Dost kazığı var... Yersin?

“Arkadaşlarımı kaybettim. Bazılarını ölüm yüzünden, diğerlerini sokağın karşısına geçmeyi bile beceremedikleri için.” –Virginia Woolf

Açık konuşmak istiyorum… Hayatım boyunca, arkadaşlarımdan çektiğimi düşmanlarımdan çekmedim ben.

Kazığı onlardan yedim.

Yalanı onlardan dinledim.

Olayı onlar çıkardı.

Krizi onlar yarattı.

Hayatımı berbat bir hale getirmek için var güçleriyle uğraştılar.

Sanki başka derdim yokmuş gibi bir de onların rezillikleriyle uğraştım. Arkamdan iş çevirdiler, durduk yere ortalık karıştırdılar… Alttan aldıkça tepeme çıktılar üstelik.

Canımdan bezdirdiler. Neredeyse bütün ilişkilerim, hayatımda kurmaya çalıştığım bütün dengeler, arkadaş dediğim insansı organizmaların bir halt yemesi yüzünden patladı. Şu an bunları hatırlamak istemiyorum.

Neticede hayatımda sevgililerimden çok arkadaşlarımdan ayrıldım ben.

Bitirdim ilişkimi.

Gördüğüm yerde selam vermeyi kestim.

Allah’a yakın bana uzak olsunlar. Sana zararlı bir organizma, selamlık bile olsa hayatının köşesinde bulunmamalı.

Demem o ki, dost kazığı nedir iyi bilirim ben.

Çok yedim.

Bir daha asla yemem de diyemem… Hayat uzun.

Henüz ölmediğimiz için büyük büyük cümleler kurmuyorum artık.

Bu nedenle Bella Hadid’in Selena Gomez’den yediği kazığı çok net anlıyorum.

İki kadının arasını en kolay ne bozar biliyor musunuz? Bir adam.

Kız arkadaşlığın görünmez akdidir. Kimse birbirinin eski manitasına yürümez.

Kimse birbirinin eski manitasıyla çıkmaz.

Aksini yapan kaypaktır, dönektir… Buna göz yumup bağrına basan da gavattır.

Gavatlıkla modernliği birbirine karıştırıyorsunuz. Karıştırmayın. Selena Gomez denilen daha düne kadar aşırı sevdiğim, sevimli bir çocuk olan ablamız, Bella Hadid’le aynı arkadaş grubundan.

Beraber partilere katılıyor, tatillere gidiyorlardı. Bella Hadid, son iki yıldır The Weeknd denilen az evrilmiş kardeşimizle beraberdi. Geçen kasımda ayrıldılar. Hatta bu ayrılık, Victoria’s Secret defilesinde Weeknd’in performans yapması ve Bella’nın ona ps pis bakmasıyla internette caps kralı bir mesele haline geldi.

Neyse… Geçen hafta ortaya çıktı ki, The Weeknd, 2015 yılında yine Victoria’s Secret performansı sırasında tanıştığı Selena Gomez’le birlikte.

Üstelik ikisi insan içinde öpüşmekten çekinmeyecek kadar da samimi. Ve detaylar ortaya serildi… The Weeknd’in gözü tanıştığından beri Selena’daymış.

Ki düşünün o ara Bella’yla birlikte.

Sonra Selena depresyona girince bu az evrilmiş, arkadaşlık ayağına kıza kıçım kıçım yanaşmış.

Kasım ayından itibaren sürekli görüşmüşler, beraber tatillere gitmişler.

Zavallı Bella’ya işlerim çok yoğun diye bahane uydurup kızı sepetlemesi de bundanmış az evrilmişin. Selena’yla rahat rahat takılmak için.

İkisi ilişkilerini bir süre gizlemiş.

Sonunda belli ki Selena’nın şovu gelmiş… Kapıya magazini yığıp elin ortasında öpmüş oğlanı. Ay içim kabardı! Derin bir nefes… Olayı basından öğrenen Bella, anında çaktı unfollow’u Selena’ya instagram’dan.

Resmen stalka düşüp konuyu dünya basınına Twitter’dan da bizzat ben duyurdum Allah sizi inandırsın.

Ne zaman unfollow edecek diye bütün gün baktım çünkü kızın profiline.

Tutamadım kendimi.

Sonra da orta parmak havada hareket çektiği fotoğraflar döşendi Bella.

Garibim kız ya… N’apsın? Belli ki o az evrilmişi hala seviyor.

Belli ki, Selena’nın tatlı suratı ve samimi gülüşünün komple yalan olduğunu yeni fark ediyor.

Belli ki, az evrilmişin kendisine geri dönmesini beklerken geldi başına bu.

Belli ki, hangi ihanet canını daha çok yaktı karar veremiyor. Ve hepimizin başına böyle şeyler gelmiyor mu? Geliyor. Bir arkadaşımın kocasını elinden aldı en yakın arkadaşı.

Ve kızdan boşatıp kendisi evlendi. Arkadaşım hiçbir şey yapmadı.

Ne olay çıkardı ne intikam almaya kalktı.

Aynı yerde çalışmalarına rağmen işten ayrılmadı.

Hayatına devam etti.

İşinde terfi etti.

Hayatını yeniden kurdu.

Onu eski kocasından çok seven bir sevgili buldu.

