Atatürk Havalimanı'nda şok!
İngiliz Havayolları'na (British Airways) ait bir uçakla Londra üzerinden ABD'ye gidecek olan Şevket Döne, eşinin hazırladığı bavulda unutulan bir kutu mermiyle uçağa binmeye kalkınca gözaltına alındı.
British Airways'in BA 675 sefer sayılı uçağıyla saat 09.05'te Londra'ya gitmek için Atatürk Havalimanı'na gelen Şevket Döne'nin (62) bavulunda bir kutu mermi bulundu. Uçağa binmeden önce yapılan son aramada güvenlik görevlileri kutu içerisinde 6.35 mm çapında 34 adet mermiyi farkedince polise haber verdi.
Polis tarafından gözaltına alınan Şevket Döne, terör ekipleri tarafından sorgulandı. Sorguda Döne'nin Londra üzerinden aktarmalı olarak ABD'ye çocuklarını görmeye gideceği, eşinin de hazırlık sırasında mermi dolu kutuyu, el bagajı olarak kullandığı bavulda unuttuğu ortaya çıktı.
Döne, Atatürk Havalimanı Koruma Şube Müdürlüğü'nde ifadesi alındıktan sonra Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı'na sevkedildi. British Airways uçağı da iki saatlik bir gecikmenin ardından Londra'ya uçtu.
Döne'nin ilk aramadan geçmesi ve mermilerin uçağa binmeden önceki son aramada bulunması üzerine, Döne'nin mermilerle geçtiği ilk arama noktasında da inceleme başlatıldı.
YOLCULARIN GÜVENLİĞİ İÇİN ÖNEMLİ
Atatürk Havalimanı'nda ABD, İngiltere gibi ülkelere gidişlerde yolcular özel güvenlik görevlileri tarafından bazı soruları cevaplamak zorunda. Yetkililer güvenliğin sağlanması için bu sorulara doğru cevap verilmesinin önemini ısrarla vurguluyor. Güvenlik amaçlı sorular şöyle sıralanıyor:
* Bagajınız ve içindeki eşyaların sahibi kim?
* Bagajınızı kim hazırladı?
* Başkalarından taşımak için eşya aldınız mı?
* Çantalarınızda silah benzeri ya da silah olarak kullanılabilecek ne gibi eşyalar var?
* Lütfen şu anda çıkış kapısına gidinceye kadar kimseden birşey kabul etmeyiniz ve el çantanızı yalnız bırakmayın.
Yolcu bu sorulara karşısındakini tatmin etmeyen cevaplar verirse görevli soru sayısını arttırıyor. Soru sayısı 28'e kadar çıkıyor.
ANN MURPHY OLAYI
İrlandalı hemşire Ann Murphy olayı, "Bagajınızı siz mi hazırladınız?" sorusunun ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor:
1970'li yıllarda Londra'da Suriye Büyükelçiliği'nde bir diplomat, Ann Murphy isimli İrlandalı hemşireyle duygusal ilişkiye girer. İlişkilerinin ikinci yılında genç hemşire, Suriyeli diplomattan hamile kalır. Suriyeli diplomat bir gün Ann Murphy'ye `Sen Tel-Aviv'e git. Ben arkadan geleceğim' der. Suriyeli diplomat genç kadına business class El-Al Havayolları bileti, Hilton Oteli'nden rezervasyon bilgilerini ve hazırladığı bavulu verir. Londra Heathrow Havalimanı'na giden Ann Murphy'ye El- Al'ın özel güvenlik görevlileri check-in sırasında çeşitli sorular sormaya başlarlar. `Bavulunuzu siz mi hazırladınız' sorusuna `hayır' yanıtını veren ve şüpheli hareketlerde bulunan Murphy'in seyahat belgeleri tekrar incelenir. Kendisi bir hemşiredir ama business class'ta uçacak ve Tel-Aviv Hilton Oteli'nde kalacaktır. Bavulu aranmak üzere özel bölüme alınır. Kadının bagajının gizli bölmesinde Suriyeli ajanın yerleştirdiği özel yapım bomba bulunur. Uçakta infilak etmesi planlanan bombanın ele geçmesi faciayı önlemiştir.
