Gazete Vatan Logo

‘Mektup'tan sonra ‘Alo’ polemiği: Buyursun gelsin!

Baykal, Erdoğan’ın, “Telefonla tezekkür” sözlerine, “Başbakan’ın telefon açma zahmetine katlanması için bir neden yoktur. Gün ve saatini bildirmesi yeterli olacaktır” karşılığını verdi

ANKARA- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Irak’a giderken demokratik açılımla ilgili olarak CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile yüzyüze görüşme öncesi telefonla konuşabileceğini belirtti.

Irak seyahati öncesi gazetecilerin Baykal’ın, demokratik açılımla ilgili yapılacak görüşmenin kamerayla kaydedilmesi şartının hatırlatılması üzerine Erdoğan, “Anamuhalefet partisinin liderine benim yazdığım mektup, bu sorularınızın cevabını zaten kapsamaktadır. Anamuhalefet partisi liderinin talep ettiği kamera konusu, vesaire zaten sizler gereğini yazıp çiziyorsunuz. Ben de çok şeyleri bu arada öğrenmiş oluyorum. Cevabımı verdiğimde zaten bu görüşmeyle ilgili, niteliği de ortada olacak. Belki de kendilerini bir telefonla da arayıp, görüşmemizin nasıl çok daha sağlıklı olabileceği hususunu kendisiyle telefonda bir tezekkür etmeyi de düşünüyorum” dedi.

Baykal’dan yanıt geldi

Baykal, Başbakan Erdoğan’a hemen yanıt verdi. Baykal, şöyle dedi: “Sayın Başbakan’ın ’açılım’ konusunu görüşmek üzere randevu talep eden mektubuna verdiğim yanıtta, bu görüşmeyi televizyon kaydı altına alınan başbaşa, ikili bir görüşme olarak yapabileceğimiz ifade edilmiştir. Bu durumda Sayın Başbakan’ın telefon açma zahmetine katlanması için bir neden yoktur. Sayın Başbakan’ın Özel Kalem Müdürü’ne vereceği bir talimatla bize ziyaret gün ve saatini bildirmesi yeterli olacaktır.”

Kameraman kim olacak?

Baykal, dün ayrıca partisinin MYK toplantısında Erdoğan ile görüşmenin gerçekleşeceğine ve Başbakan’ın görüşmenin kayıt altına alınmasına karşı çıkmayacağına inandığını söyledi. Baykal, “Bize yansıyan, buna itiraz olmadığı yönünde. Bilgi çağında herkesin şeffaflıktan bahsettiği bir çağda böyle bir görüşmenin kayıt altına alınmasının gerekliliğinden kimse şüphe edemez. Başbakan’ın da itirazı olduğunu düşünmüyorum” dedi. Kayda alınan kasedin bir örneğinin Başbakan’a verileceğini, bir örneğinin de kendilerinde kalacağını kaydeden Baykal, “İhtiyaç olursa yayınlanır. Bu görüşmenin önemi ve saydamlığı açısından kayda alınmalıdır” diye konuştu.

CHP’de, Erdoğan’ın, Baykal’ı 19 Ekim Pazartesi ya da 20 Ekim Salı günlerinde ziyaret edebileceği yönündeki beklenti yüksek.

CHP’de konuşulan bir diğer konu ise Baykal ile Erdoğan görüşmesinin gerçekleşmesi durumunda, “görüşmenin kaydının hangi kameraman” tarafından gerçekleştirileceği. CHP’de bu konuda verilmiş kesin bir karar yok. CHP Genel Merkezi ve CHP’nin televizyonu Halk TV’nin kadrolu kameramanları bulunuyor. Başbakan’ın, görüşme öncesinde, “Vereceği bilgiler devlet sırrı niteliğindedir” uyarısında bulunması durumunda, TV kaydı önerisinden vazgeçilecek. Kayıt için şu anda kadar aralarında Kanal D, Star, Show TV’nin de bulunduğu çok sayıda televizyonun yöneticileri CHP’ye başvurarak “kayıdın kendi ekipleri tarafından gerçekleştirilmesini” istediler.

Bahçeli’ye tepki

Baykal, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “üçlü troyka” diyerek, “Demokratik açılım konusunda CHP’nin, AKP ve DTP ile ortak hareket edeceği” yönündeki yorumuna sert tepki gösterdi. Baykal, şöyle dedi: “Muhalefet ile tartışmayı hiçbir zaman uygun görmedik. Ama suçlamalar son derece haksız. Açılım, Başbakan’ın ağzından çıktığı ilk anda bu açılımın Türkiye’yi böleceğini biz söylemiştik. MHP bu konularda hiç öneri getirmiyor. Sadece AKP’yi suçlayarak hakaret ederken, şimdi suçlamaları CHP’ye yöneltti. CHP’ye ulusal davalarda, ülkenin bütünlüğü konusunda ders vermek kimsenin haddi değildir.”

Haberin Devamı