Gökte yıldız sayılmaz faldan hesap sorulmaz

Haberin Devamı

Bugün ciddi ciddi yazı yazmaya niyetliydim.. Astroloji vurgunu yedik.. İnanmak zorundaydım.. İnanmasam bir de üstüne dayak yerdik.. Ayrıca binlerce yıldız beni mutlu etmek için harekete geçerken inanmamak nankörlük olurdu..

Ben bu adama ne diyeyim.. Yetişkin, erişkin biri.. Boyu uzun, kalıbı pehlivan kesimi.. Ünü dört yanı sarmış.. Çevresinde kadınlar pervane oluyor.. Parası var, huzuru var.. Üstelik bekâr..

Yani bekâr kadınlar için çekirdeksiz üzüm..

Dün aniden bir haber geldi.. Bülent Tanla bizim gazetede, diye..

Bülent Tanla, Türkiye’nin yakından tanıdığı bir kamuoyu uzmanı.. PİAR diye şirketi vardı, batırdı mı bilmiyorum..

CHP’nin de önemli isimlerindendi..

***


Bülent Tanla’nın bizim gazeteye gelmesi ile ünlü bir sinema yıldızının bir yetimhaneyi ziyaret etmesi arasında fark yok..

Birinci örnekte yetimhanenin bebeleri, eytam takımı sevinir.. İkincisinde de gazete leşkerleri..

Sebep mi? Bülent Tanla tavlaya meraklıdır.. Burası iyi.. Ne var ki merakı ile yeteneği ters orantılıdır.. Burası da bizim için iyi.. O yüzdendir ki her gelişinde bayram harçlığı alacak çocuklar gibi seviniriz..

YİNE KAÇIRDIK

Bülent Tanla yüzünden Zafer Mutlu ile birkaç kez “Önce ben gördüm..” meselesinden birbirimize girdik.. Sonunda sulh olduk..

Bülent Tanla’yı önce kim görürse diğerine haber verecek..

Zafer Mutlu dün sözünü tuttu.. Beni cepten aradı.. “Bak sonra söylemedi deme.. Bülent burada..” dedi.. Yoldaydım, koştura koştura geldim ama yetişemedim.. Sağlık olsun..

Yazının girişinde “çekirdeksiz üzüm” olarak tarif ettiğim şahsın odasına girmem bu yüzdendir..

Odasına girdiğimde gözünü bilgisayarın ekranına dikmiş öyle bakıyordu..

Yanında da bizim magazinin paşası Müge Anlı.. Huşu içinde bizimkine bakıyor..

Bunları tanımayan, bilmeyen biri bu hali gördüğünde internetten vahiy gelecek zanneder.. Olur mu demeyin.. Süleyman Ateş hocamızın okur mektubuna verdiği cevap orta yerde dururken her şeye inanırım..

Okur “Ben Fatiha suresini internetten yolluyorum, kabul olunur mu?” diye sormuş..

Hocam da bu beş yıldızlı tembelliğe haklı olarak itiraz ediyor..

***


Benim odaya girişimi fark etmediler bile.. Sonra “çekirdeksiz üzüm” tarifine giren şahıs Müge Anlı’nın burcundan çıkan kehanetleri aktardı..

O da yorumsuz dinledi.. İşin aslı eskiymiş, ben bilmiyormuşum..

Bu Müge Anlı, Kanal D’de yaptığı Dobra Dobra programında durup durup astroloji meraklılarına çakarmış..

Bizimkinin gayrete gelmesi bu sebepten..

KOLAYI VAR..

Müge Anlı astrolojiye inanmayıp “yıldız zındığı” oldu ya! Onu imana getiriyor..

İkisi birden beni fark ettiler.. Konu nedense durduk yerde benim üzerime yıkıldı.. 4 Haziran doğumlu biri olarak neden Yay Burcu’ndan olduğumu iddia ettiğim sorgulandı.. “Yay’a geçtim..” diyorum kâr etmiyor.. Nasıl olabilirmiş.. “Adamını buldum..” demek de tatmin edici değil..

