Sıfırdan başlamak gerek bazen!
Sığınma evlerinde güven ve huzur arıyorlar
15 gündür sığınma evinde kalan H.K: “Kalacak yerimizin olması güzel. Kovulma korkusu yok. Bayram buruk geçse de huzurluyum”
Ailesinden ve eşinden, fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddet gören kadınlar, çekilmez hale gelen hayatlarından kaçarak, sığınma evlerinde huzur buluyor. Ortak kaderi paylaşan kadınlar, özlemlerini dindirmek için resim yapıyor, dikiş dikiyor, sığınma evinin duvarlarına duygularını anlatan yazılar kaleme alıyor.
Yeni bir hayat
Şiddete maruz kalan kadınlar, Çankaya Belediyesi Kadın Sığınma Evi’nde hayatlarına yeni bir sayfa açıyor. Ailesinden psikolojik, fiziksel, ekonomik şiddet gören kadınlar, geçici olarak misafir oldukları ve rehabilite edildikleri sığınma evinde, hayata sıfırdan başlamanın mücadelesini veriyor. Barınma ve danışma hizmeti alan kadınlar, kötü günleri geride bırakıp güven ve huzur duygusunun güzelliğini yaşıyor.
Çocuklara özlem
21 kadın ve 13 çocuğun konakladığı sığınma evinde yoga, tiyatro ve sinema gibi etkinliklerle sıkıntılardan uzaklaşma hedefleniyor. Kadınlar iyi ve kötü günlerini geçirdikleri sığınma evinde, aynı kaderi paylaştıkları arkadaşlarıyla bayramlarını da geçiriyor. Bazılarının çocuğunun yanında olması yüzlerini güldürse de, hepsi o kadar da şanslı değil. Erkek çocuklarının 11 yaş sınırı konulduğu sığınma evinde kadınlar, çocuklarına duydukları özlemi el işi atölyesinde yaptıkları bebeklerle dindirmeye çabalıyor.
‘Beni bul istiyorum’
Kimi resim yaparak hayatını renklendirmeye çalışsa da kimi duvarlara yazdığı yazılarla çektiği acıları hafifletmeyi amaçlıyor. Duvarlara çeşitli figürler yapan kadınlar, “Sana da kalmaz bana da dünya”, Hata değil, çare bulun”, “Herkese iyi bayramlar”, “Kader oyununu yine oynadı”, “Gitmenin hası, geri dönüşü olandır”, “Yırtık ceplerimden dökülen, masallarımı toplarken kendimi kaybettiğim yerde beni bul istiyorum” yazılarıyla da duygularını ifade ediyor.
‘Kovulma korkusu yok’
Sığınma evinde 15 gündür kalan 26 yaşındaki H.K, “Burada, bize çok iyi davranılıyor. Kalacak yerimizin olması güzel bir duygu. Kovulma korkusu yok. Dışarı çıkıp yürüyorum. Burada çalışanlara yardımcı oluyorum. Bu beni rahatlatıyor. Bayram buruk geçse de burada daha huzurluyum” diye konuştu.
Yıllara göre sayılar
2009-2012 yılları arasında aile içi şiddet sonucu 666 kadın hayatını kaybetti. Aile içi şiddet olaylarında 2009’da 171, 2010’da 177, 2011’de 163, 2012’de 155 kadın yaşamını yitirdi. 2013’ün ilk altı ayında ise erkekler 88 kadını öldürdü, 77 kadına tecavüz etti, 117 kadını yaraladı ve 91 kadına cinsel tacizde bulundu.
Türkiye’de ilk kadın sığınma evi, 1990‘da Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı olarak açıldı. Şu anda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesinde 85, yerel yönetimler tarafından 32, sivil toplum örgütleri tarafından 1 olmak üzere 118 kadın sığınma evi var.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının kayıtlarına göre, nisan sonu itibarıyla yurt genelinde 11 bin 478 kadına polis koruması sağlandı. Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında, 80 bin 370 önleyici tedbir kararı alındı.