İyi niyetli davrandı.

Yılanlığa düşmedi… Önüne baktı… Hayat ona karşılığını verdi. Hep diyorum… Küçük sahte mutluluklarını bırakın yaşasın insanlar.

Biliyorum.

Hepimiz… Çok basit goller yedik. Çok maç kaybettik.

Ama kalben hiç yenilmedik. Kazanmak nedir? Kazanmak budur.

Kalbinizi temiz tutun.

Bırakın zaman intikamını alsın.

Ve sizi yaralayanlar, sizi yaraladıkları yerden, yine sizden bulsunlar cezalarını.

Bunun için dua edin.

Ve her sabah şöyle kalkın yataktan: Kimsenin kötülüğünü istemiyorum. İyi olmak, mutlu olmak istiyorum. Beni üzenler cezalarını, mutluluğumu izlemek zorunda kalarak ödesinler. Seni üzenler cezalarını yine senden çeksinler Bellacığım. Bu dünyada kimse ettiğini bulmadan ölmez.

Rahat ol. Hepimiz için amin.

İlle de amin.

Haberin Devamı

ALLAHIM SEN AKLIMI KORU!

Haberin Devamı

YA DEMET YA!

Haberin Devamı

Ya bu Demet Akalın, gerçekten komşu abla gibi değil mi ya? Gitmiş Bella Hadid’in fotoğrafının altına “Bahtsız kızım benim” yazmış. Bu kadar halden anlayan bir insan daha olamaz herhalde. Geçen gün magazinde bahsediyorlardı. Hülya Avşar’ı yeniden patlatacağım ona şarkı seçiyorum demiş. Millet de bıdırdanıyor… Hülya’nın Demet’e ihtiyacı mı var diye. Vallahi şu an albüm yapan herkesin şarkı seçimi konusunda Demet’e ihtiyacı var. Onun kadar iyi şarkı seçebilen var mı? Yok. Susunuz.

ASLIŞAH ALKOÇLARIN FAN SAYFASI

Haberin Devamı

Geçen gün dikkatimi çekti. Aslışah Alkoçlar’ın offical fan sayfası var. Alkoclaraslisah diye. Kız resmen kendi yönetiyor hesabı. Bu fan sayfası işini yanlış anladınız hepiniz. Dışarıdan bakınca delirmiş gibi görünüyorsunuz kızlar. Ben söyleyeyim de. Siz gene bildiğinizi okuyun.

ŞEYMA SUBAŞI’NIN FOTOŞOP SKANDALI

Acun Bey’in sevgilisi olan Şeyma Hanım, Instagram’a son dönemde koyduğu aşırı fotoşoplu fotoğraflarda, bir hayli dalga meselesi oluyor ortamlarda. En son, Acun Ilıcalı’yla bir fotoğrafını koymuş, sevgilisini inceltmek için kendi kolunu yok etmiş. Başka bir karede bacaklarını uzatmış, bildiğin anime görünüyor. Bir başka karede belini inceltmiş, sanırsın beli yok. Ne gerek var böyle şeylere Şeyma. Bak keyfine. Tulum senin, Panama benim geziyorsun zaten. Mükemmel olmaya çalışma. Hayatın tadını çıkar. Bak ne çok kısakananın var.

ECE ERKEN’İN BİLGİ YOKSUNLUĞU

90’larda Genç TV’de VJ olarak girdiği hayatımızda, bir şekilde varlığını hala sürdüren Ece Erken, geçen sene Serkan Uçar’la boşanmıştı biliyorsunuz. Serkan Bey’den bir de çocuğu var Ece’nin. Adı Eymen. Neymiş efendim, babası babalık görevlerini yerine getirmiyormuş, ama önemli değilmiş, “Anne yoksunluğu” diye bir hastalık varmış, “Baba yoksunluğu” diye bir hastalık yokmuş. Cehaletimi mazur görün Ece Hanımcığım, ben bu sendromu hayatta duymadım. Bir çocuk yetişirken annesinin yokluğu da babasının yokluğu da onu son derece etkiler. Ama ikisi de hastalık değildir benim bildiğim. Öte yandan, zatınızdan oldukça küçük, 20’li yaşlarda bir beyle evlenirken, onun henüz kendi sorumluluğunu bile alabilecek olgunlukta olmadığını da düşünmeniz gerekirdi. Onca deneyiminiz var. Başınızdan daha önce geçmiş bir evlilik var… Hatırlar mısınız? Ece, Tuncer Öztarhan’la evliydi. 2008’de boşanma davası açmıştı evlendikten bir yıl sonra. Gerekçesi, eşinin çalışmasını istememesi ve o dönem kendisine verdiği 3 bin lira cep harçlığının kuaförüne bile yetmemesiydi. Söyleyeceklerim bu kadar kısa ve derin.

DERYA ULUĞ’DAN CANAVAR

İtiraf etmeliyim, Derya’nın bu yazki patlamasından sonra, tek şarkıda kalacağından neredeyse emindim. Oysa yeni şarkısı Canavar da en az Okyanus kadar iyi. Tebrik ediyorum. Döndüre döndüre dinliyorum.

Hayırlı cumartesiler canlarım.

Keyifli günler olsun.

DİĞER YENİ YAZILAR