Duruma göre ben Müge’den iki kat daha fazla yıldız zındığıyım..

Benim arkadaşım, iki gözüm, çekirdeksiz üzüm baktı ki olmayacak.. Açtı eski burcum İkizler’in dosyasını.. Benim haberim yok..

Meğer bu gizli astroloji teşkilatı 2008 yılı için hazırlık yapıyormuş.. En müjdeli haberler buradaymış..

Müjdeli haber veriyorum, diyen birine itiraz edecek halimiz yok.. Oturup dinledik.. Durumumuz şöyle çıktı..

***


Talih yıldızı Jüpiter, serveti temsil eden Pluton ile “iletişim ve anlaşmalardan sorumlu yıldız” Merkür yedinci evde toplanmışlar..

Bu ifadeden çıkardığıma göre gökyüzünde böyle bir ev var.. Toplantıya otorite ve gücü temsil eden Güneş de gelmiş.. (Hava karardıktan sonradır..) Taze başlangıçları temsil eden Ay mehtabı da onlara katılmış..

(Toplantı hava karardıktan sonra yapıldığına göre işten kaytarmış..)

UYSA DA OLUR..

Toplantının gündemi anladığıma göre şöyle.. 7 ile 18 Haziran tarihleri arasında veya bunlara beşer gün yakınlıkta doğanların bu toplantıda oluşan enerjiden nasıl yararlanacakları..

Özellikle de 9 ile 11 Aralık tarihlerinde Jüpiter ile Pluton birleştiklerinden (ayrıntı yok) süper bir enerji çıkıyormuş.. Yay Burcu’nda bunun kutlaması yapılıyormuş.. Ancak dediğim tarihte doğan İkizler Burcu azaları da bundan sebepleniyormuş..

Örnek mi? Bill Gates..

Bu birleşme sırasında doğduğundan böyle zengin olmuş.. iPod’u bu sayede bulmuş.. Beni bekleyen akıbet de buymuş..

***


Tabii ben bunları dinlerken, aklımdan “Acaba bu arkadaşımı şurada telef etsem..” diye geçiriyorum..

Mahkemede Jüpiter ile Pluton buluşmasını delil olarak gösterdiğimde savcı beraatimi ister mi?

Güneş ile Ay’ı da şahit gösteririm.. Avukata bile gerek kalmaz..

KEHANETLER..

İşin beni ilgilendiren kısmı buydu.. Arkadaşım iki gözüm, çekirdeksiz üzüm; benim 9-11 Aralık tarihlerinde çok önemli görüşmeler yaptığımı iddia etti..

Bu görüşmelerin benim için yararlı olduğunu söyledi.. Düşündüm, doğru.. 11 Aralık Salı günü yazlık komşularımızla yemek yemiştim.. İçkinin tesiriyle masadakilerden ikisi benim “şöyle böyle olduğumu” iddia etti..

Diğerleri bu iddiya pek katılmasalar da bir karakter zaafı içinde olduğum konusunda görüş birliğine vardılar.. Bunun bana yararını pek anlamadım..

Arkadaşım iki gözüm, çekirdeksiz üzüm; benim bu ay içinde sonu evlilikle biten bir ilişkiye başladığımı söyledi..

Her ne kadar “Yok böyle bir şey..” dedimse de “Var.. Var.. Sen henüz farkında değilsin..” diye tutturdu..

***

Astrolojik gidişatımdan çıkan durum böyle.. Üç gezegen, bir Güneş, bir de Ay kafa kafaya vermiş benim için çalışıyorlar..

Ayrıca ben nişanlıymışım.. Henüz resmileşmemiş o yüzden kızı tanıyamamışım..

“Bahçevansın biberin yok.. Dallamasın haberin yok..” dedikleri durumdayım....

Astroloji falımdan çıkan bu..

DİĞER YENİ YAZILAR