Uluslararası Para Fonu (IMF), ABD
ekonomisine ilişkin kaygılardan kaynaklanan dünya piyasalarındaki
karışıklık ışığında, küresel büyümenin 2008'de önemli ölçüde
yavaşlamasının kaçınılmaz olduğunu bildirdi.

IMF Dış İlişkiler Direktörü Mesud Ahmed, yaptığı yazılı açıklamada, son
günlerdeki gelişmelerin, finans piyasalarındaki mevcut karışıklığın,
küresel büyüme görünümü üzerindeki yükünü yansıttığını söyledi. Ahmed,
"ayrıca, finans piyasalarında istikrarın yeniden sağlanması süreci,
karmaşık olacak ve zaman alacak. Dolayısıyla, küresel büyümenin 2008'de
önemli ölçüde yavaşlaması, daha şimdiden kaçınılmaz görünüyor ve olumsuz
riskler hala mevcut" dedi.

ABD'nin son ekonomik ve finansal gelişmelerden en fazla etkilenen ülke
olduğuna işaret eden IMF'nin baş sözcüsü konumundaki Mesud Ahmed, bu
çerçevede ABD Merkez Bankası FED'in faiz oranlarını 0,75 puan (yüzde
0,75) indirmesinin "uygun ve yararlı" olduğunu belirtti.

Ahmed, ABD'deki duruma ilişkin, "finans piyasalarındaki fiyatlar,
halen, gelecekteki kayda değer düşüş beklentileriyle tutarlı. Her
durumda FED'in, yeni temel ve mali gelişmelere süratle tepki
vereceğinden kuşku yok. Ayrıca, hedefli ve zamanlı mali önlemler, talebi
kısa dönemde destekleyebilir" dedi.

Haberin Devamı