Scarface mi!

Beşiktaş'ın Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda son oynadığı 2-2'lik Fenerbahçe maçından sonra basın onu, yani Sergen Yalçın'ı tepelere taşıdı. Ne yapmıştı Sergen Yalçın?

Haberin Devamı

Beşiktaş'ın Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda son oynadığı 2-2'lik Fenerbahçe maçından sonra basın onu, yani Sergen Yalçın'ı tepelere taşıdı. Ne yapmıştı Sergen Yalçın?

Çim alanda usta bir ressam gibi bütün güzelliklerin üstünde toplandığı "futbol tablosu" yaratmıştı. Attığı iki golle de takımına can vermiş, 50 bin Fenerbahçeli'nin karşısında Beşiktaş'ın sahadan "galip gelmişçesine" ayrılmasını sağlamıştı!

Bir başka gün...

Ali Sami Yen'de G.Saray'ın 3-2 galibiyeti ile sonuçlanan kupa maçı sonrası ise, o, F.Bahçe'nin "tek yıldızlı" oyuncuları arasındaydı. O, yani kaptan Ümit Özat, bu çok önemli kritik maçta, bir topa dışarı çıkıyor diye sırtını dönmüş, çizgi üzerinde yuvarlanıp giden topu alıp giden Ümit Karan da, G.Saray'ı şahlandıran golü atmıştı. Doğrusu, bu "beklenmedik hata" kaptanın moralini bozmuş, o gün başarılı olamamıştı.

Şimdi bir soru:

Paralı bir yönetici olarak bir takım kuracak olsanız, bu "örnek iki maçı" izledikten sonra hangisini alırdınız?

Sergen Yalçın mı dediniz?... Hatalarla dolu Türk futbolunda "Sergen" demeyene "salak" gözüyle bakarlardı herhalde...

Ya şu istatistik
Fakat bir de istatistiki bilgiler vardı ortada.. Fazla geriye de gitmeye gerek yoktu. Şu son iki sezondaki "rakamlar" iki futbolcu arasındaki farkı çok "net şekilde" ortaya koyuyordu. Sergen Yalçın 2004-2005 sezonunda 21 lig, 5 Avrupa; 2005-2006'nın şu 27. haftasına kadar da 13 lig, 4 kupa, 5 Avrupa maçı oynamıştı. Oynadığı tüm bu maçların saat olarak toplamı 2387 dakikaydı. Ayrı bir not, bu süreçte milli formanın da ona hiç
ihtiyacı olmamıştı..

Ümit Ozat ise 2004-2005 sezonunda 31 lig (4 maç cezalı olduğu için oynayamadı.), 4 kupa, 8 Avrupa; bu sezonun 27. haftasına kadar da 27 maçın hepsini, 5 kupa, 6 da Avrupa maçmda oynamıştı... İki sezonda oynadığı maç sayısı saat olarak toplam 7185 dakikaydı ki, bu Sergen'in oynadığı toplam 2387 dakikanın aşağı yukarı 3 katıydı. Bu süre içinde milli takım kamplarına da hep çağırılmıştı.

Tercih önemli
İsterseniz biraz daha ayrıntı verelim:

Sergen nedense tüm hafta "sakat (!)" ama maç günü sağlamdı!

Ümit Özat ise ayağında kırık olsa formasını giymek için saklardı... Azmin, hırsın sahalardaki tarifiydi. Sergen Yalçın forvete yakın, baskı görmezse yeteneklerini ortaya koyardı. Ümit Özat ise geri dörtlünün heryerinde oynardı. Ön liberoya koyun sırıtmaz, ortadan da "oyun kurucu" olarak bile görev yapardı. Sergen Yalçın şu "muhteşem oynadı" denilen maçtan bu yana yoktu!.. Özat eksiksiz oynamaktaydı... Özellerinden, tüzellerine kadar bütün artılar Ümit Özat'ındı

Sergen Yalçın düşmanısın diyenler yanılır. Ben Sergen Yalçın hayranıdım. Ama o hayranlarını futbola asla doyuramadı.

Şimdi bana sorsalar: "Hangisini tercih edersin?..."

"Scarface (Yaralı Yüz)" zevkle seyrettiğim bir gang filmi idi... Ama futbolda "yaralı yüz hayranlığı" Türk futboluna şimdiye kadar hiçbir şey kazandırmadı. Biraz ayakta durduysa artısı çok olan "güzel yüzlerle" bunu sağladı.

Tercih sizin..

Futbolumuzun geleceği için, tercih hepimizin; Scarfaceler mi, yoksa sağlam yüzler mi?

Unutmayalım, futbol asla "sinema filmi" değil!

DİĞER YENİ YAZILAR