Gazete Vatan Logo

'Biz sapık filan değiliz!'

Google'la büyümeyen son neslin çocukları, kitap paylaşımı için kolları sıvadı...

'Biz sapık filan değiliz!'

"Sizden TC kimlik numarası, depozito almaktansa gözlerinize bakmayı tercih ediyoruz." demişler internet sitelerinde.

Kapıyı kilitlemeden uyuyabileceğiniz o eski zamanlara ait bir cümle… Fazla sıcak bir cümle bu çağ için. Etkilendim!
Gözlerine bakıp sormak istedim ben de: Nedir bu bookserf.com ? Siz kimsiniz? Ve gittim evlerine.

Asmalı Mescit’te, şu meşhur Propaganda’nın karşısında, minik bir daire. (Ve evet, kapı kilitli değil) Her yerde kitaplar. Her iki anlamıyla da ‘yerde’...



UFO BOZUK AMA ÜŞÜMÜYORUZ

Ufo bozulmuş ama evin ruhundan mıdır, üşümüyoruz. Her boyutta kağıt parçaları etrafta, masada, halıda, koltukta. Hepsinde de bir şeyler yazılı.

Başka kağıt parçası yok mu ya, onu da okusaydım, dedirten zeki, orijinal, gülümseten cümleler... Akvaryum.... Akvaryumun arka camında, ölen dedenin vesikalık fotoğrafı asılı. Balık, suyu dalgalandırdıkça dede de ağzını oynatıyor! Sufle veriyor gibi konuşmaya gittiğim Kerem’e. Ve dedenin de desteğiyle, Kerem Bookserf’i anlatmaya başlıyor…

KİTAP OKUMAYI İNATLA SEVEN İKİ GENÇ

Kerem Güneş ve komşusu Erbil Sivaslıoğlu, internetin ve akıllı telefonların aklımızı, vaktimizi, ilgimizi kontrol altına aldığı çağımızda, kitap okumayı inatla seven iki genç.

Kerem ilk romanını yazan -bence- sağlam bir yazar, Erbil ise başarılı bir tasarımcı. Kerem roman okumayı seviyor. Erbil daha çok tasarım üzerine okumayı. Birbirlerinden kitap ödünç alıp duruyorlar komşulukları boyunca. Üzerine konuşuyorlar aldıkları kitapların. Sonra bir gün, böyle bir internet sitesi falan yok mudur ya diyorlar insanların birbiriyle kitap paylaştığı?



İNTERNET ASOSYALLEŞTİRİR Mİ, YOKSA...

Google’lıyorlar.

Ve sabah akşam Facebook’tan, Instagram’dan fotoğraf paylaşılan gezegenimizde, kitap paylaşmaya dönük tek bir site olmadığını görünce, sıvanıyor hemen kollar.

Gerisini Kerem şöyle anlatıyor:

"Siteyi bu yazın sonunda açtık, ilk başlarda sadece yakın çevremiz kitap almaya geliyordu ama kitap almaya gelen arkadaşlarımızın Facebook’a koyduğumuz gülümseyen mutlu fotoğraflarını gören insanlar bizim bir seri katil ya da dolandırıcı filan olmadığımızı anladılar ve hiç tanımadığımız insanlar da kitap ödünç almaya başladılar bizden. Sevdiler, arkadaşlarına anlattılar, onlar geldi, onlar arkadaşlarına anlattı, ve böyle devam ediyor. Mutluyuz aldığımız olumlu tepkilerden. Yazarları ana dilinde okumayı, onlara karşı sorumluluğumuz gibi gördüğümüzden kitaplar çoğunlukla İngilizce. Ancak Türkçe kitap paylaşmak da mümkün. İnternetin insanları asosyalleştirdiğini söylüyorlar hep ama bu sayede bir sürü ilginç insanla tanıştık ve bir sürü bilmediğimiz yazar keşfettik. Herkesi bekleriz!"



GOOGLE'LA BÜYÜMEMİŞ SON NESİL

Güvenebilirsiniz Kerem’e.
Seri katil değiller. Sapık filan da değiller. Akvaryumdaki dede dışında bir acayiplik yok! Maddi bir kaygı falan da yok.
Onlar kitaplara –hala!- inanan çocuklar, hepsi bu. Kitapların, hayatı nasıl genişletebildiğine hayran çocuklar...

‘Hayalgücü’nün laf değil gerçekten bir ‘güç’ olduğunu bilen ve bu bilgiyi Bookserf aracılığıyla herkese duyurmak isteyenler onlar. Ben Erbil’le Kerem’i çok yakın hissettim kendime. Belki üçümüz de 80’ler çocuğuyuz diyedir...



Biz 80’ler çocukları, internetin avucuna doğmamış çocuklarız çünkü, Google’sız büyümüş ansiklopedi çocuklarıyız. Kitabı ödevden değil keyiften okuyarak büyümüş çocuklar...
Ha elimize ne geçti? Eli bilmem de gözümüz değişti, başka bir göz eklendi gibi biz anlamadan, başka gören bir göz.
İşte Bookserf de o gözle hazırlanmış bir site. O eski keyifle okuyanların sitesi...

Bookserf’in ‘kitap insanları’ kadar kitap sevmeyenlerin de kanına girebilmesi dileğiyle... Kerem ve Erbil’in de dediği gibi ‘Kitapları Özgür Bırakın’! Ve kendinizi... Buyrunuz: www.bookserf.com

Haberin Devamı