TEDAŞ vatandaşın malını işgal edebilir mi?

Haberin Devamı

Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. (TEDAŞ) devlete ait bir kurum. Peki en başta devlete ait bir kurumun hukuka uygun davranması gerekmez mi? Elbette gerekir. Ancak, şimdi size anlatacağım olayı öğrendiğinizde eminim ki “Devlete ait bir kurum bunu yaparsa kimler neler yapmaz?” diyeceksiniz.

İstanbul’un Anadolu yakasında TEDAŞ, enerji nakil hatlarını bilgisi ve izni olmaksızın vatandaşının arazisinin üzerinden geçiriyor. Hatlar vatandaşın arazisinin tam ortasından geçiyor. Arazi imarlı ve yerleşim alanının tam orta göbeği olmasına rağmen.

Arazi sahibi arsasına konut projesi yaptırmak için büyük masraflarla proje hazırlatıyor. İmarını alıyor ve inşaat hafriyatına başlayacak ancak nasıl? Arazisine TEDAŞ, kendisinden habersiz ve tapuda herhangi bir şerh olmadan babasının malı gibi kondurmuş enerji nakil hatlarını! Vatandaş, TEDAŞ adına işlemleri yürüttüğü için İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş.’ye (AYEDAŞ) başvuruyor ve diyor ki “Ben arazime konut yapacağım ya bu hatlarınızı yer altına alın ya da inşaatı engellemeyecek şekilde sınıra çekin.” Bir yıldır vatandaş bir o tarafa bir bu tarafa koşturuyor sonuç yok. Devletin gücünü arkasına alan AYEDAŞ’tan tık yok. Sanki vatandaşın arazisini işgal eden o değil de bir başkası. Şimdi plağı tersine çevirsem ve o vatandaş gidip de TEDAŞ’ın arazisini işgal etse, herhalde TEDAŞ o vatandaşı kolundan tutup hem sokağa atar, hem de içeri tıkar.

Öncelikle devlet kurumları hukuka saygılı olacak ki, vatandaş da hukuk kurallarına saygılı olsun. Türkiye bir hukuk devletidir. Herkesin hukuk kurallarına uyması zorunluluktur. Bu zorunluluk vatandaş için ne kadar geçerliyse, hem TEDAŞ, hem AYEDAŞ hem de bizzat bu camiadan yetişmiş Enerji Bakanı Taner Yıldız için de geçerlidir. Sayın Bakan’ın bu işte elbette bir günahı yok. Sorunun tamamen Sayın Başbakan’ın yıllardır yakındığı ‘bürokratik oligarşi’den kaynaklandığını herkes tahmin edebilir. Çünkü bürokratik oligarşi vatandaş mağdur mu oluyor, bunu asla düşünmez. Bürokratik oligarşi çarkında yer alanlar maaşını alıyor, makam arabalarına biniyor ve cakasını satıyor. Ona ne vatandaşın mağduriyetinden. O hayatından memnun. Nasıl olsa kendisinden hesap soran da yok. Başbakan Erdoğan yakınsa da nasıl olsa onunla başa çıkamıyor. Bürokratik oligarşi de keyfini sürüyor. Vatandaşın malını gasbetmiş çok mu!

*****


Tekel işçilerini kazanalım

Günlerdir Tekel işçileri Ankara’da eylem yapıyor. Eylem derken anarşik eylemler değil. Ekmek mücadelesi veriyor. İşini kaybedecek, çoluğuna çocuğuna ekmek götüremeyecek diye işini kaybetmemek için demokratik bir mücadelenin içinde.

Hükümet elbette bu eylemden rahatsız. Birincisi Tekel işçilerinin taleplerini yerine getirmediği için. İkincisi; yapılan eylemden. Eminim ki hükümet de bu işe bir çözüm bulmak istiyor.

Tekel işçilerinin eyleminde can kaybı olmadan soruna çözüm bulunmalı. İster istemez ne çözüm olur diye akıl yoruyor insan. Aklıma ilk geleni söyleyeyim:

Devlet nasıl olsa yeni eleman alıyor. Hiç olmazsa devlete ait kurumlardan hangisine eleman lazımsa ilk önce bu işçiler oraya kaydırılsın ve Tekel işçilerinin işsiz kalmaları önlensin. Şu soğuk kış gecelerini çoluk çocuklarıyla birlikte evlerinde geçirsinler. Hükümet de bu fotoğraf kareleri ile yıpranmasın.

DİĞER YENİ YAZILAR